29 Ağustos 2012 Çarşamba
Moda Balerin
halk arasinda ki deyimiyle adamin amina koyan dizidir. ne bölümdü lan, direk efsaneydi, bir 30. bölüm tadi aldim direk, onunda son dakikalari ucmustu. behzat bozdu yea diyenlere ise gecen bölümde amirim cevabini zaten verdi;
Moda Balerin
hayalet son mektubunun şu kısmıyla filozof reyiz'e selam çakmıştır.
"biz cok normal adamlar degiliz, sizinde cok normal oldugunuz soylenemez. dunyada herkes anormal sanki, belkide hepimiz normaliz."
Moda Balerin
".. gülümsemesi, hayallerin gerçek oluşu, şu müzüün güzelliği, bütün herşey yalan olacak biliyo musunuz insanlar, bütün bu vallıklar bakın işte, işte herşey bu, bir hiç! bu bedeni görüyo musunuz? yok ki.. ben bile yokum. ben kimim bilmiyorum. kendime bazen çok değişik şfarhla bahıyorum amma, ne olacak bilmiyorum. hayaller insan mı, yoksa bizler hayal miyiz? gene saçmaladım ben neyse."
Moda Balerin
not: son bölüm çok güzeldi o ayrı tabi
bugüne kadar üç kez dağıttı beni bu televizyon yapımları. he belki çok daha iyileri vardır da pek televizyon izlemem.
birincisi beyaz show'da duygu patlaması yaşayan bir kadın vardı. zülfü livaneli'nin konuk olduğu program.
ikincisi harun'un düğünü terk ettiği behzat ç. bölümü.
üçüncüsü de 56. bölüm. dağıttı gece gece...
he bu arada ben hala sırtımın bir bölümünü kese yapamıyorum. işlediğim günahlar hep arkamda. bir pislik olarak da ömür boyu kalacak sanırım. bazen eş, dost, anne yardımıyla temizleniyor o kirler ama, lekesi hiç çıkmıyor amirim. sırtımız hep lekeli...
13 Ağustos 2012 Pazartesi
Buca Siemens Servisi | 444 1 494
şubat 2009'un ilk haftalarında, sadece tunceli'de yapılan sözde "sosyla devlet yardımları" kapsamında dağıtılan beyaz eşya markasıdır. nedendir, nasıldır, ithaldir, krizdir, yerli malı kullan ma malıdır...
Buca Siemens Servisi
telefonlarini alirken cin mali olanlarini degil mumkunse danimarka uretimi olan avrupa uretimlerini arayip bulunuz. 7 senedir kullandigim m50 model siemens telefonum ekrani darbe ile darmaduman olsa da ekranini degistirince hala catir catir calisirken, cin mali olan ayni model annemin telefonu cok az kullanimasina ragmen resmen kendi kendi hasat olmustur.
bu seneki staj dönemi başvuruları 31.martta sona eriyor. geçmişim yüzünden kesinlikle benim gibi biriyle çalışmak isteyeceklerine inandığım ve bu yüzden staj yapmak istediğim kurumdur. kanımca staj yönünden tek eksiklikleri genel merkezin, böylelikle yazılım ve elektronik kısımların istanbul'da olmasıdır. ankara gibi bir yerde ise sadece ticaret ile ilgili işler ve odtü'deki yazılım şirketleri var.
11 Ağustos 2012 Cumartesi
Siemens Servisi Balçova
son bolumde bihteri aynadan kesen taksiciden bi numara cikacak mi cikmiycak mi diye merak ettigim dizi.aski memnu bu sene bitecekmis senaristlerine gore boylece kendi sevgililerimize artik daha guzel davranacagiz heralde behlulu her hafta ekranda gormeyince(en azindan ben oyle umuyorum)
Siemens Servisi Balçova
vefat: eski zenginlerden merhum adnan bey'in biricik kizi nihal abla, tabii hatirladim, bak bir tutun tuccariyla evlenmissin, uc cocugun, masallah onbir de torunun olmus, ama sen aslinda behlul'u severdin, ama o da, ahlaksiz bihter'i severdi.
matmazel karakterine anlam veremdigim dizidir. cocuklara piyano dersi veriyor, fransizca ögretiyor, sabah aksam kitap okuyor ve bilimum entelleküel ugrasilarla hasir nesir oluyor. bir yandan da mutfaga inip orayi organize ediyor, kilere girip domatesleri ve salataliklari sayiyor, kac cuval patates, sogan kalmis ona bakiyor ve ona göre liste cikardiktan sonra ve besiri alisverise gönderiyor. arada bir mutfaktakileri fircaliyor, nesrine, cemileye bagiriyor azarliyor.
yukaridakilere karsi cok kibar, cok nazik ve düsünceli, cocuklara karsi hem egitici ögretici hem de koruyucu kollayici rollerinde, evin yiyecek, icecek vs. ihtiyaclarini belirliyor ve bir yandan da mutfaktakilere karsi kendi forsunu acimasizca kullanmaktan cekinmiyor.
Bosch Servisi Balçova
yalnız takıldığım bir konu var bihterciğim senin yatağın ednan beyciğin yatağı değil mi? yasal olarak yani. bu ne şuursuzluktur yahu. sen kocanın yeğeniyle yat kalk kocanı aldat. intikam için önünde öpüş yat kalk. sonra en nihayetinde bir erkek olan behlül yapınca "bana bunu nasıl yaptın" hemide benim yatağımda!! yok yalı değildi orası yahu.
Bosch Servisi Balçova
bir de nihal düşüp bayılıyor sen böceksin hık mık tık. arkadaşım az adam olun lan o kadar okul okumuşunuz parayla dötünüzü siliyorsunuz doğru düzgün diyalog kuramıyorsunuz.
hah evet. dizi açıkçası benim beklediğimden daha iyi bir tempoda gidiyor. şöyle ki, ben beşir öğrendikten sonra kesin bir skime benzemeyecek salak salak şeylerle arayı dolduracaklar bende güzel bir dizi kaybetmiş olacağım diyordum. ha evet halen arayı dolduruyorlar ama o kadar salak şeylerle değil en azından. yani izlerken baymıyorum en azından, bence senaristler genel anlamda başarılı. imho.
adnan - son bölümde beni öldürdün. oh tonight, you killed me with your smile. o son sahnede firdevsle konuşurken "ne diyorsunuz ?" demedin mi o ifade ve ses tonuyla, ben bittim adnan. hahahahahahah ulan o ne kadar salak bir sahneydi ya. hayır bütün sinirlerini aldırdın, karının başkalarını götürdüğünün farkında değilsin, hilmi boynuzluyor, sakin kalacam diyorsun, ama o sonda "ne diyorsunuz..." dedin ya öyle. sana söyleyecek pek bir şeyim yok aslında. allah sonunu hayır etsin.
firdevs - tam gaz devam. yani bu kadın olmasa bu dizi izlenmezdi muhtemelen, bayılıyorum nihalle oynamana. hahah zevk alıyorum resmen evet, kafasına girip karıştırmandan, ortalığı bulandırmandan. sana da söyleyecek pek birşeyim yok, hatta istikrarından dolayı takdir edilecek birisin. hahahah yalan değil, herkesin birbirine taktığı konakta azimle karakterini korudu kadın, herkese takıyor.
bihter - son iki bölümdür falan performansını beğeniyorum. laf sokmaların güzel, özellikle "uzaktan seyredersin beni amcanın kolunda" temalı konuşman güzeldi. ama mal gibi behlülün eline koz verip gidip odasında zırlayıp yatıp etmesen daha güzel olabilir. ayrıca topuklarla yürümeyi öğrenmişsin, büyük bir gelişme. hemde aldatıyorsun ediyorsun ama söylediklerin yüzde yüz doğru.
Beko Servisi Balçova
entry sayısının 20. yüzyıla dayandığından dolayı, başlık içinde aramadım, aramayacağım, kesin yazılmıştır ama yine de yazacağım. zaten diğer türk dizileri için de pek çok kez işlenmiş bi konudur bu muhtemelen.
Beko Servisi Balçova
tanım: tripten, dalıp dalıp gitmelerden, sahte sahte hereketlerden, güya gerçek hayatı yansıtmasına rağmen gerçekten gitgide uzaklaşan bir şey.
ya kardeşim tamam bohem bi hayatı simgelemişsiniz ona göre dizi yapıyorsunuz onu anladık da, biraz sizi izleyen milyonları da içine alan birşeyler katın şu diziye ya.
misal 1: behlül kardeşimin odası 10 numara, eiffel'in altında yatıyormuş hissi veren bi yatak, plazmalar ses sistemleri, boğaz manzarası vs. sen o odaya her geldiğinde mal mal yatıp bihter yavrusunu düşünürsen olmaz ki ama. hangimiz odamıza dilenicem diye çıkıp, her zaman istinasız yalandan ağlamalarla yatakta debeleniyoruz ki? aç kardeşim plazmanı, duygusal film izle, ne bileyim gir sözlüğü oku ne yazmışlar, aç facebook'u gelen milyonlarca ekleme talebini reddet fln yap bişeyler koçum.. olmaz böyle.
misal 2: firdevs hanım! ulan sen ne ayaksın anlamadım zaten. iç güveys mother-in-law! nasıl bi karakterdir bu, yamanmışsın damat evine? geçmişi pek bilmediğim için bu yamanma mevzusuna pek girmek istemiyorum lakin, senin de behlül'den farkın yok ki bu gerçeklik hususunda. tamam sana bi oda vermişler, o da pek şahane boğaz manzarası, kaz tüyü yastıklar, ipekten yorgan çarşaflar. ama sen de sürekli sinsi bakışlarla o boğazı seyredip şu nihal'i nasıl behlül'e yamarım planları yaparsan olmaz!! arada aç televizyonu bi seda sayan izle, esra eron'dan koca fln bak kendine.. uymadı mı? e tmm o zmn, istinye park 15 dk. oraya; bi çık gezdir kokoş kıçını, ne bileyim konken partisi fln yap, hayata bağlan iki dakka şurda ya..
10 Ağustos 2012 Cuma
Klima Servisi Çeşme
youtube'da yer alan videoları kaldırılmış dizi. yani youtube üzerinden kafanıza göre izleyemiyorsunuz. neden? çünkü ilgili kanal veya yapımcı firma copyright hakları dolayısıyla başvuruda bulunmuş ve videolar kaldırılmış...
tamam da hacı neyin peşindesiniz? yasaklayarak tv hariç veya belli mecralar hariç izlenmesinin önüne geçebileceğinizi mi sanıyorsunuz. ee değilse derdin ne, ara sıra tekliyor mu beynin??
Klima Servisi Çeşme
bu kafayla giderseler yakında başlarına çalarlar dizilerini...polisligi tanitirken behzat c ekibine gitmeleri fikrini destekledigim gibi; 3lunun tek tek uskudar'a giderken ekibindeki makina muhendisligi icin oguz cemcir'e, ascilik icin erdem'e ve tabii ki wing tsun egitimi icin hocamiz olgun simsek'e misafir olmalarini izlemek oldukca zevkli olurdu.
erdem'den yemek tarifi alsak, oguz'dan plaza insanlarıni dinlesek ve hocamizdan da bir fight club sahnesi benzeri izlesek guzel olmaz miydi ya la.
Arçelik Servisi Çeşme
asistan vedat (üsküdar'a giderken'deki garson): istemiyor muyuz abi adının duyulmasını?
belgeselin yapımcısı (şinasi yurtsever): istemiyoruz abi adının duyulmasını! biz totalde 80-100 arası takılıp 13 bölüm parayı alıp vınlamak istiyoruz vedat!çok iyi. tek handikapı (tıpkı leyla ile mecnun gibi) çok uzun olması. gerçi ilerleyen zamanlarda 75 dkya çekilecekmiş diyolla, ilk bölümleri uzun tutmuşlar. hadi inşallah. hakkı maksimum 40 dakika ama buna da şükür.
Arçelik Servisi Çeşme
onun dışında hikayeler, hikayelerin birbirlerine bağlanmaları ve karakterler (evet tipleme değil, karakter) çok iyi. oyunculuk biraz grotesk ama izledikçe ısınılıyor ve çok güldürmeye başlıyor.
şans verin, kanal da şans versin. yalan dünya olmasın komedinin tarifi bea. peh peh peh peh.
Siemens Servisi Balçova
bu bölümün, ilk bölüm kadar güldüren tek sahnesi ahmet mümtaz taylan'ın ağzıyla akbil sesi yapanları tarif ettiği ve bu tip insanlara karşı ne gibi önlemler aldığını anlattığı sahneydi sanırım. orada gülme krizine girdim. o da konuk oyuncuydu işte...
bir de ahmet kural'ın komşusu yine çok komikti.
Siemens Servisi Balçova
bu arada, sadi celil cengiz'in ekranda kaldığı süre belki aynıydı ama doğru düzgün hiçbir komik sahnesi yoktu. murat cemcir'e de saçma sapan bir köpek muhabbeti eklemişler. tv'de değil de youtube'da izlesem ileri alırdım. yine ne varsa ahmet kural'da vardı. onu da gereksiz yere ön plana çıkarmış gibi oldular.
ilk bölüm gibi eşit dağılım ve hepsinin gülme krizine soktuğu espriler bekliyoruz.
Bosch Servisi Balçova
kesinlikle leyla ile mecnundan daha iyi. özellikle leyla ile mecnunun ilk bölümlerinde oturmayan ve dahası sözlük yorumlarıyla oturan karakterler burda yok. çok daha seri, duygusala bağlamayan, konusu güzel, karakterleri çok ve her karakterin de dolu olduğu bi yapım. sesli kahkaha attırıyor.
Bosch Servisi Balçova
nasıl bir kadro seçmişlerse konuk oyuncular, figüranlar, yoldan geçen adamlar bile çok iyi oyunculuk sergiliyor. hiç biri için "ulen bu adamı kim kadroya almış, rol yapamıyor, yapmacık duruyor" demiyorsun. helal olsun valla.
ikinci bölüm itibariyle izlenimler:
*ilk bölüm kadar komik değildi. bütün enerjiyi geçen hafta harcamışlar demek ki (#29211191) böyle olacaksa 75 de değil, 45 dakikaya düşürsünler. ("ilk bölümü selçuk aydemir, ikinci bölümü birol güven yazmış" esprisine katılıyorum),
*ilk bölümde gülmekten kırıp geçiren hımbıl yapımcının ekranda göründüğü süre çok azdı,
*kahveden toplanan hanzoların çekim ekibi yapıldığı fransız hattatlı sahneler ileri derecede gereksizdi,
*yunuslu sahnelerde öykü serter'in -olmayan- oyunculuk yeteneği çok sırıttı,
*junior saldıray olarak nitelendirebileceğimiz vedat'ın replikleri ve mimikleri de kısmışlar, ilk bölümde çok başarılıydı bu arkadaş.
Beko Servisi Balçova
güldürmeyen, adeta anırtan dizi. ayrıca star tv'nin, hemen bitişini takiben rambo serisinden bir filmi yayınlanması gereken dizi. mantıklı düşünün, her perşembe önce dizi, ardından bir rambo filmi. rambo serisinden iyi rating almanın başka yolu kaldı mı?
2. bölümü gayet komik ve keyifliydi. yapanların ellerine sağlık.
spoiler vericem ama daha isimleri tam ezberleyemedim. kendimce anlatıyorum artık isteyen okur.
Beko Servisi Balçova
ahmet'in komşusunun rus manitası, manitasının onu kıskanması, komşunun kıskanıyor lan beni diye mutlu olması. komikti lan.
yalan söyleyemeyen kızın çocuklara anlattığı şeyler komik.
yalan söyleyemeyen kızın abisinin sapığı komik, lan bir de güzel oynamış, yılanı sevişi çok komikti. sonra bir de sandviçi ayı gibi ısırışı.
ahmet kuralın yılanı öldürüğü falan.
--- spoiler ---
dizinin konuk oyuncuları bile iyi oynamışlar.
9 Ağustos 2012 Perşembe
Siemens Servisi Çeşme
mi ne), katalanca, galicya dili ve baskca. wikipedia'ya göre ispanyolca tüm ülkenin resmi dilidir. kalan üc dil ise bölgesel olarak taninmistir ve bölgelerinde esit statülü resmi dil (co-official language) olarak gecerlidir. katalanca ve galicya dilleri kendi bölgelerindeki hükümetlerin ve yerel yönetimlerin birinci dili olup, ispanyolca ikinci dildir.
Siemens Servisi Çeşme
bunun disinda resmi statüsü bulunmayan ama devletin korumasinda olan diller de mevcuttur: asturya dili (asturian), aranese, aragonca (aragonese) , leonese ve extremaduran. hatta bunlarin disinda konusulan bircok dil varmis ispanya'da.
Çeşme Arçelik Servisi
almanya'daki robotiklik ve hollanda'daki mukemmel obur dunya huzru fransa'da dagilmaya ba$lar ve daha bir dunyevi olunur ya, rotaniza gore pirene'leri a$arak ya da mavi sahil'den ispanya'ya girdiginizde bu donu$umun son noktasina ula$irsiniz. turkiye tarzi ileri dengesizliklerle doludur ispanya, almanya'da bulunmayan jilet gibi otobanlarin etrafinda gecekondu goruntulu varo$lar yigilir. medeniyetler ittifaki icin turkiye'nin secmesi onem arz eden bir kankadir bircok nedenden; onlar da iclerindeki buyuk etnik grup/gruplarin ayrilik taleplerinden oturu sert zorluklar icindedir, islam'la ta$inan baskin arap kulturuyle neredeyse tamamen zit modern bati kulturunun yillar icinde evrilegelen sentezinin iyi ve kotu sonuclarini bir arada ya$amaktadirlar, gune$ ve muhabbet boldur cehalet ve basitligin bollugu kadar.
Çeşme Arçelik Servisi
orta direk ispanyol arkada$lar edinirseniz size gosterecekleri albumlerinde evde yerdeki e$$ek gibi kalin ve gosteri$li haliyi, misafirler agirlanirken sunulan terlikleri, insanlarin cekingen oturu$ bicimini bir fransiz ya da bir alman'a gore cok daha rahat anlarsiniz. mesafe olarak ciddi uzak olsak da kendinizi evinizde hissedersiniz. zaten bilen bilir, ispanya'da gecirdiginiz birkac gun icinde yabanci ulkeler icin geli$tirdiginiz davrani$lari bir kenara birakir, turkiye'deymi$ gibi davranmaya ba$larsiniz.
ispanya'da olmanin bir turk'e verecegi en buyuk derslerden biri anlamsiz hayallere kapilmamaktir. ekonomik, egitimsel ve avrupa birligi sureci bakimindan turkiye'den onlarca yil ileride olan bu ulkenin bugunku halini, ozellikle olumsuz yonleriyle gorunce turkiye'de bir gun almanya'daymi$casina kafa rahat ya$amanizin kisa hayatiniz icinde mumkun olmadigini kabul etmek zorunda kalirsiniz. torunlariniz belki gorur.
Arçelik Servisi Çeşme
deli sikmis gibi hakkinda saatlerdir yazi okudugum site.. bir ispanyol tarihi ve inkilaplari dersi olsa direk aa bilemedin ba alicam.. zaten cok bi sikim yok.. otuz besbin tane juan carlos var.. "caldiran savasini uzaktan seyreden ispanyolun adi juan carlostur" desen yüzde 50 tutacak gibi..
Arçelik Servisi Çeşme
tüm bunlarin disinda, okuduklarimdan, gezdiklerimden gorduklerimden (arada tuvalete ve banyoya gittim) ogrendigim sudur, ispanya "ölümün ulusal bir eglenceye dondugu tek ulustur", bu da lorca'nin boga güresleri üzerine soyledigi bir sozden arak ama olsun o kadar, ha bir de tuvalet kagidi ile su bitmis.. bekliyoruz bakalim juan carlos doldursun..
Siemens Servisi Balçova
darbe bir sekilde bastiriliyor, ve saga bu olaylardan sonra iyice sempati kaybeden halk 1982 inin bir kasim gününde, ülkeyi 1996 yilina kadar yonetecek felipe gonzalez yonetimindeki solcu hükümete kavusturuyor.. bismillah deyip iş basi yapan hükümet 92 yilindaki olimpiyatlari, ve yine ayni yildaki expo yu ülkeye getiriyor.. memleketi tüm dünyaya "ey insanlar, diktatorluk degiliz artik" seklinde lanse ediyorlar boylelikle..
Siemens Servisi Balçova
82 yilindan 96 yilina kadar harala gürele içinde geciyor günler.. işte bu günlerin temelleri o günlerde atiliyor.. istikrar, iyi degil belki ama, kotu olmayan bir yonetim elinde ülkeye iyi gelen bir hadise.. sonrasinda zaten, tarihler 1996 yi gosterirken, mavi kravati ile unutamadigim (nedense) jose maria aznar hükümeti basa geliyor.. merkez sagci olsalar da feci revormist, ve cagdas bir hükümet bu.. mesela dünyadaki ilk escinsel evliligi ve evlat edinme tam haklarini bu hükümet sagliyor.. ülke zamaninda o kadar cekmis ki hos gorusuzlukten, modernizm ayagina su siralar her seye hos goru ile yaklasir durumdalar..
memleket su anda anayasal monarşi düzleminde ilerliyor.. bu ingiltere'ninkinden biraz daha krala dayali bir yonetim sekli.. yani bizde anayasa mahkemesinin yetkileri kralda var diyelim.. parti acip kapama, anayasaya uygunluk cart curt kralda bitiyor.. biz kendisini ancak tribunlerde gorebiliyoruz ama kendisi ülkenin bugünkü durumunda bas rol oynayanlardan birisi.. ayrica eyalet sistemi hüküm sürmekte.. katalunya'nin kendi devleti ne bileyim efendim, aragon'un, kordoba'nin, madrid in kendi meclisi, kendi kanunlari var.. boyle boyle 17 tane devletcik var aslen ispanyada..
Bosch Servisi Balçova
bugun itibariyle genel secimlerin oldugu avrupa birligi ulkesidir. 35 milyon kayitli secmen bulunmakta, bunlarin buyuk bir bolumunun oy kullanmasi beklenmektedir. tahmini secim sonuclarina gore sosyalist partinin olasi bir koalisyona hazir olmasi on gorusunde bulunabilinir.
Bosch Servisi Balçova
an itibariyle sandiklarin %90 i acilmis ve psoe( zapatero) %43.83 oyla 167 sandalye kapmistir parlamentoda.. rakibi pp (rajoy) ise %40.15 ile 155 sandalyeye sahip efenim. bundan sonra cok buyuk degisiklik olmaz, evet bir 4 yil daha sosyalist bir siyasete sahip olan ulke ...
Bosch Servisi Narlıdere
uluslararası sportif turnuvalarının en şanssız ülkesi. futbolda her dünya kupasına favori olarak gelip ilk turlarda elenmeleri ve finale bile çıkamamalarından sonra basketbolda da inanılmaz bir rekora imza atmişlardır. avrupa basketbol şampiyonası tarihinde 6 kez finale kalıp 6 sında da galip gelemeyen bir basketbol takımına sahiptir.
Bosch Servisi Narlıdere
son olarak 16 eylul 2007 ispanya rusya maci'nda son 10 saniyeye kadar maçı hep önde götürmelerine rağmen maçı kaybederek bir ritüeli gerçekleştirip yine avrupa 2.si olmuşlardır. tarih tekerrürden olmaya devam etmektedir.
istanbuldaki konsoloslugu beni deli etmis, su an endulus bolgesinde kasim ayinda kisa kollu gezdigim, insani havasindan sicak ulkedir. iyki gelmisim diyorum butun burokratik zirvalarla omrumden omur gitmesine ragmen.
8 Ağustos 2012 Çarşamba
Beko Servisi Bayraklı
2011-2012 sezonu la liga şampiyonu, takımım. 32. şampiyonluğunu kazandı. dünyanın en büyük ve en iyi takımı. en yakın rakibi fc barcelona'nın 21 şampiyonluğu var. ayrıca şampiyon olduktan sonra bazılarına entry'ler sildirtmiş takım.
Beko Servisi Bayraklı
11 şubat'ta artık şampiyon dediğimde "ligin bitimine daha çok var, fc barcelona yenecek zaten, sazan.avi" diyenler vs oldu. ne diyeyim bilemiyorum. real madrid özüne dönünce neler yapabileceğini gösterdi.
bu başarıda hiç şüphesiz baş aktörler; jose mourinho, cristiano ronaldo, mesut özil ve iker casillas'tır. önümüzdeki sezon birkaç takviye ile kusursuz bir hal alınabilir, bekleyip göreceğiz. neyse.
işin özü; bu sezonu şampiyon/campeones olarak bitirdiler.
2 mayıs 2012 athletic bilbao real madrid maçı sonrasında la liga'da 32. şampiyonluğunu elde etmiş takım.
yıllardır ispanya ligindeki barcelona hegemonyasını yıkmak için uğraşıyorlardı. sağlam kadrolarına cristiano ronaldo, mesut özil gibi üst düzey oyuncuları ekledikten sonra tekink direktörlüğe jose mourinho'yu getirerek ve sistemlerini koruyarak 2 yılın sonunda şampiyonluğu kazandılar. aslan payları ise iker casillas, sergio ramos, xabi alonso, mesut özil, cristiano ronaldo ve tabi ki jose mourinho'nundur.
önümüzdeki yıl bu sistem ve oyuncularını korudukları takdirde hem la liga hem de champions league'nin en büyük favorisidir.
İzmir Bölge Servis A.ş
bir an bile şüphe etmedik: dünyanın gelmiş geçmiş en iyi ve en karizmatik futbol takımı. en büyük rakibi olarak gösterilen fc barcelona gibi gereksiz 700 tane pas yapıp gol atamamaktansa, gerekli olan 4 pası yaparak "futbol nedir ve nasıl oynanır?" sorusunu çok güzel yanıtlamışlardır.
Buca Arçelik Servisi
çok çileler çektik sonradan olmaların , çakmaların laflarını yedik senin yüzünden madrid'im. hala madrid dedik. hala yenilsende o götlere ,- ki analarının amına beton döktün son maçta- bütün kupaları versende hala da demeye devam edicez.
narlıdere arçelik servisi
hala madrid!
sevinmek için sevmedik biz seni!
mayıs'ta kaldıracakları iki kupayla cümle aleme efsane geri döndü dedirtecekler. casillas reyiz boşuna demedi; "barcelona moda'dır, moda'da gelip geçicidir" diye.
bayern'in galatasaray'ı. senelerdir içerde dışarda koyuyor bayern bunlara. ne madridliler bıktı ne münihliler...
2000'li yılların en güzel kapışmalarından biri real madrid-bayern münih eşleşmeleri oluyor. tıpkı 90'lardaki juventus-borussia dortmund kapışmaları gibi.
artık kadrolarının ne kadar eksik olduğunu anlamış olduklarını umuyorum.
zira ben anlam veremiyorum bu büyük takımların ''bakın öyle genç oyuncular çıkarıcaz kiii şaşıp kalıcaksınız hepsinin tohumu bizden çıkma'' dercesine oynattıkları oyunculara. barcelona'da da var bunlardan. thiago, cuenca, tello.. madrid'te ise granero, callejon, marcelo.. yok edin işte şu adamları takımdan. bunların yerine 15 milyon euro'ya almanya'dan ya da brezilya'dan 3 tane topçu getirseniz karizmanız çizilmez. e madem çizilecek diye düşünüyorsunuz, scout ekibi yok mu sizde hayvan gibi? gidin keşfedin.
kısaca, acilen bir stoper, bir forvet ve bir mc alması gereken dünyanın en karizmatik futbol takımıdır. alın lan işte şu sven bender'i.
İzmir Servis Merkezi
eğer barcelona kadar başarılı olabilmek istiyorsa şunu ya da bunu alması değil, alt yapıdan daha fazla oyuncu çıkartması ve alt yapıdan başlayarak oturttuğu bir sisteminin olması gereken takım...
barcelona da büyük transferler yapıyor, doğrudur fakat asla bir real madrid kadar değil, takımın iskeletini o sene ya da bir önceki sene yapılan transferler oluşturmuyor. alt yapıdan çıkan, yıllardır beraber top oynayan, aynı sistem içinde yoğurulan ve barcelona'da yıldızlaşan oyuncular asıl takımı oluşturuyor, yapılan transferler ise bu oyunculara ek olarak zayıf olan kısımlara monte ediliyor...
Buca Arçelik Servisi
dolayısı ile, real madrid satın aldığı yıldızlara transferler ile ne kadar ekleme yaparsa yapsın futbol dünyasında barcelona kadar başarılı bir takım olamayacaktır. bir sene şampiyon olur ya da olamaz bilemem ama asla bir barcelona olamayacaktıralt yapısından inanılmaz oyuncular çıkarttığı bir gerçek ama bu oyuncuları genelde bonservis bedeli bile almadan dağıttığı için çoğu kişi tarafından bilinmez. burada gelip real madrid'in alt yapısı kötüdür, yetersizdir diye kimse konuşamaz. real madrid'in alt yapısı gayet iyidir fakat real madrid bunu kullanmakta başarısızdır. bunun nedeni ise kazanılacak başarılar için aceleci davranılması ve gençlere takımda çok da şans verilmemesindendir. bu futbolcuların en önemlilerinden bahsetmek gerekirse, bir zaman barcelona'da bile oynamış ama real madrid'de doğru düzgün şans bulamamış eto'o, aynı şekilde inter'e gönderilmiş ve hala arjantin milli takımı için bile çok önemli bir oyuncu olan cambiasso'dur. özellikle cambiasso'nun real madrid alt yapısından yetiştiğini çoğu kişi bilmez. bunun yanında hala yaşı fazla ilerlememiş oyuncular da hala ispanyol takımları altında ter döken çok yetenekli futbolcular mevcuttur. ilk aklıma gelenler roberto soldado, alvaro negredo ve valencia'ya yaklaşık 30 milyon euro kazandırmış belki de bu oyuncular arasında en önemlisi olan juan mata'dır ki valencia bu oyuncuyu da real madrid'den para vermeden almıştı. şuanda zaten çok üst düzey futbol oynayan mata, real madrid'de devam etse belki çok daha inanılmaz bir oyuncuya dönüşecekti. aklıma gelmeyen ve bilmediğim belki birçok oyuncu var.
Narlıdere Arçelik Servisi
bunun yanında casillas, canizares, raul, guti, luis garcia gibi efsane oyunculardan da bahsetme gereği duymadım. real madrid'in alt yapısının da barcelona'dan az kalır yanı yoktur, hatta futbol pazarına daha
Çeşme Arçelik Servisi
çok oyuncu göndermiştir diyebilirim. real madrid'in sorunu ise alt yapısındaki değerlerin farkına varamaması ve bu oyuncuları bedelsiz olarak göndermeleri. adamlar kendine çalışmıyor amme hizmeti yapıyor sanki. bu yüzden kimse real madrid alt yapısı çok kötü oyuncu yetişmiyor tarzında konuşmasın.
İzmir Servisi
bu takımın bu sene ve birkaç senedir özellikle ihtiyaç duyduğu şey takım içi bir lider, çok açık ve net belli oluyor bu. liderden kastım ortasahada tam anlamıyla 10 numara oynayan bir oyuncu yani oyunun sıkıştığı zamanlarda sorumluluk alabilecek, oyunu okuyup yönlendirebilecek, takımın beyni olabilecek bir oyuncu. mesut'a 10 numarayı vermişler ama ben kendisinin bu tarz bir yeteneği olduğunu bugüne kadar daha göremedim. adamı maçlarda ne zaman görsem kanatlarda topla buluşuyor, neredeyse hiç sorumluluk almıyor diyebilirim. tamam çok iyi futbolcu ama real madrid'in ihtiyacı olan 10 numara bu değil malesef.
Narlıdere Arçelik Servisi
bu yüzden takım sıkışınca bu görevi ronaldo'ya yıkmaya çalışıyor, ronaldo da doğal olarak bir kanat oyuncusu olduğundan topla ortada buluşup kanatlara veya içeriye servis yapamıyor. adam gol mü atsın kanattan bindirme mi yapsın, oyun mu kursun, pas mı dağıtsın. o da sonuçta robot değil yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışıyor yani; kanattan çalımlarla sıfıra doğru inip orta yapmaya çalışıyor veya çalım attıktan sonra ceza sahası yayına doğru yönlenerek kendine şut açısı arıyor. zaten kendisinden bundan daha fazlasını da beklemek aptallık olur ki bunları da yapsa tüm zamanların en iyi futbolcusu olurdu açık ara.
Buca Arçelik Servisi
real madrid'in zidane gibi bir futbolcuyu bulması zor olabilir. en kötü avrupa futbol piyasasını veya brezilya, arjantin liglerini takip edip böyle bir transfer yapmaları veya kendilerinin alt yapıdan böyle bir oyuncu yaratması gerekebilir. real madrid'de xavi'yi geçtim iniesta tarzında bile bir oyuncu mevcut değil. şimdi tüm bu olayları geçiyorum, dönüyorum real madrid'in orta sahasına. khedira'nın bir kere dünya kupasında sergilediği performanstan eser yok, ben o dönemlerde de kendisinin oyununu geliştirip çok büyük bir oyuncu olacağına inanmıyordum açıkcası. real madrid'e geldiğinden beri de oyunun tek yönünde var,
Çeşme Arçelik Servisi
hücum katkısı nötr değil negatif. topu hiç ileriye gönderme mantığı yok sıkışınca hemen geriye döner. bir nevi maldonado gibi oyun tarzıyla oynuyor, bana kızanlar olacak ama gözle görülür şekilde böyle bu iş. ikinci olarak, xabi alonso'ya gelelim. ben liverpool'da oynadığı performansın belki yarısını gösteriyor, arada eserse inanılmaz maçlar çıkartıyor.
İzmir Beko Servisi
attığı güzel golleri vs. geçtim, real madrid'e hücum anlamında katkı yapması için gününde olması lazım, bazen var bazen yok. keza mesut için de çok kararsızım, sezon başındaki hareketliliğini yitirmiş durumda. sakatlıklar ve şanssızlıklar yüzünden belki de dönemin en iyi futbolcusu olma şansını yitiren kaka'nın oyunda olunca kendisinden çok katkı verdiği zamanlar oluyor. ayrıca, çok faydalı olabilecek sneijder'i de yakın zamanda bu takımdan gönderenin mantığına sokayım affedersiniz. bu konu hakkında da konuşmuyorum.
İzmir Bölge Servisleri
nasıl ki dünyanın dörtte üçü su ise, bu takımın da son zamanlarda dörtte üçü cristiano ronaldodur.
bariz. aksini iddia etmek saçmalıktır.
ha helal olsun kendisine, orası ayrı fakat mourinho abinin başarısı olarak lanse etmemek gerek bu sezonki durumlarını.yine bir madrid galibiyeti, yine başına üşüşen ibibikler. guardiola üstüne konduğu barcelona şampiyon olduğunda müthiş teknik direktör olurken, mourinho'nun bir oyuncusu coşuyor diye şampiyonlukta başarısı yok sayılacakmış. çok iyi lan ahaha.
Buca Arçelik Servisi
bir dönem barcelona'yı geliştirmiş, yakın dönemde de barcelona sayesinde seviyesini yükseltmiş bir takımdır. bir barcelona taraftarı olarak samimi konuşmak istiyorum. laf olsun diye değil cidden destekliyorum barça'yı. galatasaray'ı nasıl tutuyorsam barcelona'yı da öyle tutuyorum.
Narlıdere Arçelik Servisi
real madrid'in büyüklüğü son yıllarda tam olarak anlaşılamadı. sebebi barcelona üstünlüğü ve şampiyonlar ligi'nde gelen ilginç elenmeler. bu iki faktör madrid - barça rekabetinin bazı barcelonalılar tarafından küçümsenmesine neden oldu. kimseyi eleştirmek istemem ama durum böyle. her rekabette olduğu gibi bu rekabette de saygı en önemli unsur. ne olursa olsun, bir taraf ne kadar baskınlık kurarsa kursun işin içine ezeli rekabet girerse terazi yeniden kurulur,
İzmir Beko Servisi
tüm dengeler altüst olabilir. eğer bir taraf baskınlık kurduğu dönemde rakibini küçümsemeye başlarsa terazi diğer tarafa kayabilir. rakibi küçümsememeyi sadece takımın değil aynı zamanda taraftarın da benimsemesi gerekiyor. dengelerin yeniden kurulmasına birkaç örnek vermek gerekirse o. lyon - st. etienne, arsenal - fulham barcelona - espanyol derbilerini sayabiliriz. bu maçlara takımlar ayrı bir motivasyonla çıkarlar.
Çeşme Arçelik servisi
kaldı ki dünyanın en büyük birkaç rekabetlerinden biri olan bu derbinin taraflarından birini küçümsemek ya da bu takımı tek bir kişiye bağlamak saçmalık olur. ilginç olan diğer bir nokta da bir oyuncunun takımını sırtladığında takımının başarısız olarak nitelendirilmesi. ben bu olayı yıllardır anlayabilmiş değilim. oyuncu takımın bir parçasıdır, dolayısıyla oyuncunun başarısı takımın başarısıdır. tarihte başarılı olmuş tüm kulüpler takım oyunu - bireysel yetenek dengesini iyi ayarlayabilmiş takımlardır. bundan dolayı sadece barcelona taraftarlarını değil, aynı zamanda madrid taraftarları ve diğer büyük derbilerin bir parçası olan seslenebildiğim tüm takımların taraftarlarını bu konuda uyarmak isterim. kendinizi büyütmek için rakibinizi de büyütmek gerekir. başarıya ulaşmanın en kısa yolu rakibinin büyüklüğünü kullanmaktan geçer. tıpkı messi - ronaldo örneğinde olduğu gibi... yazı biraz dağınık oldu idare edin zaten barça yeniliyor.
Beko Servisi Bayraklı
bir türkün bu takımın taraftarı olmasını garipseyenlerin gerçekleri de şu şekildedir:
1: mensup olduğu dini kendi seçmemiştir.
Beko Servisi Bayraklı
2: mensup olduğu milleti kendi seçmemiştir.
3: tuttuğu takımı bile kendi seçmemiştir ( muhtemelen karar verme yetisi gelişmemişken, ailedeki birinden etkilenerek seçmiştir takımı).
not: adımızı bile kendimiz seçemiyoruz şu hayatta. ne getirdilerse önümüze onu savunuyorum mal gibi. bırakın insanların tercihlerini eleştirmeyi. bir şeyi sevebilmek için kriter mi olurmuş?
Beko Servisleri Bayraklı
bu yıl katalanlara koyarak sampiyon olup biz sempatizanlarını mutlu edecek takım. hem sampiyonlar ligi hem ligde barca'ya koyması pek olası degil acıkcası ancak sampiyonlar liginden umutluyum. yeter artık 10 sene oldu madrid'in bu yıl o kupayı kaldırmaya fazlasıyla ihtiyacı ve bunun icin de yeterli kapasiteye sahip. haydi madrid koy gec katalanlara!!
Beko Servisleri Bayraklı
şu takımdan ve barcelona'dan biz diye söz eden türk gencine kıl oluyorum arkadaş. bu kadar yapay bi hareket yok bence. sanki doğma büyüme madridli, sanki her yıl kombine alıyor.
Beko Servisi Bayraklı
mourinho'nun hayallerini gerçekleştirmek için puan farkını birazcık daha açması gereken takım. tarihi kesin mi emin değilim ama 35.haftada oynanacak olan barcelona - real madrid maçına takımını şampiyon olarak çıkarmak için yanıp tutuştuğunu düşünüyorum. hatta şu an sorulsa hayır dese de yıllar sonra röportajında hayatımdaki en keyifli andı diye anlatabileceği an olabilir. şimdi biraz hayal kuralım: real madrid şu anki 10 puanlık farklı 13e çıkartıp camp nou'ya çıkıyor ve bir ispanya geleneği olarak şampiyon takımı rakip oyuncular iki yana dizilerek alkışlarla sahaya alıyorlar ve bu sırada yıllar boyu her camp nou'ya geldiğinde kendisiyle tercüman diye dalga geçen, ezmeye çalışan katalanları istemeye istemeye kendisini ve yarattığı takımı alkışlamak zorunda kalmasının keyfini çıkardığını düşünelim. şu an bence ne şampiyonlar ligi ne başka birşey umrundadır mourinho'nun hiç söylemese de anlatmasa da tüm hayalinin bu olduğuna eminim. umarım yapar ve barcelona devrinin bitişini anlatan belgesellerin de başlangıcı bu olay olur. (bkz: hala madrid)
Beko Servisi Bayraklı
Siemens Servisi Çeşme
acilen maurinho ve onun kültüründen kurtulması gereken köklü klüp.
pepe, ramos gibi piskopatların "sporcu" lisansıyla bünyesinde bulunması kulübün tarihine kara leke sürmektedir.
Siemens Servisi Çeşme
biz bu kulübü butragenyo (emilio butragueno), raul (raul gonzalez blanco), zidan (zinedine zidane) gibi zeki, çevik ve ahlaklı sporcularla sevdik... yukarıda saydığım çirkeflerle değil.
hayatında real madrid lehine bir tane entry girmemiş barcelona fanlarının, ne yapması gerektiği konusunda akıl verdiği kulüp.
hayır adam 8.5 sene önce (bkz: real madrid'den nefret etme sebepleri/#2971836) diye bir yazı yazmamış olsa, belki inanacağız samimiyetine.
maurinho (biz mourinho diye biliyorduk halbuki) kültüründen ve çirkeflerden kurtulmalıymış, onlar real'i öyle sevmemişler. arkadaş sen barcelona fan'ısın, real azizler topluluğu olsa yine bir kulp bulursun zaten. o yüzden bence pepe'nin real'de kalmasından rahatsızlık duymak bir yana, git maaşının bir kısmını sen öde. koz veriyor sizin gibilere.
Beko Servisi Çeşme
kürdistan'da dört tane futbol okulu açmaya karar veren dünya'nın en büyük kulübü.
gerçekleştiği takdirde; bursa ülkü ocakları'ndan şöyle esaslı, demokratik, aklı başında bir tepki bekliyorum.
Beko Servisi Çeşme
"dünya'nın en büyük kulüplerinden biri olan real madrid, kurdistan'da futbol okulu açıyor.
irak spor bakanlığı ile imzalanan anlaşma gereği real madrid kurdistan’da 4 futbol okulu açacak.
real madrid futbol okullarını erbil, süleymaniye ve dohuk kentlerinde açacağını belirtti. futbol okulları haziran ayında açılacak.
real madrid kulübü adına konuşan leyton orient, kendilerinin ve hükümetin de eğitimin iki temel üzerine kurulmasını doğru bulduklarını ve eğitim siteminin bedensel ve fikirsel temelde olacağını belirterek, "kulübümüzün dünyada 62 ülkede futbol akademisi bulunuyor. kürdistan ile yapılmış olan bu anlaşmanın real için özel bir anlam taşıyor"dedi."
Arçelik Servisi Çeşme
fc barcelona ve çakma katalanlar hegamonyasına bu sene son vermesi muhtemel olan takım. camp nou'da alınacak bir beraberlik ile tur atılabilir, fıskiyeler açılabilir, jose mourinho'nun kayarak yapacağı reveranslar keyifle izlenebilir. ne olursa olsun sevdamız; hala madrid.
Arçelik Servisi Çeşme
ligde şampiyonluğu büyük ölçüde garanti ancak; olur da şampiyonlar ligini de kazanırsa, jose mourinho'nun bırakmasına kesin gözüyle bakıyorum. inter ve porto'da yaptığı gibi, zirvede bırakmayı seviyor jose, arkasından dönen dolaplara, ve ispanya federasyonuyla atışmalarına ve her fırsatta ingiltereye dönme isteğini yinelemesine bakıldığında, premier league'e geri dönüş söz konusu olabilir. real madrid içinse bu çok çok büyük bir kayıp olur; mevcut kadroyla bu rekor puanı yakalayıp barcelonanın hem puan hem de kafalardaki hegemonyasına son verecek başka bir teknik direktör yok çünkü dünyada.
Bosch Servisi Balçova
barcelona'nın puan kaybettiği her maçtan sonra şampiyon ilan edilen takımım.
arkadaşlar, ben de real madrid'in şampiyon olmasını istiyorum bu sene, ama daha ortada kazanılmış bir şey yok henüz. yarın real kazanıp puan farkını 10'a çıkarsa bile, daha ligin bitmesine 16 karşılaşma var. hiç bir maç oynanmadan kazanılmaz ve daha oynanacak 8 deplasman varken şampiyonluk türküleri söylemek için çok erken. şu an şampiyonluğun en büyük favorisi durumundalar, ama beklemek lazım.22 nisan 2012'deki el clasico'yu kazanamasa bile şampiyonluğu kazanacak olan takım.
küçük takımlar kazandıkları maçlarla övünürlerken, onlarsa tıpkı diğer büyük takımların yaptığı gibi kazandıkları kupalarla övünecekler.
Bosch Servisi Balçova
şampiyon olması halinde bir barcelona sempatizanı olarak sevineceğim takım. ligin rengi gelir tekrardan. gerçi kralcıları susturamayız burda ama, olsun, en azından jose mourinho hak etti bunu.
7 Ağustos 2012 Salı
Siemens Servisi Çeşme
hakkında saçma sapan yok falan ligde olsa saç baş yoldururdu şeklinde yorumlar yapılan takım. ingiltere ligi, italya ligi de neymiş. gelsinler bizim ülkeye en fazla üç senede ağzına sıçıp bırakırız. xavi ve messi hedefim önce gs/fb/bjk ondan sonra da kısmetse avrupa'da top koşturmak diye beyanat vermeye başlarlar.
türk takımı olsaydı, yazıktı lan.
Siemens Servisi Çeşme
düşünsenize bilica var, servet var, aurelio var, var oğlu var. zamanında ismail güldüren vardı, bir de baki mercimek hala oynuyor mu bilmiyorum. futbolcudan çok kasap var zaten.
ama bu dream team'i bir kenara bırakırsak fc barcelona sanırım en uç nokta. basketbolda ve diğer spor dallarında bu üstünlük, bu ortalığı kasıp kavurma olayı gayet normaldir ama bunu futbolda yapmak cidden zordur, hatta kimilerine göre de imkansız. bakın manu bile en iyi zamanlarında, o cantona'lı kadrosuyla bile bu kadar domine etmemişti. ac milan keza. buna en yakın, kendi liginde bir henry'li arsenal bir seri tutturmuştu sanırım. ama arsenal'de avrupa o en iyi döneminde kupa kaldıramamıştı. galatasaray'a bile bu başarı arefesinde kupa finalinde yenilmişlerdi.
bu nasıl bir takım, bu nasıl bir disiplin, bu nasıl bir taktiktir cidden açıklanamaz. limit budur bence. bir futbol takımının oynayabileceği en üst limit budur. bundan daha iyisi olmaz. şu yukarıda az da olsa akılma gelen efsane takımları, sporcuları bir kenara bırakıyorum, fc barcelona benim açımdan çok önemli bir kulüp. bunların içerisinde bence en önemli olanı. sadece oyunlarıyla değil, takımın ahlakı yapısı da önemli burada. kendinden nefret ettireceğine her geçen gün daha sevdiriyor kendisini. bu sempati her geçen gün daha çok artıyor. takımın genel kişiliği ve ahlakıyla alakalı bu olay. şu takımda sevmediğim tek sporcu dani alves'dir. o da geriye kalan takımın aksine ahlaksız ve çirkef bir futbolcu olmasındandır. yoksa futbolculuğu hakkında en ufak bir eleştiri söz konusu bile olamaz. messi, iniesta xavi resmen bizim oğlanlar. böyle bir oyun, böyle bir istikrar ve böyle bir ahlak 1000 yılda ancak bir araya gelir. bu takım sanırım 4-5 sene daha böyle devam edecek.
Beko Servisi Balçova
futbolun esasında erkek sporu olmadığının ya da günümüz koşullarındaki erkeğin zevk anlayışının sofistikeleştiğinin göstergesidir barcelona. şöyle ki futbolu, futbol yaptığı düşünülen sert mücadeleci yapı yerine, kurallları zorlamadan kitabı başka şekilde zedeleyerek uyguluyorlar futbolu. oyunun temellerindeki elementleri maç boyu ellerinde tutarak rakibin bu elementlere erişmesini engelliyorlar. bu yolda kullandıkları en önemli unsur olan paslaşma, bazılarımıza sıkıcı gelse de başarıları ortada.
Beko Servisi Balçova
Beko Servisi Çiğli
kadife ayaklılar topluluğu olarak tanımladığım futbol takımına sahip dünyanın en büyük spor kulüplerinden birisi. neden kadife ayaklılar peki? çünkü adamların maç içinde top ezme sayısı birçok karşılaşmada neredeyse sıfır. paslaşma şiddeti hep optimum seviyede kalıyor birinci bölgede * de, ikinci bölgede * de üçüncü bölgede * de. izleyenler bilir, kaleci çoğunlukla ön libero görevi görüyor maçlarda. o da topu gereksiz yere şişirmek yerine yerden akılcı paslarla oyuna sokuyor. futbolun olmazsa olmazı kondisyon, fizik ve teknik, kusursuza yakın bir biçimde bulunuyor takımda. bugün ilk onbirinde, herhangi bir bölgesinde oynayan * topçusu, türkiye ligindeki birçok kulübe transferi halinde takımın yıldızı, beyni olarak görev yapabilir.
Beko Servisi Çiğli
diğer yandan oyun ve oyuncu kalitesine övgüler düzdüğüm bu uzay takımının maçlarından pek zevk almıyorum sevgili sözlükçüler. nedeni de pek çok kişinin belirttiği gibi, artık haksız rekabet unsuru görüntüsü vermeleri. yüz milyonlarca euro harcanarak kurulan ezeli rakibini * yıllardır hacamat eden bir takımdan bahsediyoruz dikkatinizi çekerim. hoş bu takıma da yüz milyonlarca euro harcanıyor ama takımın aslı, kulübün altyapısının emeği. neden maçlarından zevk almadığıma gelirsek; şöyle ki, oynadığı maçlarda artık insanın başını döndüren, izleyici için anlamsız paslaşmalar en büyük sebebidir. çoğu futbolsever, sahada dişe diş, ölümüne bir mücadele görmek ister. barça'nın bu kusursuz, saat gibi işleyen sistemi, bu mücadelenin önüne geçiyor her maçında. rakip daha bismillah demeden iki golle maçı koparıyor lionel messi. (messi demişken ayrı bir parantez açayım; bu adam yaşımdan dolayı bizzat bilmiyorum ama anlatılanlara göre johan cruyff'un günümüzde vücud bulmuş hali.) zaten o iki golden sonra kontrollü paslaşmalar gırla gidiyor neredeyse bir saat boyunca; maçın da tadı tuzu kalmıyor izleyen için. kendileri için iyi ama izleyenler için kötü oluyor bu durum.
Beko Servisi İzmir
şiir gibi oynadıkları futbollarıyla, büyülü camp nou stadlarıyla, dünya starı oyuncularıyla ve en önemlisi hiçbir maça 1-0 olsun bizim olsun anlayışı ile çıkmamalarıyla tanınan katalanların en büyük gruru...
adamlar o kadar saygı duyulacak bir iş yapıyorlar ki, 5-0 önde bile olsalar top çevirmiyolar; atakları, şovları 90 dk devam ediyo. böyle bi seyir zevki yok...
çocukluğumdan beri sempati duyduğum takım. şimdi ise altın çağını yaşamakta ve izleyenlerine büyük keyif vermekte. çok fazla yazıp çizmeye gerek yok. aslında ben beceremediğim için böyle diyorum. gerçekten de komplike bi takım ama aynı zamanda çok basit oynuyorlar. tıpkı the beatles gibi.
Beko Servisi İzmir
anlamaya çalışmamak en iyisi sanırım.
Bosch Servisi Çeşme
barcelona karşısına, öyle bir moral ile, öyle bir form ile geliyorlar ki belki de son 3-4 senede ilk kez ciddi şansları var el clasico'da. mourinho başkan bana göre olağanüstü olmayan bir kadro ile cidden fena bir takım oluşturdu, hafta sonunu bekliyor insan şu formu görünce.
Bosch Servisi Çeşme
bugun de cl tarihinin grup rekorunu kirdilar. 6/6 w 19 - 2.. bunun uzun sure kirilacagini sanmam.
oyuncularin performansina, gelisimine bakilinca hayrete kapilmamak elde degil. hepsi inanilmaz fizik gucune sahip. her biri bireysel asama kaydediyor. mesela benzema'yi agzim acik izliyorum. adam boyle degildi. teknik surat guc dayaniklilik; nasil bir ilerlemedir? tarihin en buyuk takimi diye anilirlar mi bilmem ancak mourinho'suyla coachlari physiolariyle boyle bir teknik ekip basarisi gorulmus sey degil.
Beko Servisi Çeşme
bir takım te.ce. vatandaşının kendilerini ispanyol sanmalarından dolayı, futbol takımı, mahallelerinin takımı gibi sahiplenilmiş kulüp.
(bkz: kimse de demiyor ki aga bu nedir)
Beko Servisi Çeşme
ben de 93 cl marsilya zaferinden sonra bir zaman kendimi marsilyalı addedip, fener galata dışında takım bilmeyen sınıf arkadaşlarıma hava basıyor idim. basa basa beyne oksijen gidince, fenerlisin sen fenerli kal diyerek doğru yolu buldum. lan biz de hödük değiliz, dışarıdan sporcu, kulüp vs. desteklediğimiz oluyor, sempatidir efenime söyliyim imrenmedir, takdirdir vs. de, bu madrid aziz hacı bernardo mahallesi sakiniymiş gibi muhabbetler enteresan geliyor. öyle yazayım dedim. güvenle söverek eksileyebilirsin. stresi ben attım, sende kalmasın ahahayt.
ha bu arada barçanın amına koyim size bir şey olmasın, kral rulezzz:)
Arçelik Servisi Çeşme
facebook fan page'inde sürekli güncellemeler kampanyalar minik yarışmalar falan var. tamam güzel. ama arkadaş yarışmayla kulaklık verecekseniz lafa "ronaldo has a pair, do you?" diye başlamayın be. lütfen.
Arçelik Servisi Çeşme
an itibariyle facebook'ta 21,458,125 tane hayrani bulunan la liga'nin en onemli iki takimindan biri.ilginctir ki bunyesindeki forvet/kanat mevkisinde oynayan cristiano ronaldo dos santos aveiro adli oyuncusunun hayran sayisi tam tamina 36,177,434.bu da gosteriyor ki cristiano ronaldo'nun basarilari real madrid'inkilerden daha populer ve daha cok seviliyor.
barca hem camp nou'da hem de barnebeu'da kazanacagindan aradaki fark 6 degil 0 puandir. dolayisiyla sampiyonluga cok yakin falan degildir. hatta buraya yaziyorum olamayacaktir da.
Beko Servisi Güzelbahçe
turkiyede meydana gelen depremle ilgili olarak yayinladiklari mesaj cok ince bir nezaket gostergesi olan futbol takimi.
insanlik gostergesi davranislara hepimizin daha fazla ihtiyaci oldugu bir yuzyilda bu tip davranislar sempatik gorunuyorlar. takdir ediliyorlar.
ticari bir motivasyonlari vardir yada yoktur bilemem. bu tip bir konuda paranoyak olmaya gerek yok ama sanirim.
Beko Servisi Güzelbahçe
neticede buyuk bir takima yakisan buyuk bir jest olmus.bu sezon değişik bir boyuta geçerek anormal bir hızda oynayan takım. kimse top tutmuyor, anında ayağından çıkarıyor ve sürekli dikine oynuyorlar. bir diğer dikkat çekici özellikleri de hırs ve motivasyon seviyelerinin tavan yapmış olması. barcelona'yı önceki yıllara kıyasla daha çok zorlayacakları kesin.
takimim. ve bi' suredir sayisiz turk oyuncuya sahip.
6 kasim 2011 real madrid osasuna maci sirasinda oyuna giren nuri'nin performansindan kendimi bizzat sorumlu hissettim bugun. gecen sene mesut koltuklarimizi kabartmakla baslayip sonra butun evin amina koymustu asistler, goller falan. simdi sira nuri'de. teknigi ve oyun tarzi itibariyle la liga'da pek az ornegi var nuri'nin. gecen sene rakip savunmalar mesut'u cozene kadar otuz asist yapmisti mesut. aynisini nuri'den de bekliyoruz.
peki hamit pic mi? degil elbette. babasinin adi mehmet altintop. malatyalilar.
Beko Servisi Bornova
karşı takımın boşluğunu yakaladıkları anda affetmiyorlar. çok süratli atağa kalkıyorlar, sert paslarla 3 topta kaleciyle karşı karşıya kalıyorlar. 2000 tane pas yapıp izleyiciyi de sıkmıyorlar. aktif teknik direktörlük hayatına devam eden teknik direktörlerden en kalitesine sahipler. cristiano ronaldo gibi bir futbolcu da var. izlenir ki bu takım. hem izlenir hem desteklenir.
Beko Servisi Bornova
futbol anlamında dünyanın en büyük takımlarından biri olduğu şüphesizdir ama xavi futbolu bırakmadan barcelona ile yaptıkları maçların çok büyük bir bölümünde ellerine almaktan kurtulamayacak olan takım. xavi diyorum çünkü messi ve iniesta ya isimlerini kazandıran, barcelona futbolunun bu düzeye gelmesinde büyük payı olan bir adam. o yokken bir ihtimal messi savunulup barcelona etkisiz hale getirilebilir.
6 Ağustos 2012 Pazartesi
Siemens Servisi Çeşme
41. bölümü seyrettiğimde, memduh başgan'ın dirilme olayını çoğu kişi gibi ben de ''çok kolpa bağlamışlar.'' diyerek yorumlamıştım. daha sonra, işin içinde başka bir iş olabileceğini düşündüm. yazdığım senaryoya göre, memduh başgan ve ercüment çözer, abi'yi indirmek için anlaşırlar. abi'nin planını renk vermeden devam ettirirler. malum tabakanın yerini beraber belirlerler. ercüment'in silah kullanmada ne kadar iyi olduğu aşikar. tabakaya sıkar, memduh başgan yalandan ölür ve abi hiçbir şeyden kıllanmaz. zaten orada memduh başgan'ı kaldıran abi'nin adamları daha sonra memduh başgan'ın savcı esra ve behzat'la görüşmesi sırasında yanında görüldüler. o adamlar başgan'ı yerden kaldırırlarken de başgan'ın ercü'ye ettiği küfürler çok sempatik zaten, ercü'yü sevdiğini belli edercesine: yavaş lan yavaş amına koyim. yavaş... ağacını kökünden ananı götünden sikeyim ercüment çözer.
Siemens Servisi Çeşme
Bosch Servisi Çeşme
önceden yazıldımı bilmiyorum, ben bulamadım ama şöyle bir durum var:
dvd'deki cinayet görüntülerinde; adam, maktülün gözünü çıkarttığı sahnede arkada bir adam gözüküyor. ilerleye bölümlerde bunun üstünde durulacaktır.
Bosch Servisi Çeşme
teferruatli kusurat'a teşekkürler. zamanlama olarak gözünü çıkarttığı sahne değil; kafasından çuvalı çıkartırken gözüküyor arkadaki adam.
not: aziz komser sen ne psikopat çıktın lan öyle? tek seferde eklemden almalar, gözleri büyütüp büyütüp adama dalmalar. senin sonunu dextar'a bağlarlarsa ve ben sırf askerde olduğum için bunu göremezsem masada folyola beni komserim.
Beko Servisi Çeşme
neden bilmiyorum ama şule'nin evden kaçmaya çalışıp, kaçamayınca saklandığı dolapta gördüğü-duyduğu sanrı bende katilin şule olmadığı ama cinayet sırasında orada olduğu hissini uyandırdı. neden üstlendi öyleyse derseniz hiç bir mantıklı açıklamam yok, ama hala bence katil şule değil.
Beko Servisi Çeşme
edit: mesajlar doğrultusunda belirtmeliyim, şule hiç bernayı ben öldürdüm demedi, öyküsünü itiraf etmesinin bambaşka bir motivasyonu olabilir elbette.
valla yine oyle bir senaryo dokusu oldu ki n tane tahmin yapilabilir, cok iyi cesitliyorlar hakketen. benim yazisim söyle: hapis yatan adam dogruyu soyluyor ama eksik, oyle tesadüfen degil, kendinden daha üstün olan bilmedigi birinin suclarini örtbas etmek icin ve bu yolla en azindan diger kardesini korumak icin hapse girdi. lakin öldürmeye devam eden adam, hic kullanilmayan bir deponun anahtarini nereden buldu? cünkü kapiyi kirip giriyorlar. o hic kullanilmayan depo eskiden bizim herifin meclis isleri mevzuundan(bahce ilaclama isleri mi artik neyse) once is yaptigi yer olabilir, bizim herifin üstüne kalir gene. eskiden o bina neymis bakalim?
buna ragmen cinayeti isleyen kot giymis genc biri gibi duruyordu, demek ki or(ta)da bir tane daha katil var, 12yil gectigine gore en azindan orta yasli olmasi gereken bir katil daha. belki de fakülteye konusma yapmaya gelen eski milletvekili simdi ayni üniversitede ders veren ve ziraatle ilgili baska sirketleri olan zengin bir veterinerdir. kurban secme ve parmak kesme kistasini bilmiyorum hayvanlarla ilgili bir seyler olabilir:). bu kisi cevdetin de eski patronudur.
Çiğli Arçelik Servisi
şule'nin hastane odasında şevket "kişisel eşyalarını alabilir miyiz" der, doktor "ne yazık ki yalnızca birinci derece akrabaları alabilir" derken behzat'ı görürüz, gizlice şule'nin çekmecesinden kitabını alırken. yani der ki behzat, "ben onun birinci derece akrabasıyım, kimse bilmese de, kimse görmese de..."
psikolog o evi nasıl buldu sorunsalı aslında gayet net, şevket'in bulmasından daha kolay olmuştur muhtemelen. ruh ve sinir hastalıkları hastanesindeki bir psikiyatr arkadaşı "şevket beyin yakını bugün hastaneden kaçtı, izinli olan tek çalışanın adresini verdik gitti" şeklinde haber vermiş olabilir.
Çiğli Arçelik Servisi
bence en önemli kafalarda soru işareti bırakan olay aziz başkomiserin nihat'a altı adet cinayet mahallinde tatbikat yaptırıp yaptırmadığıdır. tatbikatlar sayesinde cinayetin üstlenip üstlenilmediği kolayca anlaşılabilirken böyle bir hataya nasıl mahal verildiği ilerki bölümlerde açıklanır herhalde.
ahmet uğurlu'nun en güzel sahnesi kesinlikle "torunum benim mutluluğum, herşeyim" dediği anda torununun "dedeeeeee" diye gelmesi ve "siktir git evladım" cevabını alması idi.
Arçelik Servisi Balçova
ayrıca şevket ç. karakterine hayat veren ege aydan bence o karaktere doğaçlamalarıyla farklı bir tat katmış. yani düşünüyorum da bir başka oyuncu o karakteri bu kadar sevimli kılamazdı.
ayrıca harun'un babası rolüne nusret çetinel gerçekten iyi oturuyordu. ses tonu, mimikleri falan bildiğin babaydı. neyse şimdiki abimiz de güzel iş kotarıyor.
Arçelik Servisi Balçova
ahmet uğurlu'yu konuk oyuncu zanneden ben ise demiştim ki "tabi ahmet uğurlu'yu bulmuşlar en az iki bölüm çekmeden bırakırlar mı yea" demiştim. tabi yani bırakırlar mı adamı, nasıl da güzel bilmişim.
30. bölümü daha yeni izledim ve acayip etkisinde kaldığımı belirterek şunları söylemek isterim: şiddeti hiç bir zaman savunmam. öle de bi yapım yok zaten lakin behzat ç.' nin bir kurgu, bir dizi olduğunun farkında olarak dizide gerek şiddet, küfür ve alkol sahnelerini çok sevdiğimi, bununla beraber işimi yapayım gerisi sikimde değil havası diziyi benim için en fazla izlettiren noktalardan. bir de ek olarak akbaba, hayalet, harun ve behzat ç' nin aralarında geçen saçma sapan konulardaki yorumlara da bittiğimi söyleyebilirim. 30 bölüm geriye bakınca dizi de şu ana kadar sevdiğim sahneleri cımbızla çekersem galiba şunlar olurdu*:
Arçelik Servisi Güzelbahçe
- yeni büro çok iç karartıcıymış. ya manyak mısınız siz? lunaparktaki gişe memurlarını mı konu ediyor bu dizi? cinayet büro orası... tabi iç karartıcı olacak, sorgu odaları karanlık olacak... hem bebeğim, senin koltuktan gördüğün gibi gitmiyor o işler... süreli anlaşmalar falan yapılıyor mekan sahipleriyle... dikkat et, bütün mekanlar değişmiş, di mi? kafanı çalıştır. yeni cinayet büro tam da kendine yakışır bir mekanda artık. neydi o öyle eski büro? kapısı sürekli açık duran, duvarları aydınlık, öğrenci işleri gibi... iyi olmuş böyle.
Arçelik Servisi Güzelbahçe
- şule'den sıkılanlar, "ay baydı bu depresyon halleri" diyenler! kızcağız kızkardeşini öldürmüş, yıllar sonra bulduğu babası ona yüz çevirmiş, vicdan azabından kıvranıyor. behzat desen öyle... ne bekliyorsunuz abi? halay mı çeksinler? bu diziyi "gerçekçiliği" için sevmediniz mi siz? 2 ayda geçer mi böyle bir depresyon?
- yeni sezon eski sezonu aratıyormuş! eski sezonu izlemeyenler bik bik konuşuyor tabi... yan oyuncular çok daha iyi seçiliyor. geçen bölümdeki bilordocu amca ile dünkü katil amca çok iyi seçimlerdi mesela... kurgu daha sağlam, tekin'in öldürülmesiyle ercü meselesi terörle mücadeleyle ilişkilenecek. (aybars-murat ışık görüşmesi) konu dallanıp budaklanıyor, belli ki memduh başgan'la ercü arasında bişiler var hala, memduh başgan kazan kaldırıyor... bu ayrıntıları göremiyorsanız, yormayın o güzelim kafalarınızı, csiny falan izleyin... bakın orda her bölümde ayrı bir cinayet çözülüyor.
- bu dizi "bir ankara polisiyesi". ankara diyorum bak, sadece türkiye'nin değil, depresyonun başkenti... denizi olmayan, gri bir şehirde suratı asık, bir örnek takım elbiseli, döpiyesli dolaşan insanların şehri. (biz kendimizi böyle seviyoruz, o ayrı...) melankoliyi seven insanların şehri... sadece bir "polisiye" beklemeyiniz o yüzden... koyuluğu güzel bu dizinin, her birinin ayrı hikayesi olan, her haliyle arıza karakterlerini sevin.
--- spoiler ---
4 Ağustos 2012 Cumartesi
Siemens Servisi Balçova
real'likten cok uzak saka gibi bir kulup. en basitinden dunyanin en gozde hucumcularini periyodik olarak ayni cati altinda toplayabiliyorlar. forma satisiydi, kombinesiydi, reklam gelirleriydi derken, sportif basarinin sadece uzerine kaymak olabilecegi bir beklenti icerisinde demek ki doner sermayeyi de muhafaza edebiliyorlar. transfer tutumlari, yonetimi topluca zihinsel engelli degilse tamamen tercih meselesi gibi gorunuyor ki, elestiriler bir noktaya kadar anlamsiz kaliyor. son senelerde her ne kadar barcelona karsisinda acz icerisinde kalip her zaman ezilenin yaninda olan bizleri icgudusel birer fanlari yapsalar da, artik kaka'li, ronaldo'lu, bilmem kimli dunya karmasi sahada ezim ezim ezilirkem, sicim sicim sicarken bile nasil yanlarinda olabilecegiz, inanin bilemiyorum.
Siemens Servisi Balçova
sanki yıllardır bacelona'nın gölgesindeymiş gibi muamele yapılan takım. bu takım değil miydi son 2 sezonun şampiyonu? geçen sene el clasico'ya şampiyon ünvanıyla çıktığında barcelona sıraya girip alkışlamadı mı bu takımı? hatta o maçta da 4 tane atmadı barcelona'ya? dünyaya marstan yeni taşınmış olsam barcelona'yı son 10 yılın la liga şampiyonu, madrid'i de derbilerde 5 golün altında yedi mi bayram yapan bir klüp zannederdim yazılanlara bakarak.
Siemens Servisi Güzelbahçe
yaptığı transferlerle şampiyonlar ligi ve la liga'da, 2.liğin en güçlü adayı oluvermiş kulüptür. tabii şampiyonlar liginde, finale kadar fc barcelona ile eşleşmeyeceğini kabul ediyoruz.
Siemens Servisi Güzelbahçe
edit: zamanın ötesine gönderenlerle şöyle oturup bir real madrid - fc barcelona maçı izleyip; barcelona, 500 milyon dolarlık takımı nasıl madara ediyor hep beraber görüp bana hak vermelerini isterdim.
savunma yönü olan adam henüz almadılar, alacak gibi değiller. buna karşın hücum olağanüstü güçlendi. ama bu adamları oynatmak için dc, dmc veya mc eksiltilecektir muhtemelen ilk on birden. dolayısıyla benim tahminim önümüzdeki sezonki madrid - barça maçı 3-8 biter.
barça taraftarlarının içi hala çok rahattır. ama yine olağanüstü bir dc bir dmc/mc falan alırlarsa o zaman "real madrid yararlı transfer yaptı katalanlar panikte" diyebiliriz.
Siemens Servisi Çiğli
kaka ve cristiano ronaldo alındıktan sonra adeta patlamaya hazır bomba gibi olacak takımdır. abi bu nasıl bir psikopatlıktır ya? cm de bile istediğin zaman gelmeyen futbolcu bunlar. şaka bir yana real madrid daha önce isteyip de başaramadığı kaka'yı ve üstüne cristiano ronaldo'yu transfer etmiştir. bundan sonra bir yıldız daha alıp takımdan bir çok kişiyi sepetlerler. aldığı ücretin aşağısında kapışılır gider bu oyuncular. bizim takımlara bakıyorum da, abi yokki böyle heyecanlı transferi. olsa da böyle keyiflensek. 30'lu yaşları geçmiş, başarıya doymuş yıldızları alıyoruz. sonra avrupada başarısızlık oluyor, elimizde patlıyor ve hepsini gönderiyoruz. ki genç yaşta oyuncu alsak da elimizden uçup gidiyor. (bkz: anelka)
Siemens Servisi Çiğli
ama bütün yıldızları toplamak ile takım olamıyorsun. takım oyunu oynamak kolay iş değil. bunu tek başaran takım porto idi. öyle ahım şahım futbolcuları yoktu. bakalım bu sezon şampiyonlar ligi ve la liga da bu transfer politikasının izlenimlerini hepimiz merakla seyredeceğiz. başarılı olur veya olamaz tartışılır ama bu takıma bu transferler heyecan getirdi!
Siemens Servisi Bayraklı
2009 transfer sezonunun başlamasıyla birlikte bir hafta içinde 160 milyon euro civarı bir parayı transfer harcamalarında kullanarak kriz döneminde sönük geçmesi beklenen transfer piyasanın hareketlenmesini sağlayacak olan kulüp ya da merkez bankası gibi bir şey.emin değilim kafam karıştı.
Siemens Servisi Bayraklı
2009 yılında hala über transferler ile başarının gelmediğini, gelemeyeceğini anlayamamış vitrin takımı. ha velev ki geldi, velev ki la liga'yı da şampiyonlar ligi kupasını da kazandın. ortada para saçmaktan başka bir emek var mı, çok çalıştık didindik mi diyecekler. yazık, chelsea gibi antipatik bi hale geldiler gözümde. halbuki o paraları altyapıya yatırıp kendi yıldızlarını çıkarsalar, birkaç yıl sabır gösterseler tıpkı barcelona gibi herkesin sevdiği bir takıma dönüşebilirlerdi. ama adamlar cheat yapıyor resmen. pis hileciler.
perez göreve gelince enter'a basıp "show me the money" *yazmış arkadaşlar başka bi olayı yok bu takımın.
Siemens Servisi Narlıdere
at. madrid ve liverpool maçlarından sonra artık bir şeylerin değişmesinin gerektiğini apaçık ortaya çıkan takım. 10 maçlık o muhteşem seri güzeldi fakat lastik patladı. bence artık şöhretli veya kalburüstü ofansif orta saha oyuncuları almak yerine, nokta transferleri yapmaları gerek. özellikle robben'in, van der vaart'ın, saviola'nın ve higuain'in gönderilmesi gerek. nistelrooy dönünce nasıl olur bilinmez ama artık onun da dönemi kapandı. koşan mücadele eden iki kanat oyuncusu takviyesi ve bir tane sağlam forvetle bambaşka bir real madrid izleyebileceğimizi düşünüyorum. huntelaar 1-2 sene sonra gelseydi bu takıma çok ideal bir tercih olurdu fakat real madrid gibi sabırsız bir camia için erken bir transfer oldu. lassana diarra ve gago orta sahayı sırtlayabilecek kalitede oyuncular. defans ve kalede de problemleri olduğu düşünmüyorum. en büyük eksikleri takımda çok fazla mücadele gücü düşük oyuncular olması.
Siemens Servisi Narlıdere
geçen seneki barcelona'ya benziyorlar aslında, barcelona'nın geçen yaz yaptığı işleri yaparak, bu seneki barcelona'ya benzeyebilecekleri kanaatindeyim.
Siemens Servisi Konak
real madrid, 2008-2009 ayaktopu mevsiminde ispanya kupasi’nda kepaze oldu desem, abartmis olmam her halûkârda.
Siemens Servisi Konak
ispanya kupasi’nin ilk turunda dün aksam ikinci karsilasmalar oynandi. ispanya’nin en cok sampiyon olan takimi madridspor, bir ücüncü lig takimi olan real union’a, hem de estadio santiago bernabéu’da attigi iki gole karsilik kalesinde 3 gol görmek bahtsizligina ugramistir. bu duruma sinirlenen mor menekseler, havlulari kaldirip kaldirip, yerlere atmislar, bu hareketleri bu sene ispanya kupasi’nda son maclarini oynadiklari seklinde yorumlanmis.doğruyu söylemek gerekirse hala tepeye oynama çabalarını en büyük rakiplerinden barcelona'ya borçlu olan takımdır.
kendileri fikstürde barcayı takip ettiği için zaten bir hafta önce barca tarafından dağıtılmış olan rakiplerine karşı 1 gol önde başlıyor. haksız rekabet resmen.
Siemens Servisi Gaziemir
cristiano ronaldo yu manchester united den koparmak için yaklaşık 1 aydır yazılı ve görsel basında yapmış oldukları teşhirlerle sonunda manchester united tarafından fifa ya şikayet edilecek olan kulüp. united her fırsatta ronaldo nun satılık olmadığını belirtmesine ve ronaldo burada mutluyum demesine karşın hala ısrarlarını sürdürünce sonuç kaçınılmaz oldu tabi.efendim yazı şu sözlerden ibaret
"manchester united has watched with growing irritation the comments attributed to real madrid over their alleged desire to sign cristiano ronaldo," a statement read.
Siemens Servisi Gaziemir
"the facts are:
"1) the player is on a long-term contract and his registration is held by manchester united
"2) the player is not for sale
"the club will have no alternative but to report real madrid to the world governing body, fifa, if it continues to behave in this totally unacceptable fashion. these public attempts to unsettle the player are completely against the regulations and the club will not tolerate them any longer.
"in addition, the club is certain that they are a distraction for the portuguese national squad as they prepare for the european championships. no-one should be in any doubt that manchester united will do everything in its power to keep its best players."
Siemens Servisi Buca
5 mart 2008 real madrid roma maçı sonrasında ellerindeki kadronun la liga'ya yetse de avrupa'ya yetmeyeceği, dahası anlayışın bazı noktalarda değişmesi gerektiği apaçık ortaya çıkan takım. son yıllarda avrupa'da gelen başarısızlıkların ardından eldeki büyük yıldızlar birer birer tasfiye edilerek yerlerine genç yetenekler alındı, savaşan, koşan bir takım yaratılmaya çalışıldı. ancak şimdi de takımda yıldız kalmadı. öyle ki oyun sıkıştığında farklı varyasyonlara girecek baptista dışında bir oyuncu yok. guti başrol olmak için biraz zayıf. bu takıma gerçek bir yıldız lazım.
Siemens Servisi Buca
insanların nasıl olup ta durup durup bu takıma nasıl sempati duyulur, franco'nun takımı lan bu diye giydirdiğini anlayamadığım takım, klüp, şu bu neyse..
aceto yazmıştı, peki sen kimsin demişti, o yazıyı odanızın duvarlarına asıp günde 850 kere okutalım mı ne yapalım çözemiyorum ki arkadaş.. almanya'yı desteklemeyelim hitler nedeniyle, mussolini vardı italya'yı sakın ha tutmayın, hepimiz barca'lı livorno'lu, st pauli'li olalım, katiyen river'ı değil hep boca'yı tutalım, hadi..
Siemens Servisi Bornova
efendim neymiş, real gibi bir bölgesine 10 tane hayvan adam kimse almıyormuş, inter'in gecen seneki forveti neymiş soruyorum bu arkadaslara, elinde montero, zambrotta, tudor, pessotto, ıualono varken thuram ile cannavaro'yu alan juventus'a ne demeli, ben
Siemens Servisi Bornova
entrylerime biraz bakılırsa real'in abuk sabuk galacticos politikasını bu sitede en çok eleştiren adamım, 5 sene götümü yırttım bi vıeıra'yı alın bi nesta ya da canna alın su takıma abuk adamlar alacagınıza diye. bi de dünyada kendisini sampiyon yapan hocayı kovan ilk takım real madrid degil mi, o satırları yazan arkadas ne cabuk unuttu kendi baskanının cl'de ceyrek final görüp, lig'de sampiyon olan hocasını ''gönüllerdeki teknik adam'' ile degistirdigini. ne yapcaz simdi hadi hepimiz nefret edelim galatasaray'dan bak su yapılana, futbolu kirlettiler, bizi yaraladılar, ruhumuzu çaldılar.
İzmir Siemens Servisi
kendisini sampiyon yapmis, ligde ve avrupada firtinalar estirmis bir teknik direktörünü futbolcular kadar para almak istedigi ve ayni zamanda "bize herhangi bir teknik adam gelse de olur" diyerek kovan bir klubun futbola bakisindaki absürdlük de adamin tepesini attirabilir, sevmeyebilir. futbolu kücümsemektir. ki bu kucumsemenin cezasini son bes yildir ceken bir kluptür madrid. zira acik ve net bir sekilde futbola dair ne varsa reddetmis, yildiz transfer ile bu isi kotarabilecegini düsünmüs, futbola gönül veren bizlere de bir nevi hakaret etmistir; zidane'in o muhtesem volesi sonrasi gelisen diyaloglarda..
İzmir Siemens Servisi
bir simge olarak fasizm ile anilmasi ise cok baska bir konudur. bir arkadasin da girdigi o muhtesem bilgi der ki; dünyadaki bütün futbolcular real madrid'de oynamak ister. dogrudur. sizin gönül verdiginiz ve hatta livorno'da dahi oynamis bir insan real madrid formasini giyebilir. bu formayi giyen insanlar fasisttir, basarili olmamasi gerekir gibi sakat düsünceler ile oynasitigmizin düsünülmesi kimilerinin hosuna gidiyor. futbol sadece futbol degil, ama artik bir klubun tüm eylemlerinin dogrulugunu iddia etmek, en az futbol sadece 22 kisi arasinda oynanan basit bir oyundur demek kadar anlamsiz.
real madrid'in franco ile özdeslesen kimligini , barcelona'nin forma reklami almamasi gibi durumlarin simgesel anlamindan ziyade düz mantik ile kavranilmasi, ayni sekilde binlerce klup arasindan dünyanin en basarili olarak lanse edilen klubune gönül koyma rahatliginda kendisini gösterir. degerlerden ziyade sonuctur her sey ve real madrid en buyuktur.
3 Ağustos 2012 Cuma
Bosch Servisi Güzelbahçe
ekonomik durumu hiç de abartılmaması gereken takım. dünyada ekonomik durumu karda olan bir takım olmadığı gibi, bir takım var ki, dünyanın gelmiş geçmiş en dominant oyununu oynayan, dünyada ona rakip kabul edilen ve formda olan takıma da 5 atan takımın tüm oyuncuları altyapıdan çıksın ya da az paraya bu oyuncular çalışsın ve bu takım sadece belirli bir etnik kökene - millete mal edilsin, bu başarının arkasındaki maddi organizasyon önemsizleştirilmeye çalışılsın. bu takıma dahil edilecek her oyuncu o bölgede dünyanın en iyilerinden biridir ve öyle 10-15 milyon euro'ya gelmez bu adamlar. barcelona'nın en iyi halinde bile takıma takviye için alınacak oyuncuların kalitesi bellidir, david villa, dani alves zlatan ibrahimovic diye gider bu.
Bosch Servisi Güzelbahçe
geçen hafta eleştiriliyordu, reklam sponsoruna laf eden vardı. yıllık gelirin %6'sı için reklam alınır mı diye. ben endüstri mühendisiyim ben böyle büyük ölçekli bir işletmede %6 kar etme yöntemi bulsam beni ceo yaparlar lan o gün. dünya borç üzerinden yürüyor, hala başkanın yastıkaltında parası olduğunu, en kötü zamanında gidip cristiano ronaldo'yu alabilecek güçte mi olduğunu sanıyorlardı yoksa ? ya da koç holdingin tüm yatırımları sadece kar üzerinden mi gerçekleştirdiklerini sanıyorlardı ?
Bosch Servisi Bayraklı
bir takım altyapıdan yetiştirdiği 8 tane oyuncuyu oynatıp başarı getiriyorsa ben bu takımı ayakta alkışlarım... sağ bek, sol bek ve david villa haricinde, takımın çoğu alt yapıdan gelen oyunculardan kurulu... dünyada en iyi futbol oynayan takımdır kesinlikle, yıldızlarını kendileri yaratıyorlar... ispanya milli takımına dünya kupasını kaldırtan aslında barcelona'nın oluşturduğu temeldir...
Bosch Servisi Bayraklı
barcelonayı 3 büyükler örnek almak zorundadırlar, fenerbahçe az buçuk yapmaya çalışıyor gibi, ama biraz sabırlı olmalılar... bu işi doğru yapmalısınız, barcelona alıyor oyuncusunu doğru bir şekilde yetiştiriyor... biz anca beşiktaş için konuşmak gerekirse, sönük yıldızlarla idare etmeye çalışıyor, galatasaray yabancı transferlerinde sürekli hata yapıyor, elano, lincoln, cana'dan hiç yarar bile sağlayamadılar uzun vadeli(baros, sürekli sakatlanmasa kewell ve neill iyi sadece), fenerbahçe brezilyalı kamplaşmasını yavaş yavaş yıkıyor yıkmasınada bu seferde siyahi kamplaşmayı başlatacak gibi(dia, niang, yobo en basit örnekler)...
Bosch Servisi Konak
oynadığı futboldan zerre zevk almadığım, şimdi zevk alanların da yakın zamanda sıkılacağını tahmin ettiğim takım. her maç yalandan 1 milyon tane pas yapmayı marifet sayıyorlar. topu ayaklarına aldıklarında direk golü düşünmek gibi birşey yok adamlarda. yapabildiğimiz kadar pas yapalım rakip artık koşmaktan sıkılıp açık verince bi arapas ve gol. adamların tek taktiği bu başka bi sik yaptıkları yok. zaten dikkat edilirse attıkları gollerde rakip oyuncular artık sıkılıp "eaah sikecem oynayacağınız oyunu ha atıyosanız atın amk ne lan bu" deyip bırakıyorlar topu da markajı da ve barça forvetleri ellerini kollarını sallayarak dolaşıyor ceza sahasında bile.
Bosch Servisi Konak
futbolda abartı sertlikten kesinlikle hazetmem ama ben futbolcu olsam ve bunlara karşı oynadığım hiçbir maçı kırmızı kart görmeden tamamlayamam gibime geliyor. o kadar uyuz ve sinir bozucu bir futbol oynuyorlar ki dayanamam dalarım ben tekmeyle bunlara. ben bu futbol stilinden ziyade direk rakip kaleyi ve golü düşünen, rakibi futboldan soğutmak yerine onların yenilirken bile zevk almasını sağlayan futboldan yanayım.
bir takımın şunları çözüp atak futbolla bunların ağzına yüzüne sıçacağı ve gol manyağı yapacağı günü iple çekiyorum. mourinho takımı oturttuğunda bunlara da çok fena oturtacak diye düşünüyorum. gelecek sezonki real' den umutluyum bu konuda. bakalım...
Bosch Servisi Karşıyaka
eğer futbol bir savaşsa bu takım bordo bereli tim. adamlara karşı yapabileceğiniz fazla bir şey yok. rakip takımlara söyleyebileceğim, üstün futbol bilgime rağmen sadece "liverpool gibi takım savunması" taktiğini uygulayın. en azından 1 tane yer kenara çekilirsiniz. 9 senelik pes geçmişi olup da hiç barcelona'yla oynamayacak kadar barcelona'dan nefret eden yorumcunuz konuştu. iyi geceler türkiye.
yüzeyselliğimizi açık eden bir başka barca akşamındayız yine. endüstriyel futbolun beynimizi kemirdiği, kendi iç dinamiklerinde komplo teorilerine giriştiği, kulüplerin her sezon zarar ettiği, futbolun sadece futbol olmadığı geyiklerindeki kazanma hırsına deva bulunamadığı, daha fazla yıldız, daha fazla şov, daha acımasız, daha vurdumduymaz bir hale gelen bu pastadan avrupa'nın alayı pay alıyorken, barca gibi bir dinamizme afiyet olsun diyememek 2yüzlülükten fazlasıdır. barca'yı kutsal mesih ilan etmektir. ayıptır. yesinler sizin romantizminizi be yav. harbiden yesinler.
Bosch Servisi Karşıyaka
ultras öldü ama biz yaşıyoruz. kıçımız hala donuyor bilet kuyruklarında. hala deplasman kovalıyoruz. ama doğru barcelona ve onun hayat algısı çok başka bir şey. kazanırken barcalı olsam, 2 günde özümserim adamların fikirleri. ah niye reklam aldı, yoksa kainatın en özel takımıydı, forması bayrağıydı. ay canım benim. gerçekten bunları diyen adamlar futbol kültüründen ya bi haberler, ya da bildiğin taşşak geçiyorlar. ulan barca, sen neymişsin. tüm futbol aleminin el pençe divan durduğu diktalara sen bi başına karşı geliyormuşsun. ah canım benim ya. milyon euro'lar verip futbolcu almışlığın bile yokmuş mesela. bambaşkaymışsın lan.
he tanım da girelim. asla ve asla bir manchester united ve bir real madrid kadar değeri olmayacaktır gözümde. en azından onların içi dışı bir. kendilerini dinazor taşşaklı sanan barcalı tüm yurttaşlara selam ve gider olsun.
Bosch Servisi Karabağlar
29 kasım 2010 fc barcelona real madrid maçının 65. dakikası ile 75. dakikası arasındaki futbolunu şaşkınlıkla izledim hacı. maçın sonucu daha fazla da olabilirdi gerçi ama bence o 5-0'lık skordan çok o 10 dakika bitirdi real'in tüm karizmasını. gerçi değil real, dünyanın en iyi futbolcularından oluşturulacak bir karma 1 sene boyunca itinayla eğitilse bile dayanamazdı bu takıma, o ayrı.
Bosch Servisi Karabağlar
ama cidden o hayvani pas alışverişinin olduğu 10 dakika, 1 sezonluk boyunca bizim süper lig'te oynanan tüm maçlarından daha değerliydi bana göre. 4+6+0 sisteminin de ilk uygulayıcıları oldular, tabii böyle bir sistem varsa.
Bosch Servisi Gaziemir
şimdi eskiden mahallenin abileri olurdu. nispeten daha küçük yaş grubu top oynadığında gelip mahallenin veletlerinin toplarını kaparlar geri vermezlerdi. veletler "abi topu verin" diye ortada ağlayıp koşarken, bu abi sıpalar top çevirir, kafalarına göre eğlenirlerdi. kafalarına esince de topu geri verirlerdi. barcelona da o abilere benziyor işte biraz, onlar istemeyince topu alamıyorsun.
Bosch Servisi Gaziemir
su anda dunyanin en iyi takimi. ama gel gor ki, futbolu futbol degil. cunku, surekli pas yapip karsi takimi domine eden, topu rakibine gostermeyen, ofsayt taktigini avantaj olarak kullanip gollerinin yarisindan fazlasini bu metotla atan bu takim, bizim bildigimiz futbol zevkinin icine ettigi gibi, bencil futbol yapisiyla izleyenleri de ayrica baymaktadir. ben surekli pas yapan bu takimi izlemek istemiyorum. ne kadar cok gol atarsan at, ne kadar pas yaparsan yap, birak biraz da rakip gelsin soyle bir heyecan olsun macta. ama yok, xavi ile iniesta topu cevirsin, messi villa ikilisi iceri yardirsin, olmadi tekrar bastan. rakipte aval aval izlesin seyircilerde. bu takima artik biri dur desin.
Bosch Servisi Buca
şu takımla anti-futbol kelimesini hala yanyana getirenler var ya başka bir şey demiyorum ben. ulan adamlar pas yapıyor diye anti-futbol mu oldu? becerin siz de yapın, elinizden alan mı var? şu an oynadıkları oyun dünyanın en zor oyunu. adamlar olabildiğince basit oynuyorlar. işte bu basitliği sağlamak da öyle ekran başından göründüğü kadar kolay değil maalesef. o yüzden bir soda için ve keyfini çıkarın.
Bosch Servisi Buca
bu adamların oynadığı oyunun mümkün olabileceğini dolaylı yoldan ta 8 sene önce ergen bir lise bebesiyken dile getiriyordum ama etrafımdaki kimse siklemiyordu maalesef. o zamanlar okulda sınıflar arası turnuva vardı ve takım sayısı da baya bir kalabalıktı. her sınıfa nerdeyse okul takımının en iyi oyuncularından 2şer tane dağılmıştı. ama hiçbir sınıfta bizim sınıftaki oyuncu kalitesi yoktu. turnuvalar başlamadan önce söylediğim tek şey vardı. çok büyük bir aksilik olmazsa şampiyon oluruz. zira takımdaki herkes 2 metre önüne pas atmaktan aciz adamlar değillerdi. aynı şekilde takımdaki herkes gerektiği yerde bam diye şut çekmesini bilen adamlardı. ve yine gerektiği yerde üzerine gelen adamı ekarte edebilip oyunu rahatlatabilen adamlardı. bakın bunların hepsi temelde çok basit şeylerdir ama maalesef herkes beceremiyor işte. velhasıl takımdaki 9 oyuncunun da temel özellikleri sağlam olduğu için o sene kesin şampiyon olur denen takımı çok rahat yenip şampiyon olmuştuk. madalyalarımız araya kaynamıştı ama olsun. ha barcelona gibi çatır çatır pas yapıp top oynadık demiyorum ama en azından kolay kolay yenilgi alabilecek bir takım değildik. almadık da zira. barcelona'nın şu an yaptığı ise işte böyle adamları bir araya getirip bir de bu adamların saat gibi işleyeceği bir sistem yaratarak dünyanın futbol algısının amına koymak.
Bosch Servisi Bornova
futboldan ilişiğini yıllar önce kesmiş biriyim ancak bu oynadıkları gerçekten başka bir şey. resmen işliyorlar oyunu.
altı kupa kazandıkları yıl oynadıkları bir maçta thierry henry'nin rakip altıpas civarında top atacak arkadaşını bulamayıp sırf topu kaybetmemek adına kendi ceza sahasındaki valdes'e topu atması bende inanılmaz bir saygı uyandırmıştı. aradan iki yıl geçti ve hala aynı zihniyet ama bu sefer mükemmelleşmiş durumda. işin kötüsü böyle bir takımı izledikten sonra diğer hiçbir takımdan zevk almak mümkün değil.
Bosch Servisi Bornova
bir arkadaşımın çağdışı futbol oynuyorlar dediği uzay takımı. aslında kendince haklı, dünyada kimse onlar gibi bir futbol oynamıyor demek ki çağdışı bu takım diyor. gerçi barcelona'nın çağüstü bir futbol oynadığını idrak edebilecek zihin yapısına sahip olmaması üzücü ama tespit bir yere kadar doğru. hakikaten pes oynar gibi futbol oynuyorlar ve pes'te hiç de gerçekçi değil dediğimiz olayları gerçek kılıyorlar.
bir de sanki tüm oyuncuların beyninde radar var, nasıl görüyorsunuz arkadaş o kaçan adamları.
Bosch Servisi İzmir
dakika 60 civarıydı yanılmıyosam göz ucuyla playstation'a baktım açık mı kalmış diye, kapalıymış. bi kaç dakika sonra bi sıkıntı olabilceğini düşünerek televizyonu kapatıp açtım ama o da barcelona'ya pek etki etmedi. neyse sonuç olarak son 2 saattir uzaylılara inanıyorum.
Bosch Servisi İzmir
xavi, iniesta , messi futbolu bırakana kadar sırtları yere gelmez. diğer kahramanlara değinmiyorum bile. xavi'nin nerden baksan 3 senesi daha var. iniesta ve messi 10 sene daha beraber oynayacaklar. en önemlisi alt yapıdan gelmeye devam eden daha nice yetenekler.
2 Ağustos 2012 Perşembe
Beko Servisi Balçova
3. sezon boyunca bol bol terli adam gördük, ilk sezon kadar heyecanlanamadık ama en nihayetinde prison break. 3x12'de adamlar denize girdi de bir ferahladım, bir de 3x13'de micheal'ın kafasının ne kadar çok çalıştığını buna nazaran lincoln'ün ne kadar et kafa olduğunu bir kez daha gözlemledik, eski heyecanı malesef yok bu dizinin.
dün cnbc-e de izlediğim bölümünde hata yakalayıp kendimle manasız bi gurur duyduğum dizi.
Beko Servisi Balçova
hata şöyleki; mahone yeni hücresine henüz taşınmış micheal'ın boğazına sarılıyor ve tehditvari konuşmasını yapıyor. sahne iki farklı açıdan çekilmiş. açılardan birinde micheal'ın ağzı kapalı, diğerinde açık.
Beko Servisi Bayraklı
niye? cünkü sara'yi oynayan kizcagiz hamile kalip oynamiycam dizide diye sara'nin kafasini koparip öldürdüler. sonra simdi seyirciyi acaba canli mi tribine sokuyorlar. cocugunu dogurdu da belki dönecek kizimiz diziye diyelim hadi; lincoln tamam dahi degil ama gördügü kellenin kime ait oldugunu da anlamayacak mi adam?
Beko Servisi Bayraklı
hayir diziden ayrilmayip ölmese kiz, bu sefer scoffield 4. sezon ne yapacakti? simdi hadi intikam mintikam diye bi sezonluk malzeme daha cikardiniz adami miroglu kiligina sokup. (ama miroglu kadin vurmaz, hele silahsizina arkadan hic ates etmez, delikanlilik beylik tabancanin yanina gül baglamakla olmuyor scoffield efendi.)
"orjinal süper bi fikir buldum; dahi mühendis kardes hapishane planlarini vücuduna dövme olarak yaptirirarak hapse girer ki icerdeki idam mahkumu agabeyini kurtarsin" diye ortaya cikardiginiz dizide, dizi tuttu diye uzattikca uzatip bu sefer dövmeleri göstermeyelim diye adama kizgin günesin altinda her gün uzun kollu giydirmenin manasi ne, su gibi de terliyor cocuk.
mahone senin ne isin var abi company'de? hem sen tamam iki üc dövüs numarasi biliyorsun da hepimiz biliyoruz aklini scoffield'inkine yetistirebilmek icin bi ton hap yutman gerekiyor...
Beko Servisi Narlıdere
amerikalı nereye, ne amaçla giderse gitsin yanında mutlaka demokrasi götürür temasını işleyen dizi. hükümeti ortadoğuya demokrasi getirirken sıradan psikopatları bile boş durmuyor. psikopat olsa bile amerikalı demokrattır diyerek bir sebeple düştüğü gelişmemiş ülke hapishanesini diktatörlükten kurtarıp "hepimiz eşitiz" diyerek demokrasiyi getiriyor üstelik bir yandan aşkı buluyor.
Beko Servisi Narlıdere
t-bag bir yandan tatar ramazan gibi idarenin aslanını indirirken diğer yandan kara murat gibi ülke hizmetini ifa ederken araya rahibe sıkıştırma ritüelini gerçekleştirerek alemin kralı olduğunu gösterdi. dizi yapımcıları dizinin adına sadık kalarak yeni sezonu t-bag üzerine kurmalı.
Beko Servisi Konak
sarah'nın ölmemiş olabileceğinden bahsedilmiş. lincoln kutuyu açtı şok oldu da emin olmak için doğru düzgün bakmadı mı arkadaşım? uzun saçlı kesik kadın başı görünce göz ucuyla bakıp tamam kesin sarah'dır mı dedi? sonra rahmetliyi lj'in önünde doğramış işte susan b./gretchen. ben kör genç bir dilenciyim/hiç birşey görmedim demedi ki lj. şerefsiz kadın ranbo bıçağını çıkarıp doğrarken kapamış gözlerini; emin olunmayan sadece susanın öldürüp öldürmediği.
Beko Servisi Konak
kendisini bir şekilde sona'nın dışına atan ekipten herkes öyle veya böyle yırtmıştır olan dizinin en has adamı sucre'ye olmuştur artık sona'dan babayı çıkar ya işkenceyle öldürürler yada sona'da sefilleri oynar. ama scofield kendine yapılan iyiliği hiç bir zaman unutmayacağı için karşılıksız olarak ona yardım eden sucre'yi yarı yolda bırakmaz 4. sezonda scofield'ın sucre'yi içerden kurtarması üzerine bir sezon olabilir
Beko Servisi Karşıyaka
en son bölümünü biraz gecikmeli* izleyen biri olarak dikkatimi çeken şey, mevzubahis bölümün gerek kamera açıları ile, gerek de hikayenin akışı ile, serinin önceki bölümlerinden daha kalitesiz oluşudur. kamera karakterlerin adeta gözünün içine giriyor, iki kişi konuşurken onların etrafında dönüyor, dikkatimizi dağıtıyor. hikaye ise aceleyle ilerletiliyor hissini veriyor. dizi bir olaydan öbürüne atlıyor ve bu olayları o kadar kısa bölümlerde, o kadar hızlı bir biçimde anlatıyor ki, diziye ayak uydurmak zorlaşıyor.
Beko Servisi Karşıyaka
belki bana böyle geliyordur, fakat tüm bu bahsettiklerim, izlediğim bölümden zerre zevk alamamama yol açmıştır.
Beko Servisi Karabağlar
bi zamanların kült dizisinden şu an evrimleşmiş olduğu hal ne kadar iç acıtıyor. ilk sezonun kaçış bölümünde bacaklarım titriyordu hatırlıyorum da.. şimdi ne kadar traş olmuş. ha o traş haliyle bile pek çok diziyi havada karada katlar ayrı ama diziyi kendisiyle kıyaslayınca el mahkum vardığımız yargı bu oluyor.
Beko Servisi Karabağlar
dizinin grevden sonra senaristleri falan mı değişti, yoksa senaristler de artık geyiğe mi sardılar bilmiyorum ama eskiden insanı ters köşeye yatırma numaraları hep tutardı. bu bölümde o kadar çuvalladılar ki öyle böyle değil. sucre ile lincoln'un tartışmaları yırtık dondan fırlar gibi sahnelenince seyirci hemen anladı bunun traşına bi kavga olduğunu. üstüne bi de seyirci bunu anlamamış farzedip sucre lincoln'le sonraki buluşmasına gittiğindeki sahne neydi öyle. sucre asık suratla iki saniye lincoln'e bakıp sonra da gülümseyip "yuttular" dediğinde bizim "aaaaa oyun yapmışlar meğer" dememizi mi beklediler. bu kadar salak mıyız lan? seyircisini salak yerine koyan diziler kervanına bu da mı katıldı yani, hayırlı olsun ne diyelim.
Beko Servisi Gaziemir
olaylar hızlı ve saçma bir şekilde gelişmeye başladı. sammy eline geçirdiği bir silahla birden sona'nın ağası oluverdi. ne yazık ki ağalığı kafasına hafriyat düşünceye kadarmış. lechero'nun hali neydi öyle? silahı görünce ''al sana göt'' dedi resmen. lan sanki şimdiye kadar orası selimpaşa huzurevi miydi? neler neler oluyordu? hırsızlık, dayak, cinayet hepsi de senin gözünün önünde hatta kontrolünde değilmiydi? ilk defa mı silah gördün? allah'tan sammy gitti de kurtuldun. yoksa hapishanenin o köşesi senin bu tüneli benim gollum'a dönerdin valla 1 ay içinde.
Beko Servisi Gaziemir
Beko Servisi Buca
micheal gibi plansız bile sıcmayan bir herifin oldugu dizide yok ben lechero yu soyle yakaladım tok boyle yakaladım panamanın kralı benim diyerek ahkam kesen salakca bir olumle diziden ayrılan birinin oldugu ve bizi sasırtan bir bolum olmustur 03*09. bu kadar zaman bizi bunun için mi beklettiniz laaaan.
309'un sonundaki sahneyi izledikten sonra kanaatim şudur ki: james whistler the company'nin başıdır.
Beko Servisi Buca
michael: some people stop at nothing, huh?
whistler: aa..yeah for now..at least we're back inside
michael: what, of course, is exactly what you wanted,isn't it?
whistler: what do you talking about?
michael: you let the fox in the henhouse.the only reason you gave up gretchen's name was so she could come in and pull you out of the fire
whistler: you wanted me to give up her name..you know it does'nt end with her
michael: yeah, i do..the question is how do you? how does a simple fisherman seem to know so much about the company.
whistler: when she comes back,and she will, what i am gonna say? are you gonna do this or not?...
michael: falan filan......
ya da bu grevin uzaması başıma vurdu ve yahut da dizi yavaş yavaş baymaya başlarken ben böyle vurucu şeyler istiyorum....
Buca Siemens Servisleri
neydim ne oldum diyen bir arkadaşımızdır. bizler de mağarada yaşıyoruz ya, kendisi hakkında kelam etme şansımız yokmuş. bir de ekşi eleştirilerini elitizmle suçlarlar.
televizyona çıkan veya sokakta önümden geçen herkes hakkında söz söyleyebilirim. suçsa cezası verilir, kişilik haklarını zedelerse tazminata hükmedilir; değilse, düşünce ve ifade özgürlüğüne ket vurulamaz. bunu öğreneceği günlerin yakın olmasını temenni ederim. avukatlarına sorsa öğrenecek ama...
Buca Siemens Servisleri
acuncuğum üzülme, dünya senin biz yalnızca içinde yaşıyoruz. ahhaa hasktir mağaranın elektrikleri gitti, neyse ki dizüstü bilgisayarla yazıyorum. aeo kib bye
Buca Siemens Servis
milliyet gazetesi yazarı ali eyüboğlu'na göre alacaklarına karşılık olarak show tv'yi vereceklermiş.
bu adam sadece show tv'ye program yapıyor; buna mukabil parasını da alamıyor ise bu değirmenin suyu, onca varlık nerden geliyor diye merak etsek yeridir.
Buca Siemens Servisi
türkiyenin en büyük yalan taciridir, yalan dünyalar yaratarak yalan olayları (bkz: survivor) ve yalan kişileri (bkz: var mısın yok musun) gerçek olan türk insanına pazarlayarak, türk halkına dayatıp (izleterek) türkiyedeki en büyük zihin sömürücülerinden biri olmayı başarmış medya kültürü taciridir. umarım en kısa zaman çıktığı deliğe geri döner, yükselişi ne kadar hızlı olduysa çöküşü de o kadar hızlı olanlar kervanına en kısa süre katılması temennileriyle..
Buca Siemens Servisi
horace mccoy'un atları da vururlar diye bir kitabı var. 1930'lar amerika'sındaki reality show kavramının yaratılışını ve onun ilk örneklerini anlatır. hemen hemen bu işlerin içindeki her insan o kitabı bilir. şov dünyasının acımasız yanlarını anlatır ( ki her yeri acımasız).
Buca Siemens Servisi
acun ılıcalı'nın bu kitabı bilmemesi kariyeri itibariyle çok düşük bir ihtimal. zaten kullandığı teknikler itibariyle de işin piri. örnek verecek olursak: gerilimi son anına kadar koruması, heyecanı yüksek tutması falan..
asıl merakım ise tüm bunları bilerek o işi nasıl yaptığıdır. şimdi eriştiği bu başarının temelinde insanlıktan uzak olmayla doğru orantısını kestirecek kadar da akıllı.
harbiden soruyorum be adam: bu kadar hırs neden?
tanım: olayı çözdüm sanan, ama esas meselenin olayı çözmek değil; onu insanlar üzerinde kullanabilecek kadar acımasız olmaktan geçtiğini bilmeyen adam.
işte başardığı şey de sadece budur!
Bayraklı Beko Servis
bir iki saat kadar önce, bir programda mehmet ali birand tarafından kutuyla şakalanan yapımcı.
Bayraklı Beko Servis
acunun önüne iki kutu sunmuş, açılan kutudaki formayı giymesi söylenmiştir. acun da kutuların birini seçer ve programındaki gibi geriye sayarak açar, içinden galatasaray forması çıkar.
acun da "bedeni küçük" diyerek usulünce kıvırır, sonra mehmet ali birand da öbür kutuyu açar ve ondan da galatasaray forması çıkar. ardından birand, acunun yanaklarını sıkarak programı terketti.
Bayraklı Beko Servisi
orhan tekelioğlu'nun ilıcalı hakkında birçok tespitinin yer aldığı yazının en iyi bölümü şurası kanımca:
Bayraklı Beko Servisi
...“köşeyi dönmek” için her şeyi deneyen, tırmalayan, apolitikleşen bir ülkede medyanın faziletlerini çok doğru okuyabilen genç bir adam. yoksa kolay mıdır öyle elinde mikrofon, dilinde sultanahmet ingilizcesi, bermuda şort, ayakta tokyo terlik, dünyanın plajlarını dolaşıp durmak, plajda güneşlenen kadınlara manasız sorular sormak, cevapları erkeklerin anlayacağı bir dile çevirmek nasıl bir “firarsa” memleketin tüm erkeklerini ekranlara kilitliyordu bu “gezelim-plajda-bikinili-kadınlar-görelim” programı! her şeyin “efsane” ilan edildiği bu pespaye medya çağında müthiş bir program gibi söz ediyorlar şimdi o programdan.."
Bayraklı Beko Servisi
ekşisözlük'te programlarını izlemediklerini iddia eden, hep 'şöyle bir' bakarken programları hakkında tespit yapabilen yazarlar olduğunu bize ispat eden yapımcı. ben de çok samimi bulmuyorum açıkçası adamı ama ulan arkadaş hepiniz mi kanalları geçerken rastlıyorsunuz. nedir bu acun'un programlarıyla işim olmaz tripleri? izliyorsunuz, izliyoruz işte bal gibi.
Bayraklı Beko Servisi
duygu sömürüsü ustası.yardım edeceğin çocuğu saatlerce stüdyoda ailesiyle beraber bütün türkiye'ye afişe etmenin anlamı nedir biri bana söylesin.alın buna yardım edin deyip halktan para mı toplandı sms mi atıldı ? ben bu bahsettiğim var mısın yok musun programını izleyemedim sinirlerim ayağa kalktığı için,dayanamadım.
1 Ağustos 2012 Çarşamba
Arçelik Servisi Bayraklı
"nevzat abi müsaitsen konuşabilirmiyiz ben resat" yazdığı tespit edilmiştir.
soruldu: nevzat şakar'a neden müsait olup olmadığını soruyorsunuz ve nevzat şakar ile hangi konuda görüşmek istiyorsunuz açıklayınız. mesajın sonunda neden isminizi reşat olarak yazdınız açıklayınız.
Arçelik Servisi Bayraklı
cevap: "yukarıdaki soruda belirttiğim gibi trabzonspor kulübü taraftarı olduğum için kendi inisiyatifim ile trabzon kulübünün maçı alması için sakarya ilinde cinci hocalık yaptığını bildiğim dursun isimli şahıs ile sivasspor - fenerbahçe maçının berabere sonuçlanması için görüşme yaptım. dursun isimli şahıs benden bu iş için 300.000 tl para istedi. durumu nevzat şakar'a ilettim. bahsi geçen görüşme isteğim amaçlıdır. başka amacı yoktur."
Arçelik Servisi Narlıdere
bazilarinin sandigi veya inanmayi sectiginin aksine 3 temmuzdan once de bol miktarda sesi cikan ve hatta o cikan sesleri de tanidik bir camianin yonetcisi
sekip mosturoglu tarafindan "bir bildikleri varsa mahkemeye gitsinler" seklinde gecistirilmeye calisan kuluptur ki....trabzonspor mahkemeye gitmemistir belki ama mahkeme fenerbahce amigolugunun disinda avukatlik meslegini de yuruten(himm futbol federasyonu yoneticiligi de var) bu sahsin ve baskanin ayaklarina gitmistir. zannimca savcilarla konusmak mikrofon onunde yandas medyaya konusmak gibi degildir ki halen daha ortalarda gozukememektedirler..
daha hic kimse konusmazken konusanlarin sonrasinda konusmamalarida bordo-mavi gorunce evrim geciren bazi andavallari daha fazla tahrik etmemek ve zaten yargidaki bir olay hakkinda konusmanin anlamsizligindadir.
Arçelik Servisi Narlıdere
meraklisina not: ama bu iddianeme sureci icerisinde oyle kilifina uydurmalar oyle kivirmalar gordum ki direkt olarak sike goruntuleri ciksa bile "cemaat hollywooddan montaj goruntu servis ediyor" diyebilecek taraftarlar da dahil buna..
bu kadar sulandirilan bu iddianemeden bir halt cikmiyacagina inaniyorum. bu sebple daha onceden belli bir guce guvenip onu bunu tehdit edebilen zihniyet daha bir umarsizca at kosturabilir.
Arçelik Servisi Konak
bazı orospu çocuklarının kazım koyuncu hakkında bile aşağılık hallerine tanık olmamızı sağlayan takım. hamsi, saat 12, laz aklı gibi anaokulu çocukluklarınıza eyvallah ama. hayatında son kez bir trabzonspor maçı için hastaneden çıkan ve üzerinde bordo-mavi forması olan tabutuyla ölümsüzlüğe erişen adamı haysiyetsizliğinize alet etmeyin. bari bu kadar zavallı olmayın.
Arçelik Servisi Konak
Arçelik Servisi Karşıyaka
fenerbahce ile oynadigi "yok hukmundeki" mac sonrasi stat hoparlorlerinden kazim koyuncu sarkisi calinmasina tepki gosteren camia.
Arçelik Servisi Karşıyaka
fenerbahceliler de buna karsilik, her zamanki gibi son derece samimi(?!) tavirlariyla aciklama getirerek kazim koyuncu'nun kimsenin tekelinde olmadigini, kendilerinin de onu cok sevdigini soyluyorlar.
dogrudur tosunlar da, o sizi hic sevmezdi...
Arçelik Servisi Karabağlar
taraftarinin hala sacma sapan argumanlarla savundugu takim. "fenerbahce ligi 1. bitirdi, biz 2. bitirdik, fenerbahce sike iddianamesinde yer aldigi icin ligin sampiyonu biziz."
sonra da "saat 12'den sonra kafalari calismiyor" deyince kiziyorlar. ayni iddianamede senin takimin da yok mu??? yok mu??? bu kadar da mal olunmaz ya...
Arçelik Servisi Karabağlar
bir de cikip diyorlar ki "iddianame'de bizim ismimiz 2-3 macta sizin isminiz 10 macta geciyor." bunun sebebi senin cok temiz olman degil hamsi beyinli kardesim. sorusturma sirasinda aziz yildirim aylarca teknik takibe takilmisken senin baskanin 1-2 gun takildi, ac iddianameyi oku. senin baskanin da aziz yildirim gibi aylarca didik didik dinlenseydi 2-3 mac degil belki de 20 mac bulunacakti. gecen sene ter atmadan kazandigin maclari, rakip oyuncularin "ayaklarinin kayip dustugu" poziyonlari, butun sezon aleyhinize 1 penalti bile verilmemesini, burak'in her kendini yere atisinda penalti noktasinin gosterildigini unutmadik.
Arçelik Servisi Gaziemir
bir an için fenerbahçe ile trabzonspor'un yerlerini değiştirelim.
colman'ın penaltısı gol olunca ikili averajla şampiyon olan takım trabzonspor oldu. ikili averajla fenerbahçe ikinci oldu. derken 3 temmuz sabahı türkiye farklı bir güne uyandı. sadri şener, sabah saatlerinde evinden alındı, savcı tarafından organize olarak şike ve teşvik primi vermek suçundan tutuklu olarak yargılanmaya başlandı. emniyet maçlarda şike yapıldığının delillendirildiğini söyledi.
Arçelik Servisi Gaziemir
olayların aynen yaşandığını takımların yer değiştirdiğini farzedin. ne olurdu?
trabzonspor, uefa tarafından şampiyonlar ligine alınmazdı... derseniz inandırıcı olmaz zira iş oraya kalmazdı.
trabzonspor gümmmmmmmmmmmmmmmmmm diye düşerdi. hiç uefa falan beklemeden trabzonspor düşürülür, fenerbahçe şampiyon ilan edilirdi.
peki şimdi olaylar nasıl gelişiyor?
sürecin mağduru olan trabzonspor sürekli hedef olarak seçiliyor. mağdur zira olaylarda trabzonspor'un bir dahli yok. fenerbahçe taraftarı sürekli trabzonspor'u hedef alıyor ama bu çok anlamsız.
şike yapıldığına inanıyorsanız kızmanız gereken kişi aziz yıldırım'dan başkası değil. şike yapıldığına inanmıyorsanız hedef almanız gereken yer trabzon'da değil.
ülkenin savcısı, emniyeti trabzonspor'a senin hakkın elinden alındı, diyor. ülkenin federasyonu, şampiyonlar ligine gitmek senin hakkın, diyor. fenerbahçeli taraftarlar, trabzonspor'a emek hırsızı, diyor.
trabzonspor takımı, uefa'nın ve federasyonun gözünde 2010-2011 sezonu türkiye şampiyonudur.
Arçelik Servisi Buca
bazılarının anlamayacağı şeylere gebe olan takım. trabzonspor futbol alanında devrim yapmış bir kulüptür. sadece istanbul takımlarının şampiyon olduğu bir dönemde şampiyonluğu istanbul dışına taşıyarak, istanbul hegomonyasına son vererek bu alanda devrim yapmıştır. bu devrimi daha sonra bursaspor'da gerçekleştirmiştir. burada bahsedilen futbol takımıdır. futbol takımı ayrı bir yapıdır. trabzonspor futbol takımı da bu ülkede devrimi yapmıştır. olayın taraftar profili kısmı farklılıklar gösterebilir. bu takımı tutanlar arasında devrimciler, marksistler, komünistler, aşırı milliyetçiler, ateistler, dini duyguları yüksek olan insanlar vardır. yine bu takım taraftarları arasında laz, kürt, çerkez, rum olan insanlar vardır.
devrimci payesini hak etmek icin paris komunu benzeri bir deneyimi karadenizde tekrarlamasi gerektigi sanilan takim. elestirilecekse zeka duzeyi daha yuksek elestirileri hak ettigi kesin.
Arçelik Servisi Buca
taraftarlardan ornekler vermek, bazi taraftar gruplarinin takima yukledigi anlamlar uzerinden paye devsirmek, takimin adini yazarken kelime oyunlarina basvurmak kimseyi futbol dunyasinda devrimci yapmaz. bir takima devrimci denilecekse bunu sadece ve sadece bulundugu ortamdaki egemenlik iliskileri icinde konumu ve bu konum dahilinde yaptiklari belirler. bu paye ilanihaye bir paye de degildir. surekli sorgulamayi/sorgulanmayi gerektirir. bu sorgula(n)mayi da bir cepheye asker yazilarak koru korune destekleyen piyon ruhlu guc-basari dangalaklari yapamaz. sanmayin ki boyle dangalaklardan trabzonsporlularin icinde yoktur. bu kirli, kokusmus duzende herkes bundan iyi kotu nasibini almistir. ama bunlarin asil yogunlastigi yer neresidir bilir misiniz? hani bizim asla anlayamayacagimiz "bir baska buyukluk onunkisi" vardir ya!! iste tam orada, tam da onun bagrindadir!!o buyuklugu buyuten hormondur basari dangalakligi!!bu hormonla zehirlenen bunyeler gun gelir sifatlarini yitirir, dangalagi olduklari, serbest hezeyanlarini tatmin etsin diye sinirsiz ruhsat verdikleri efendilerinin maskeleriyle gizlerler artik gorunur olmayan yuzlerini.
bu yuzsuzlere, piskinlere inat; bu topraklarin futbolunda devrim hala trabzonspor'un diger adidir!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)