Siemens Servisi Gölcük

şişman erkektir. erkek sana alper gibi sarma yapsın, ne bileyim sert baharatlar hakkında ipuçları versin, havuçlu tarçınlı kek yapsın, sonra da atletik vücuduna bağladığı mutfak önlüğüyle sana servis yapsın. öyle bişey yok bi kere kızlar gidin silin o ağzınızın sularını. ümit ustadır o. edit:mehmet gürs dediler bana. mehmet gürs hayal ederken ümit usta'yı bulursunuz karşınızda üzülürsünüz. Siemens Servisi Gölcük bir üst aşamada, türk kahvesi yapanı mevcut. ardı sıra 1-2 örneğine rastlayınca inanılır gibi gelmiyor. bir de bunun üzerinden bilgiçlik taslamaz ise ayakta alkışlanıp, yer yer kulakları çınlatılası nadir bir tür kendileri. evine gittiniz mesela, yemekten sonra soruyor: -kahve içer misin? - iyi olur aslında. ve farkına varmadan günün sorusu ile devam ediyor: - nescafe mi, türk kahvesi mi? - nasıl yani??!! (gözler faltaşı gibi açılarak) ardından son derece sıradan bir şey gibi yapılan güzelim türk kahvesini tarafıma servis ediyor. velhasıl güzel meziyetler hep bunlar, şaşırtıp damakta tad bırakıyor. ekleme: ne çok türk kahvesi yapmayı bilen arkadaş var imiş ya da senelerce nescafe ile uyutulmuşuz. türk kahvesi makineleri meğer boşuna satışa çıkmış yahu ya da bu makineleri daha çok kadınlar kullanıyor, bilemedim! neyse, gelen mesajlara istinaden "yemek üzerine bir de türk kahvesi yapan erkek" diyeyim de herkesin gönlü olsun. hay allah gece gece!

Siemens Servisi Kocaeli

benim bu erkek. hemen 'nasıl lan ?' sorusuna cevaben evet 2-2.5 senedir yalnız yaşıyorum. herkes tabi ki anasının karnından emine beder doğmuyor fakat zamanla az eksik çok fazla derken kıvamı bulduruyorsunuz. şimdi bu konudan muzdarip hemcinslerime bir kaç ufak tefek tüyo vereyim; Siemens Servisi Kocaeli - sulu yemeklerde fasulye,barbunya ve nohut nadir de olsa bezelye dışında tüm yemeklerin kaba tabirle hazırlanışı yağ + tuz + kıyma + malzeme kavurmasının üstüne suyu eklemekle oluyor. (baştaki baklagilleri önceden suya yatırmanız gerekli) - patates kızartması yapacaksanız soyduktan sonra mutlaka yıkayın yoksa çok fena yapışır. - en kolay yemek türlüdür aklınızda olsun. - karnıyarık yapacaksanız patlıcanları kızartmadan önce tuzlu suya 10-15 dk yatırın ki acılığı gitsin. tabi bunlar sadece küçük nüanslar. yemek yapmak zaman zaman gerçekten işkence gibi de gelmiyor değil hani ama zevkli olduğu bir gerçek. bunun dışında siz yine de bir kenarda kebapçı telefonu bulundurun ne olur ne olmaz.*

Siemens Servisi Gebze

yemek yapmayı nerden öğrendiklerini ciddi ciddi merak ettiğim erkeklerdir. gerçi düşününce çoğu başarılı aşçının erkek olduğunu düşünürsek garip gelmiyor fakat yaşıtlarım arasında gayet başarılı yemek yapan insanlar gördüm. ulan biz yumurta kırıp kabuklarını içinden ayıklarken siz ne ara öğrendiniz böyle güzel ve çeşit çeşit yemek yapmayı anlayamıyorum bilader. Siemens Servisi Gebze yemek yapmayı bilen erkek yoktur. yemek yamayı biliyorum diye yalan söyleyip eve kız atmaya çalışan erken vardır. istisnalar hariç (bkz: mengenli erkekler) hiçbir pazar eşini mutfağa sokmayan, her pazar ona önce sabah kahvaltı hazırlayıp yatağına götüren, akşam da yemeği özenerek hazırlayan babasının yanında yirmi yıl staj yapmış erkektir.

Bosch Servisi İzmit

eee bugün bize ne yemek yapıcaksın bakalım?" sorusuna, "makarna..." cevabı verebilir bunlar. Bosch Servisi İzmit hayır o değil bende bir süre dalga geçtimde, adam yağını, ununu, tuzunu, yumurtasını ıvırını zıvırını çıkartıp makarna hamuru* hazırladı, kesti, pişirdi, tadıda mükemmeldi... o çok fena koydu bana.aynı zamanda yemek yapmayı seven erkek ise; başkasının yaptığı yemeği de kolay kolay beğenmeyen erkektir. üzerinde uğraşılmamış yemekler onun için pek bişey ifade etmez. "bak pilav yaptım tam kararında oldu" diyen kişiye şöyle bi' göz ucuyla bakar ve: "nerde bunun arpa şehriyesi, nerde bunun küp küp doğranmış havucu" der. kimseye prim vermez.

Bosch Servisi Gölcük

son günlerde gayet problemli olan uygulama. bu sorunlar üst sürümü çıktığı için mi yaşanıyor acaba diye merak içindeyim. öyleyse üşenmeyip güncellicem çünkü. oldukça önemli bir mesajımı iletmeyip gece gece çılgına dönmeme nedenim olan uygulama. mesajları ilettirmenin, zorlamanın bir yolu yok mudur? edit: teşekkürler ben esege yan binerim, teşekkürler pass. tek tikimi gördüm, darısı iki tike.yeni sürümünden de bir cacık olmayacağını anladığım rerörö. eskisinde "typing..." bildirimini göstermezken güncellenmiş halinde de bir taraflarından uydurarak, "mesajlaştığınız kişi şu anda manas destanı'na kafa tutuyor" havasındadır. Bosch Servisi Gölcük nice ilişkiler kazım kazım ve yusuf yusuf mertebesine gelmiştir bunun yüzünden. öeeh.

Bosch Servisi Körfez

6- bu adıma kadar bir aksilikle karşılaşılmadıysa iphone üzerindeki whatsapp programını (ipad udid ile çalışmakta olan), ipad üzerinde kullanacağınız hat ile aktif etmis durumda olacaksınız. Bosch Servisi Körfez 7- ifile ile iphone üzerindeki /private/var/mobile/applications/xxxxxxxxxx/library/preferences klasöründen net.whatsapp.whatsapp.plist dosyasını kopyalanır. 8- iphone üzerimnden kopyalanan “net.whatsapp.whatsapp.plist” dosyasını ipad üzerindeki /private/var/mobile/applications/xxxxxxxxxx/library/preferences klasörüne kopyalanır 9- ipad üzerindeki whatsapp uygulamasını calistir... ...ve presto daha önce belirttiğim üzere yukardıdaki yönergeler tamamen götten uydurulmuş olup, işlem sırasında çıkacak sorunlar, cihazınızda meydana gelecek problemler vb hiç bir konuda suser gak..guk vs...hebelek. (iyi günlerde kullanın lan...valla)

Bosch Servisi Kocaeli

bugün mesajlaşma ve dosya transferinin bedava olduğunu duyar duymaz yüklediğim uygulama. ergenler gibi telefon elimde dolaşıp duruyorum ortalarda ama birkaç güne üzerimdeki etkisinin azaltacağını umuyorum. Bosch Servisi Kocaeli nokia'nın hantal mesaj sisteminden sonra ilaç gibi gelmekte. gayet hızlı ve sade. tek sorunu, her telefonu desteklemediği ve herkeste internet paketi olmadığı için yine mesaj paketi satın almak zorunda olmanız. bu sefer de whatsapp'i niye kullanayım ki diye düşünüyor tabi insan. bir de android versiyonunu avea üzerinden çalıştıramadık bir türlü. wi-fi üzerinden çalışıyor sadece. neden ola ki?

Bosch Servisi Gebze

bozuldu, çalışmıyor dedikoduları arkadaşımla bana şu gerzekçe dialogu yaşattı ve bi an ayküümüzün taş çatlasa 80 olduğuna inandık. - maykıl vazzep bozulmuş diyollaa test ediym dedim - aaa nası bozulur ya. senin yazdıkların geliyo da benimkilerm gitmiyo sanırım. (cevap vermem gecikince dedi) - ay hayır seninkiler geliyo ama benimkiler sana ulaşmıyo ay - ha çok güzel sene olmuş 2011 vazzep bozuluyo işe bak - hagaten ya du ariym seni bişey anlatcaktım Bosch Servisi Gebze telefonda konuşulur sonra yine vazzapten - ya ben fatihe bişey yazmıştım, acaba bu yüzden mi cevap vermedi bozuk diye mi - olabilir yaa ne zaman yazmıştın - dün gece yazmıştım, ama demek gitmedi ben de cvp vermedi die kızmıştım - evet ..........bikaç saniye..... yaa.......... at şu telefonu at at kır çöpe at allah belamızı versin at, sabahtan beri konuşuyoruz lan nesi bozuk allam ya!!!

Beko Servisi Gölcük

muhtemelen ekonomik krizden dolayı azalmış olan bölüm başına ücret dahilinde para harcanan aksiyon sahnelerine ara vermiş olan dizidir. komik olmasına olabiliyor, aşk olayına da tamam ama bu diziyi bunlardan dolayı izlemiyorduk biz. aksiyon yoksa bitsin daha iyidir. konu da kalmadı zaten artık, düşmanlık müşmanlık. saçma sapan düğün basma ile aksiyon yaratılıyor. de get. bir azalarak bitsin listesine ihtiyaci olan dizi.. elbirligiynen yardimci olmak boynumuzun borcu olmalidir. Beko Servisi Gölcük 1- cati$ma sahneleri hakkaten azalarak bitsin, artik elde tabanca ile çömelmi$ adam, agactan cikan kivilcim, araba camindan seken kur$un görmek istemiyorum. bence özen göstererek ayda bir cati$ma sahnesi cekilsin, fazlasi zarar. 2- kazim acilen bir bevliyeciye gitsin, yürüme $eklinden anladigim kadariyla kolon kolit tedavisine ihtiyaci var.. yani dag gibi adam zaten, normal yürüsün biz anlariz, ne demeye marsik gibi yapmaya cali$iyosunuz adami heybetli gösterelim diye.. 3- polat'in annesinin izdivac israrlari bitmesin desek bile bitmeyecegi icin en azindan yemek masasindan farkli bir ortama ta$inmasi icin gerekli tüm tedbirler alinsin..

Beko Servisi Körfez

nihayetinde bu bir dizi, parasal çıkarlarınızı elbette düşüneceksiniz de insan güzel bişeyler seyretmek istiyor. yani tavla oynarken gösteriyosunuz kalitenizi, fıjıvv fujuvv diye atılan zarlara yapılan yakın çekimler, kaliteli ses efektleri felan, iyi tamam güzel lakin biz tek kamera ile çekilmiş, eski, kalitesiz amma samimi kurtlar vadisinde daha orgazmik anlar yaşar idik. karakterleride hiç tanıyamadım ben ayrıca, ebru kimdir nedir, nasıl bir kişiliği vardır? hiç bilmiyoruz bunları. Beko Servisi Körfez yok yok sevgili senaristler, hala var bi eksiği bu işin. kesinlikle eski tadını vermemekte dizi, açın izleyin ya elinizde vardır kesin eski bölümler, ortasından bir yerden açın hemen nasıl içine çekiyor sizi, atmosferine kapılıp gidiyosunuz dizinin. şimdilerde genel bi atmosferi bile yok dizinin, boş kutu bildiğin. çok çok daha az paralara bundan zibilyon kat iyisini yapan sizler, senaryo yazıcıları, şimdi şu dizi için iyi denilebilir mi? orta demek bile içimden gelmiyor ya hayal kırıklığı yaşıyorum yalnız. düzelecek düzelecek 51 bölüm geçmiş hala bi etkileyicilik yok dizide. gittiği yere kadar bakalım.

Beko Servisi Kocaeli

iyice komedi dizisine dönüşmüş dizidir. polat tavla oynarken az kalsın kıza “tamam lan muga godum galk gettt yeriii” deyip tavlayı başına çalacağını filan düşündüm. kıza zar tutuyorsun diye, fincanla zar attırdı yahu yontulmamış hayvan. Beko Servisi Kocaeli hatunun tavlayı polatın koltuğunun altına vermesiyle polatın çirkefleşip edebiyat yaptığı dizidir. lan vurdu işte kafana iki ters bi düz daha ne yok tescillenmeden olmazmış yok o oyun oynamazmış. ey gidi koca polat böyle verirler eline... tavlayı. gökhan kırdar'ın gene döktürüp şahane bir ahaaa hahahaaaaaaaa diye bir parça yaptığı dizi. tam ethnotronix albümüne yakışırmış bu parça.

Beko Servisi İzmit

50.bölümü köşk sahnesiyle heyecanlı başlayan, restaurant ve kaza sahnesiyle mide bulandıran, muro'lu sahneleriyle gülümseten, j2 11 ile buluşma sahnesiyle "ne biçim ajan lan bu" dedirten, nazife anneli sahneleriyle de gına getiren bir bölüm olmuştur. bu bölümün daha önce çekilmiş bir bölüm olduğu varsayılarak, ülkede yaşanan son gelişmeleri diziye yansıtma konusunda 51.bölümü beklemek gerektiği söylenebilir. Beko Servisi İzmit bu arada ratinglerde tüm kişilerde farklı birinci olurken, ab grubunda aşk-ı memnu'nun gerisinde kalmıştır.

Beko Servisi Gebze

sözlüğü okuyana kadar cumhurbaşkanı olarak karşımıza çıkan bireyi suudi arabistan ın büyükelçisi sanmakta idim. o şekilde bir tipi vardı ve kendisinin polat alemdar ile iskender büyük ile ne işi olduğunu düşünmekteydim. keza polat alemdar ın ve iskender büyük ün de neden kendisine bu denli hürmet gösterdiğini. arkadaş insan biraz özenli olur. bu kadar da basit, gelişigüzel bir canlandırma yapılmaz ki. Beko Servisi Gebze memati vs abdülhey kavgasında iddiaya tutuşanları ters köşeye yatıran dizi. çünkü bu bölümde abdülhey ve mematinin kavgasına fazla değinilmedi. sadece aralarındaki küslük gösterildi. kardeşim yumruk yumruğa girdi adamlar belki millet "memati dövecek amına koyim" diye iddiaya tutuştu. şahsen ben abdülhey'in ferhat gibi dağları delip mematiyi biraz hırpalayacağını düşünmüştüm. çünkü aşık adam tehlikeli adamdır. her boku yiyebilir, abi dediği insan bile olsa.

Arçelik Servisi Körfez

şimdi şöyle bir bakalım: Arçelik Servisi Körfez iskender'in sağ kolu hakan abdulhey'i ele geçirir, sonra cia'ya verir. polat memati ile birlikte albulhey'i kurtarır. polat hakan'ı ele geçirir, abdulhey hakan'ı elinden kaçırır. polat hakan'ı tekrar ele geçirir, sorgulama sırasında iskender hakan'ı öldürür. arada bir yerlerde iskender memati'yi ele geçirip uyuşturucuya alıştırıyordu. sonra bırakıyormurdu yoksa polat mı kurtarıyordu hatırlayamadım. polat iskender'i ele geçirir. iskender hapse girer ama hapisten yürüttüğü bir operasyonla polat'ı ele geçirir. polat iskender'in elindeyken abdülhey iskender'i ele geçirmek için hapiste operasyon düzenler ama başarısız olur. polat kendi çabası ile iskender'in elinden kaçar. polat iskender'i yakalamak için bir subay'ın evinde (ismini unuttum) pusu atar ama iskender'i elinden kaçırır onun yerine sağ kolunu yakalar (ismini unuttum) arada polat ve iskender muro'yu birkaç kez yakalayıp yakalayıp aralarında değiş tokuş ederler.

Arçelik Servisi Gölcük

lokantada gözüm takıldı, aspect ratiosu 16:9 olan dizi olmuş bu dizi. bir diğer aspect ratiosu 16 9 olan dizi olarak ne gelir akla hemen ? lost gelir .. her iki dizi de 16 9 kullanır, yani kadrajın sağından soluna kadar uzun bir mesafe olması sağlanır böylelik .. kökeni westerne dayanan, yalnızlaşma ve küçülme gibi niyetlerle yaratılan 16:9 un kurtlar vadisi pusu da ne işi vardır kardeşim .. tam tersine komünleşme, toplanma, mafyalaşma gibi topluluk temalı dizi de şöyle alabildiği,ne 4:3 olması gerekmez miydi.. nedir bu özentilik, bu ben yaptım olduculuk.. aspect ratio nun eski haline dönmesi için protesto başlatmakta yarar var efendiler.. halk tepkisini göstermeli , 4:3 olmalı .. muhafazakar dimağlar bu saçmalığa bi dur demeli , hehehöytt diyerek sonlandırıyım entiriyi.. Arçelik Servisi Gölcük

Arçelik Servisi Kocaeli

"karahanlı'nın mirası, evi, satılırı, satılmazı ne olmuş"un cevabını öğrendiğimiz bölüme ev sahipliği yapmıştır bu akşam. en zenginler falan diye bahsedilenlerin arasına dalmış ve göstermiştir gücünü herkeze. helal sana polat diyor bir sonraki haberimize geçiyoruz; polat alemdar 3. mimiğini bir sonraki bölümde kullanacakmı. az sonra. ** Arçelik Servisi Kocaeli polat alemdar'ın ayaklı ayar verme aparatına dönüştüğü dizidir. kardeşim otur iki dakika havadan sudan ne bileyim fenerin halinden filan sözet... yok illa ki dakika başı mesaj verecek tespit yapacak. tamam adam gibi anlatsın ona da lafım yok ama konuşurken elini kolunu sallamasın bari... sözlerine odaklanamıyorum, gözüm devamlı ellerini izliyor.

Arçelik Servisi İzmit

yönetmenlik olarak eski bölümlerinden oldukça farklı ve başarılı bulduğum dizi. insallah ilk bölüm diye titizlenip sonra eskiye dönmezler. yönetmen gerçekten başarılı.. tataroğlu ailesi evlere şenlik olmuş, burdan çok iş çıkacak: can gürzap, ragıp savaş, zafer algöz, sema şimşek, yalçın bulut Arçelik Servisi İzmit yeşilçam'ın zamane gözdelerini geri getirmek güzel olmuş: tamer yiğit, selçuk özer (yalnız bu toros ailesi üyeleri fazla karikatürize edilmiş, tamer yiğit de nefise karatay da çok saftirik ve ezik bir izlenim veriyorlar. ) (seslendirme guruları kötülerde yine iş başında.) pa: özal'ın ölmesini kimler istiyordu? tk: büyük bir konsorsiyum.

Arçelik Servisi Gebze

hatırla sevgilide beren saatin oyunculugunu begenmeyen,beren saat ağlamasın diyen kişilerin izlemesi gereken dizi.nefise karatay ağlıyor çünkü. bunun dışında osman sınav zamanında gayet güzel bir dizi film havasında devam eden bu dizinin yeni bölümlerinin niye ısrarla ilkokul piyesi havasında devam ettirildiğini anlayamıyorum. Arçelik Servisi Gebze "evet abi,kimle savaşıyoruz." gibi diyaloglar komedi dizilerinden fırlamış gibi. ayrıca dizi başlamadan önce söylenen necati şaşmaz 3. mimiğini kullanacak vaati de yalan olmuş görünüyor. uzun süren pazarlıklar sonunda bölüm başına 2 cinayet ve maksimum 390 kurşun kullanma koşuluyla rtükle anlaşan yapımdır!(?) kurtlar vadisi terör yayından kaldırılırken, silah, cinayet ve şiddet öne sürülmüştü. ki izlediğim kadarıyla kurtlar vadisi terör'ün ilk bölümü kurtlar vadisi pusu'dan çok daha kurgusal ve şiddetten uzak durmaya çalışan ve hatta konu hassas olduğu için olabildiğince ince elenip sık dokunmuş bir yapım olarak karşımıza çıkmıştı. ancak şimdi bakıyorum, terör ile pusu arasındaki tek fark konu. hatta pusu'nun çok daha kanlı bir başlangıç yaptığını söyleyebilirim. neymiş. pkk terörü hakkında dizi yapamazsın. şiddet'i bahane eder kapatırız. ama başka bir konuda abartmadığın sürece kan, şiddet ve taramalı tüfek kullanabilirsin, umrumuzda olmaz.

Baymak Servisi Gölcük

$iddet, psikopatlik vb. davrani$larin gosterilmesi nedeniyle tuhaf bir $ekilde kendisine $a$iran izleyicilerinin oldugu dizidir. nitekim bu dizi kurtlar vadisi'yken de, pusu'yken de ayni tip sahneleri gostermi$, hatta bugunku bolumden daha fena sahneleri de izlettirmi$ bir dizidir. osman sinav zamaninda ba$arili bir ajan olarak hatirladigimiz polat karakterinin; yine osman sinav zamaninda kendini kaybettiginden mutevellit adamlarin bogazini kesen, sirf cakir oldu diye uzuntusunden turlu turlu yontemlerle butun mafya babalarini olduren, ve yine pusu'da bu gelenegini surdurup celal karacadag'in bogazini kilicla kesen ve daha sayamayacagim cunku saymasi bitmez psikopatliklara sahip oldugu cok acik ve net ortadadir. yani kisacasi polat karakteri hep ayni polat'ti; osman sinav'da da, serdar akar'da da, sadullah $enturk'te de, zeynep gunay tan'da da ve son olarak zubeyr $a$maz'da da.. iyi aile cocugu, terbiyeli, mukemmel a$ik* durumlari da adamin icindeki ba$ka bir adamdir resmen. ama bu tabi adamin psikopat oldugu gercegini ortadan kaldirmaz. Baymak Servisi Gölcük

Baymak Servisi Körfez

oncelikle harika cekimler icin zubeyr $a$maz'in hakkini vermek lazim, hem cok farkli hem can aliciydi.. Baymak Servisi Körfez artik sayisini tutamadigim kadar uzun aylardir bu kadar "iyi" bir bolum izlememi$tim pusu'da (polat efendinin celik yeleksiz sacma plani haric). hem cekimler, hem hikaye, hem planlar, hem beklentiler ve beklenmeyenleriyle cok iyi bir bolumdu gercekten. aylardir, ozellikle jenerige 2. siradan giren oyuncu olmayan $ahistan sonra iyice berbatla$an bolumlerle kar$ila$tirilamayacak kadar saglamdi her $ey. tabi, bu saglamlik vadi'nin her zamanki haliydi ve sirf oyuncu olmayan $ahisli bolumlerin mide bulandiriciligi nedeniyle bu kadar cezbetti bizleri, o da ayri konu.. ce$itli olaylar kar$isinda, haftalardir, 6 yillik karakterlerden beklenilen davrani$larin gosterilmemesi, illa bir sacmalik eklenmesi, memati $unu yapicakken bilmemnenin olmasi, polat x'i oldurucekken y'nin engel olmasi derken feci bunaltilan bizler; gamze'yi kaciran memati'den de ba$ka hicbir $ey bekleyemezdik zaten. olmasaydi, memati fuat'i oldurmeseydi, i$te o zaman zaten dipte olan pusu yeri dibine gomulmeye devam ederdi.

Baymak Servisi Kocaeli

kazım'dan süper hareketler, cavit'in kellesinin nereye gittiği sorusu, polat'ın kendini vurdurtan planı, mematinin fuat'ı öldürmesi... bi durun amına koyim. koca sezon yatıp bütün aksiyonları bir bölüme koymak hangi kitapta yazar? her türlü katakulliyi çözen iskender'in polat'ın muhteşem planını çözememesi, kazım*'ın saçma sapan dövüş hareketleri, bu sahnelerde gereksiz planlar vs. vs. bir de her bölümde yönetmen değişikliği katkıları artık fazlasıyla göze batmaya başlamıştır. biraz daha iyi kurgu, senaryo dedirtiyor. sadece polat değil kan kaybeden... Baymak Servisi Kocaeli

Baymak Servisi Gebze

asıl merak ettiğim "hayır yapılamıyor" cevabı. yapılamıyor da bu öküz gibi korunan, dışarıdan yabancının girmediği evlere ofislere o böceği kim ne zaman yerleştirdi, nasıl yerleştirdi. hadi bir şekilde girdiler yerleştirdiler. polat ve ekibi de dinlendiklerinin pek güzel farkındalar. e peki bunu nasıl bu kadar kolay kabullendiler? "evde böcek var ama ben çeşmeyi açıp konuşayım" demek yerine dedektör gibi bir alet alıp evdeki böceği arasan ya? Baymak Servisi Gebze bir de hadi evde çeşmeyi, ofiste de televizyonu açıp iletişim kurdun. memati'ye yurtdışına çıkıp sahte pasaportla geri gel" dedin. peki bu mal değneği niye gidip de kendisine multi teknolojik dinleme engelleyicilerle verilmiş bu emri, ne çeşmesi ne de televizyonu olan ve dinlendiği yine bilinen limandaki ofisinde, nazır mıdır nedir o memoli'nin yavşak çaycısı olan adama niye açık açık anlatıyor? oldu mu be memati?

Vaillant Servisi Gölcük

bu haftanın en güzel sahnesi muro'nun haloyu dilim dili doğrarım diyerek abdülhey'e verdiği ayardır. o kadar salpa sulu işin ardından içindeki ying yang dengesinin diğer bölümünü dışa vurması açısından önemlidir. stand up kariyerinden harekat berakat kariyerine geçip posta koyan muro daha iyidir. Vaillant Servisi Gölcük madem muro ile başladık, muro üzerinden sola geçirme kariyerinizin küçük iskenderiye üzerinden rock müzik sever gençliğe geçirmeyle taçlandırılması takdire şayan. hakkını vermek lazım ki kıza repliği güzel ezberletilmiş bira içen, adabı muaşeret fukarası, senli benli konuşmaktan zevk alan, kuskunç, ipini koparmış, çılgın üstelik te cinsiyeti kız olan rocker imajınızı kağıt üzerinde güzel çizerken gardrop sorumlunuz biraz kaytarmış zira kıza abiye çakması kıyafet yerine deri ceket giydirseniz görüntüde içerikle cuk oturabilirdi.

Vaillant Servisi Gölcük

her şey, özhan'ın yarı yıl tatili dönüşünde odaya elinde acayip parlak cd'lerle girmesiyle başladı. "deli pornolar getirdim oğlum" diye böğürüyordu hayvan. "öncelikle aleykimselam. bu ne parlaklık pavyondan mı geliyon lan" dedim ve ensesine bir şamar atıp, elindeki cd'leri kaptım. vcd'nin düğmesini ufak bir dil yardımınıynan hemen açtım. hepsini izlemeye gerek yoktu. bir önizleme yeterliydi başta. gereksizleri bir kenara koyup, üzerinde "paris hilton sikiş" yazan cd'ye vermiştim bütün dikkatimi. tv'de gördüğüm kadarıynan kupkuru bi götü ve özhan'ınkilerden küçük memişleri vardı bu kadının. ancak, yine de sanki bok varmışcasına bu kadını iş üstünde görmeyi deli gibi Vaillant Servisi Gölcük istiyordum. ellerim titrediğinden özhan'dan yardım istedim. o'nun da elleri titriyordu. yanıma çömeldi. ayakta duramıyorduk. istemsizce, ellerimiz birbirine temas ediyordu. etkilenmiştik birbirimizden. cd'yi bi kenara attık ve hunharca sevişmeye başlad....ohoooo! olmaz ki ama böyle. ben, "paris hilton sikiş" diye götümü yırtıyom burada, senin aklın nerede. büyük saygısızlık valla! neyse işte binbir zorlukla taktık cd'yi. taktık ama, o bizi pek takmadı. önce, acayip zorlanma sesleri çıkardı. "zıııaaaaaahhhhh" gibi, anlamsız sesler. ardından da bir bok çıkmadı. unknown disc falan dedi. zart dedi zurt dedi, bi zik göstermedi yani. dedim, "özhan. bana bak. yanlış anlamanı hayatta istemem ama, skerim seni yol yorgunu yol yorgunu. hani lan sikiş. lan hani lan hani sikiş???". korktu çocuk haliyle. dedi, "abi giy önce şu donunu. giy abi. heaaa...gel otur şöyle koltuğa. gel otur. sakin. abi bu vcd'de çalışmıyor demek ki. benim kuzen izlemiş çünkü bunu bilgisayarında". "kuzenini de bilgisayarını da skerim senin. anlamam ben. nasıl izlicez olm biz bunu" diye sormamla kendimizi, okulun ilk zamanlarında, counter'da adam pıçaklamayı öğrendiğimiz "green internet cafe 2"nin önünde bulmuştuk. 4 yıl boyunca "green internet cafe 1 nerde ki" diye sordum, göstermedi orospuçocukları. en çok da çağdaş abi'ye sordum.

Vaillant Servisi Körfez

bende hal boyle iken, tabii ki 'fenerbahçe spor kulubü’ne, şampiyon olduğu sezon, şike iddiaları yüzünden şampiyonlar ligi’ne alınmamasına eyvallah dedirtenler' de gün yüzü görmesin inşallah. Vaillant Servisi Körfez gerci hala neye kafa yoruyorsak, baska bir takımın başkanı olacakları görmüş ve fenerbahçe’miz demiş, o gün anlayan anlamıştı zaten. ama hala anlamayan varsa, bir gün herkes fenerbahçeli olacak. hakkındaki suçlamalar iyice sarpasarmış olan kulüp. en geç sezonun ortasında karar verilmesi gerekiyordu şimdi her şey allak bullak oldu. benim anlamadığım madem şike kararını bu sezonda vermeyecek neden bu takımı cl'ye göndermedi tff? madem cl'ye göndermedi nolur nolmaz suçlu bulunur diye, o zaman neden karar ya da ceza verilmedi?

Vaillant Servisi Kocaeli

kalan 5 maçını kazanması durumunda tarihinin en zorlu sezonlarından birinde iki kupaya uzanacak olan takım. çok büyük takım, çok. tff tarafından yapılan açıklamayla gücünü, kuvvetini, berraklığını göstermiş kulübüm. belirli kesimler kupanın sapını monte etmek için alan genişletme çalışmalarına son sürat başlamalı. her baba yiğit alamaz o sapı. Vaillant Servisi Kocaeli fenerbahçeli olmayan diğer takım taraftarlarının, yorumcularının, köşe yazarlarının, sözlük yazarlarının acaip kafalarda olduğunu bir kez daha ispat etmiş spor kulübü. manipülatör ve dezenformasyoncu gazetecileri bu kapsamın dışında tutuyorum zira onlar her daim şerefsiz, her daim ahlaksız kişiler. fenerbahçe geçen sene cas davasını açtığında, davayı neden açıyor ki diyenlerden tutun, bu davayı açma hakkı yoktur, taraftarın gazını almak için yapılıyor, bunlar boş işler diyen bin türlü insanla karşılaştık. geldiğimiz noktada fenerbahçe cas davasını geri çektiğinde ahahahaha davayı çektiler noktasını geldiler.

Vaillant Servisi İzmit

sonda söyleyeceğimi başta söylüyorum; fenerbahçe spor kulübü, şampiyon olduğu sezon şike iddiaları yüzünden şampiyonlar ligine alınmamasına eyvallah demiştir... etik kurulunun fenerbahçe'yi suçsuz bulduğu gün, fenerbahçe cas'taki davasını geri çekti. fenerbahçe'nin cas'taki davasından feragat ettiği gün, etik kurulu fenerbahçe'nin suçsuz olduğunu açıkladı. Vaillant Servisi İzmit 2010-2011 türkiye liginin şampiyonu fenerbahçe şampiyonlar ligine gönderilmedi-alınmadı-menedildi. bu kararın sebebi fenerbahçe'nin şike yapmakla suçlanmasıydı. bunun üzerine fenerbahçe kulübü oyuncularını elinden çıkarmak zorunda kaldı, şampiyonlar liginden gelecek paradan mahrum oldu. fenerbahçe taraftarı, şampiyonlar ligini kuralarını beklerken hayal kırıklığına uğradı. şike gibi yüz kızartıcı bir suçtan dolayı şampiyonlar liginden menedilmek ağır geldi. kendi takımlarının yerine şampiyonlar ligine alınan trabzonspor'a düşman oldular. haklarının yendiğini söylediler. fenerbahçe spor kulübü şampiyonlar ligine katılmalarını engelleyen uefa'ya ve türkiye futbol federasyonuna dava açtı, 45 milyon talep etti.

Vaillant Servisi Gebze

bir önceki etik kurulu raporu fenerbahçe'yi suçlu ilan ederken kurulu adam yerine koymayan, cemaatin adamları diyen, aynı kurul fener suçsuzdur deyince temiz ilan edildiklerini iddia eden taraftarlara sahip kulüp. e hani o kurul cemaatin dediğini yapıyordu. ayrıca hani cas davasında haklıydı fenerbahçe, kesin kazanacaktı, niye kazanacağı davadan vazgeçer ki bir kurum? bu mu temiz fenerbahçe, bu mu dediğinin arkasında duran darağacında bile fenerbahçe diyen yönetim? Vaillant Servisi Gebze

Bosch Servisi İzmit

yöneticilerinin kararları yüzünden tüm camia olarak 'namussuzluk'la itham edilen kulüp. beşitaşlı' yım ve şunu açıkça söylemek istiyorum ki fener taraftarı asla yöneticilerinin yaptığı yanlış/hata/suç yüzünden yaftalanamaz. seversin veya sevmezsin bu ayrı meseledir ama bu olay üzerinden fenerbahçelileri 'ehe mehe al işte olm onursuzsunuz' diye kışkırtıp tahrik etmek ayıptır. yakışmaz. Bosch Servisi İzmit ayrıca şu futbol entrylerinde hangi takımlı olduğunu belirtme zorunluluğu hissetmekten bildiğin düpedüz nefret ediyorum. etmesen de olmuyor, taraflı yorum yapıyormuşsun gibi geliyor insanlara. napalım böyle olsun bu sefer, affınıza mahçuben. futbolu ve takımını seven tüm taraftarlara selam olsun. bu çamura batıranlardan kurtulduğumuzu da görürüz bi gün umarım.

Siemens Servisi Gölcük

her zamanki gibi bu senede sinir stres sahibi olacağımız aşikar. futbol'dan cok anladıgımı ıddaa etmıyorum ama kadroya bakıyorum, tesislere, klubun genel anlamda ımkanlarına bakıyorum, bunların üstüne sahaya yansıtılan oyuna bakıyorum; olmuyor, olmuyor. belki baz degıl ama transfermarkt sitesindeki verilere gore 150 mılyon euro'ya yakın bır kadron var kardesım. ki bu rakam turkıye lıgı donelerıne gore dusuk tutuldugu ıcın bu sekılde. aynı takımın elit bir avrupa lıgınde oldugunu dusunsek, 200 mılyon euro uzerı bır kadroya sahipsın. gercekten ınanılmaz rakamlar. avrupada bu degere sahip takımlara bakıyorsun, istikrarlı futbol başarıları ve sistemleri var. ha onlarda abuk sabuk takımlara kaybetmiyorlar degil ama her sene bu kadar başarısızlık ve kalitesiz futbol yansıtmıyorlar. young boys, paok, vaslui kim birader? 3er 5'er atıp gondermen lazım senın. her sene bu kadro ıle şampiyonlar liginde yarı final umud etmiyoruz ama en azından adam gibi sistemle mücadele edilip yıllardır olusturulamayan sistemin temellerinin atılmasını istiyoruz. Siemens Servisi Gölcük

Siemens Servisi İzmit

futbol takiminin orta sahasi kudus'e donmus olan sevdam. butun taraftar gelip hickira hickira aglayarak orta sahaya transfer diyoruz ama krasic'e tonla para bayiliyorlar. tamam iyi futbolcu kimse buna laf etmiyor zaten ama orta saha be kardesim orta saha! fernandes, diego, modric gibi takımı ileriye taşıyacak kuvvetli bir orta saha oyuncusuna çok acil ihtiyacı olan takımım. Siemens Servisi İzmit krasic transferi, oyuncunun kalitesi bakımından olumlu gibi görünüyor, ama orta saha takviyesi yapılmadan takıma gerekli katkıyı yapabileceğinden benim de şüphem var. krasic başlığı altında mk m 5 bir ideal kadro yazmış. o kadroda kuyt'a yer bulamamış. acaba cruyff'un avrupa kupasından önce önerdiği gibi şu anda sefilleri oynayan gökhan yerine kuyt arkada, krasic önde bir diziliş denenebilr mi? son bir not da stoch ile ilgili. eğer stoch'a ciddi bir teklif varsa bence hemen satılmalı ve yerine daha yapılı, sağlam ve çalım atabilen bir sol kanat oyuncusu alınmalı. tüm maç içeriye katedip bir şut çıkartacak diye takımı bir kişi eksik oynatıyor. dünkü maçta ileride hiç bir iş yapamadığı gibi, geriye de yardım etmeyerek zaten ikircikli oynayan hasan ali'nin üzerine taşıyamayacağı kadar yük bindirdi.

Siemens Servisi Körfez

neyse ne... yaşanan her şeye rağmen, taraftarı olduğu kulübün yaşadıklarıyla heyecanlanıyor insan. Siemens Servisi Körfez bir de kısaca mehmet topal'a değineyim. türk futbolundaki aktif oyuncular arasındaki en iyi önlibero olan mehmet, vaslui maçları için transfer edilmedi herhalde. hatta benim fikrim, bugünki maçta oynatılmasının bir hata olduğu yönündeydi. mehmet topal, fenerbahçe'nin savunma ağırlıklı oynayacağı ya da başa baş mücadele edeceği rakiplerin karşısına sürülmeli. valencia'da da bu şekilde kullanıldı hep(çünkü ispanya'da insanlar daha çok kafa yoruyor rakiplere). orduspor'la oynarken takım için el freni olabilecek olan mehmet, yarın bir gün bayern münih'le maç yapacak olduğunuzda, bir daha kaybetmemecesine, taraftarın gönlünü kazanabilir. aykut hoca, onu alarak ne kadar akıllıca bir hamle yaptıysa, sadece golü düşünmesi gereken iç sahadaki vaslui maçında oynatarak da o denli saçma bir tercihte bulundu. hepsi bu. sen elindeki silahı nasıl kullanacağını bilmezsen, böyle elinde patlar işte.

Siemens Servisi Kocaeli

kadrosu şampiyonlar ligi için şu an için yetersiz gözüken takım. forvet-defans ve çok yönlü bir orta saha oyuncusuna kesinlikle ihtiyaç var. şu haliyle ligde yine kafaya oynayacak ama en azından uefa avrupa ligi'nde başarı gelmesi için takviye gerekiyor. tabii vaslui maçında ortaya koyulan etkisiz futbolun sezonun ilk resmi maçı olması ve formsuzlukla çok ilgisi var. futbol takımında taşların yerine oturması için, çok sayıda, iyi düşünülmüş hamleye ihtiyacı olan spor kulübü. Siemens Servisi Kocaeli öncelikle söylemem gerek, bugün vaslui maçında gördüklerim beni yanıltmıyorsa, fenerbahçe bu yıl savunma namına hemen hiç sorun yaşamayacak. evet, pas hatasıyla yenen gole rağmen söylüyorum bunu. son derece sağlam ve güven veren bir savunma dörtlüsü+kaleci ve önliberosu var fenerbahçe'nin. ayrıca, bu alana güçlü bir stoper transferi yine de yapılacak ve bence de yapılmalı. zira, takım vaslui karşısında savunma anlamında zorlanmadıysa da, lig uzun, çok daha tehlikeli rakiplerle oynama ihtimali var ve serdar kesimal pek güven vermiyor yedek kulübesinde. ancak tekrar etmek gerekirse, hasan ali-egemen-bekir-gökhan hattı benden çok iyi not aldı bu maçta.

Siemens Servisi Gebze

"buradan tüm fenerbahçelilere ilan ederim ki, fenerbahçe için şahsen tarafımdan desteklenen havuz sistemi yine bizler tarafından en kısa zamanda sorgulanacak ve gereği tarafımızdan kararlılıkla yerine getirilecektir... temizlenene ve aklanana kadar havuzdan çıkacağız. yargıtay'da ceza onanırsa o zaman ikinci madde ortaya çıkar. ben şike yaptıysam fenerbahçe için yapmışımdır. kişiler ve kurumlar ayrılamaz. biz 58. maddenin değişmesine karşı çıktık." "fenerbahçe temizlenene kadar havuzda fenerbahçe'nin olmamasını sağlayacağız" akabinde alkışlar... Siemens Servisi Gebze "gereği tarafımızdan kararlılıkla yerine getirilecektir" akabinde alkışlar "bu oyun artık bitmelidir ve bitecektir." bu ifadeler gayet net değil mi? fenerbahçe başkanı olmuş bir insan bu net ifadeleri kullanıyorsa gereğini yapmalıdır! yok eğer blöf olsun diye, boş atıp dolu tutma peşindeyse, bilerek manipülasyona açık ifadeler kullanıp anı kurtarma peşindeyse de taraftarı avukatlığını yapacağına dün cas davasında da olduğu gibi, 58. madde değişikliğinde de olduğu gibi, 6222 sayılı yasa değişikliğinde de olduğu gibi, daha önce istifa blöflerinde de olduğu gibi, daha önce havuzdan çıkarız, takımı çekeriz vs.. blöflerinde de olduğu gibi geleneksel hale gelen bu yönetim anlayışını kınamalı ve gereğinin yapılmasını istemeli. bunu yapmadığı zaman da kendisine söylenenlere sinirlenmek yerine ulan acaba birazcık da olsa bunca insan haklı olabilir mi diye de empati yapabilmeli. akıl ve mantık doğası gereği bunu gerektirir. birazcık sorgulayın lan! (

Bosch Servisi Gölcük

lise’yi bitirmis üniversiteye baslamak üzereydim. o dönemde yazligimiz yeni foça’nin bir koyu olan gencelli’deydi. sene 1987. bütün izmir’in körfezi’nin rüzgari en kuvvetli ve cok geniş bir koyu. anavatan iktidari oraya ithal kömür ile çalisacak bir termil santral kurmak istedi. kaya erdem ve ekrem pakdemirli’nin işin arkasinda oldugu kulaktan kulaga aktarildi. izin için gerekli tüm raporlar yavas yavas alindi. ancak, hesaba katilmayan birsey ortaya cikti. halkin eylem ve direnme gücü. yeri geldi insanlar kilometrelerce zincirler olusturdu, yeri geldi farkli platformlarda mitingler düzenlediler. yıl 2012. o santral hala kurulamadi. Bosch Servisi Gölcük evet, devletimiz 1960’larda veya 1980’lerde halktan gelen tepkilere bugünküne oranla çok daha açıktı, bu tepkileri daha çok dikkate deger buluyordu. çünkü o dönemlerde eylemlere daha büyük kalabalıklar katılıyordu ve belki de daha önemlisi kamu görevlileri artık bu eylemleri itibarsızlastirma ve etkisizlermiş görüntüsü vermek için yandaş medya da dahil çok daha sofistike teknikler kullanmaktalar. bu da katılımı doğal olarak baltalamakta. evet. evet. çağlayan’da protestosunu koyan sizler, hic ümitsizlige kapilmamalisiniz. mesela, vietnam savasi devam ederken richard nixon da vietnam’a nükleer bomba atmayi planlamisti ama yüzbinler washington’a akin edip savas politikasina karsi eylem koyunca bundan vazgecmek zorunda kaldi. martin luther king, birkac kisi ile basladigi yürüyüsünü yüzbinlere cikartip eylemini tüm abd çapına yaymasaydi belki de hala mesela alabama’da zencilerin aksam belirli saatlerde giremeyecekleri beyaz mahalleleri olacak, abd’nin zenci bir baskani olmayacakti.

Bosch Servisi Körfez

dün akşam tv 24 , kanal a , bugün tv adlı kanallarda cemaat tartışması yapılan spor kulubü. badem bıyıklar çıkmış cemaat fenerbahçeyi ele geçirmeye çalışmıyor bunu söyleyen ergenekoncular vs. minvalinde atıp tutuyorlardı. benim bildiğim cemaat böyle kafasına göre çıkıp açıklama yap(a)maz sessiz ve derinden giderlerdi. okyanus ötesinden emir gelmiş olmalı ki ağız birliği etmişçesine bir iki gündür yazılı ve görsel basında savunma moduna geçtiler. ama iş işten geçti takke düştü kel göründü. Bosch Servisi Körfez adıyaman gölbaşı'dan çarşamba günü arayan bir okurum şunları söyledi: 'ben 46 yaşında bir öğretmenim. size; anadolu'daki fenerbahçeliler adına teşekkür ediyorum. 3 temmuz'dan beri kulübümüze karşı yürütülen operasyon bizleri üzdü, ezdi, perişan etti. büyük şok yaşadık. sizin gibi cengiz çandar gibi ergun babahan gibi yazarlardan da gerçekleri öğrendik; memnun olduk. lütfen bunları yazmaya devam edin.' okurumun siyasi kimliği de belli idi. bunu da şu sözlerinden anladım: 'ben tam üç dönemdir ak parti'ye oy verdim. 3 temmuz'dan sonra yaşananları görünce artık iyice kuşkuya düştüm. beni en çok üzen de bizim gazetelerin (zaman, bugün, yeni şafak) ve televizyonların yayını oldu. buralarda yapılan büyük haksızlığa isyan ediyoruz. iyi ki sizler gerçekleri yazıyorsunuz...' şimdiye kadar akp'ye oy veren bu öğretmen, artık tercihini değiştireceğini de belirterek fenerbahçe operasyonunun siyasi sonuçlar doğuracağının işaretini de veriyordu. taraftar böyle düşünüyor fenerbahçe operasyonunu görünce, 'ak partiye'ye oy verdim; elim kırılsaydı!' diyen birçok mesaj aldım; almaya da devam ediyorum. anlaşılıyor ki 3 temmuz operasyonu, milyonlarca fenerbahçelide; 'bizi ezmek istiyorlar!' duygusu uyandırmıştır. bunlar; kendilerini ezen güç olarak da ak parti'yi görmektedirler. fethullah gülen cemaatine yönelik eleştiri; daha derinde bu iktidara duyulan öfkeye dönüşmüştür. çünkü; hükümet ile gülen cemaati arasında derin bir bağ bulunduğunu düşünüyor fenerbahçeliler.

Bosch Servisi Kocaeli

veremedik, digiturk, playoff, aklınıza ne geliyorsa artık). ve son olarak cemaatin "biz sizi ne yapacaz lan" tavrıyla kendini temizleme, sıyırma çalışmaları. ki bu çalışmaları kendine yancılık eden gazetecilerle! sürdürdüğü kadar fenerbahçeliyim diyen yönetici, sanatçı, işadamı falan adamlarla da desteklemeye çalışmaları. nihat özdemi'i, cihan kamer'i ercan saatçi'yi ve diğerlerini az buçuk hepimiz biliyoruz. yaprak gibi rüzgara göre yön alan adamlar bazıları, bazıları da zaten rüzgarın kendi. ki maddi manevi çıkarlar doğrultusunda aziz yıldırım dahi yeni yönetime hizmetlilerden almış olabilir (zerre tasvip etmiyorum bu onursuz hareketi o ayrı). amma ve lakin biz fenerbahçe taraftarı olarak bir temizlik işine girdik. önce asıl düşmanımız kimse onları, sonra bu içimizdeki irlandalıları gün gelecek temizleyeceğiz. ve şunu azcık da olsa dikkate almanızı isterim. gerçekten fenerbahçe'nin rakibi şu an galatasaray, beşiktaş falan değil ilk önce bu kirli kişiler ve gruplardır. umarım ki her sınıftan, kökenden insanı birleştiren camialara bir daha bulaşmazlar ama kuyruğunuza basılmadan evvel tavrınızı koymanız açısından bizim içine düştüğümüz durum size örnek teşkil ediyordur. gönenç ve esenlikler diler, okuduğunuz için teşekkür ederim. Bosch Servisi Kocaeli

Bosch Servisi Gebze

yöneticileri şike yaptıkları tespit edildiği için ceza almış, rakip futbolcular fenerbahçe'nin kazandığı maçlarda şike yaptıkları için hak mahrumiyeti cezası almış, ama ayak oyunlarıyla, hükümetin desteğiyle, demirören'in üstün çabalarıyla ceza almamayı başarmış kulüp. Bosch Servisi Gebze futbolcuları sırtlarında kafam kadar ülker yazısıyla oynar, basketbol takımının ismi fenerbahçe ülker'dir, milyon dolarlık salonlarının adı ülker arena'dır, son seçimde yönetime, büyük atatürkçü, kemalizm'in yılmaz savunucusu aziz yıldırım'ın emriyle akpliler doldurulur, hala şike yok, cemaat de cemaat diye ağlaşırlar. hepiniz mi salaksınız, yoksa siz hariç herkesi salak mı sanıyorsunuz anlamadım arkadaş.

Hurda Alım Satım İzmir

ızledıgım sayılı dızılerden bır tanesı.oyle kı ızlerken dolby surround sıstemıne ıhtıyac duydugum cogu zaman zevkten gerılırken kas kıtlenmesı yasadıgım turk dızılerı arasında ust sıralarda yer alan kımı zaman kurmaca kımı zaman gercegın gosterıldıgı mematının''abı cevatın mangal partısı" replıgıyle hormonlarımı tavan yaptıran televızyon dızısı. Hurda Alım Satım İzmir beyazıt öztürk'ün dizinin karizmasını çizdiği bölüm olmuştur. hayır, adamcağız bişey yapmadı ama ekranda birden kendini görünce ben koptum.. ilk kez birinin ölümüne bu kadar sevinmeme sebep olmuş dizi. öylesine sevgi pıtırcığıyım yani. yakışıklı öldü ya şükürler olsun. daha da gam yemem.

Beko Servisi Gölcük

sürekli izlemiyorum bu diziyi ama diye başlayıp ekleyeyim ki, ali sürmeli döktürdü demincek. gemide, erkan can performansı gibi bişi bu canım. artık baygınlık vermiş türk dizisi yılışık oyunculuk standardından sapma bu. karakteri, göğsünde kulak memesi kıvamında yumuşatıp , al da at dercesine diziye bırakıvermiş. lezzet. Beko Servisi Gölcük bugün yayınlanan bölümünde istanbul trafiğinin neden berbat olduğuna dair mükemmel bir spoiler verilmiştir, kırmızı ışıkta bekleyen daha sonra çatışmaların ortasında kalan onlarca arabanın hiç birinde şoför yoktu. oraya nasıl geldiler ? onları getirenler hangi ara sıvıştı? arabalar neden kurşundan etkilenmiyor? etrafta bir allah'ın kulu neden yok? türk polisi nerede? gibi sorularla trafiğin ve mafyanın özetini çıkarmıştır.

Beko Servisi Körfez

adı sadece kurtlar vadisi iken kült olmuş, şimdilerin mirasyedi dizisi. mehmet karahanlı'nın daha üst level'i olduğunu iddia ederek diziye dahil ettikleri davut tataroğlu ilk bölümlerde çok fazla abartıldı. izleyici buna inandırılmaya çalışıldı. değil kendisine, oğlu fuat tamer veya yardımcısı yalçın bulut'a dahi dokunmanın, operasyon yapmanın ne kadar zor olduğunu göstermeye çalıştılar. (fuat tamer'in evine ekip olarak yapılan ilk baskın ve yalçın bulut ile bu baskın sırasındaki ilk çatışma) ama hiç bir zaman davut tataroğlu'nun kişiliği ve karizması bize mehmet karahanlı'yı unutturmaya yetmedi. davut tataroğlu hiç bir zaman mehmet karahanlı kadar iddialı, aforizma olabilecek laflar edemedi. üstelik etrafındaki koruma ordusu gitgide o kadar zayıfladı ki, memati, neredeyse tek başına fuat tamer'i ortadan kaldırdı. pusunun ortalarında tüm yetkilerini kızına ve yalçın yılıdz'a devredebilecek kadar iskender büyük'ten korkmuş olması karakterin bütün inandırıcılığını yerle bir etti. oysa mehmet karahanlı ilk bölümden, öldüğü bölüme kadar aynı inandırıcılığı, ağırlığını korudu. kendisinde ve etrafındakilerde bir zaafiyete ve korkuya kolay kolay rastlanmadı. son bölümlerde davut tataroğlu yeniden güçlendirilmeye çalışılıyor ama artık maalesef inandırıcılıktan uzak kalıyor bu durum. yalçın yıldız'ın, kızı ve iskender büyük ile bir olarak kendisine posta koymasına, zorla vekalet imzalatmasına rağmen, şimdi yeniden davut tataroğlu'nun yanında çalışan biri olarak kalabilmesine değinmek bile istemiyorum. Beko Servisi Körfez

Beko Servisi Kocaeli

neredeyse hiç figüran kullanmayan dizidir. koskoca polat alemdar'ın bir tane yakın koruması olmadığı gibi, savaşçı kadrosu da maksimum on onbeş kişi gibi görünmektedir. bu haliyle mahhallede sevilen herhangi bir abi kahveyi polatın ekibin üstüne yıkıp vadiyi sonlandırabilir gibi görünmektedir. rica ediyoruz azcık paraya kıyın. Beko Servisi Kocaeli dizinin hakkını verin.polat alemdar sen ne biçim insansın dedirten dizidir. ulan çatışma yapacak başka yer mi yok adamları hastahaneye çekiyorsun. hastahane'de her bir şey olmuştu en son bir de adam yaktılar. dizide sürekli hastahane koridolarında hastalar yapmayın bari... hangi psikopat öyle hastahaneyi tercih eder... üm heyecanını yitirmiş dizidir. abdülhey'i biryerde sıkıştırıyorlar 5-6 kişi. herifler hertarfı tarıyor hiçbir kurşun abdülhey' e gelmiyor , abdülhey sanki counter-strike da şifre yazmış gibi attığı kurşun adamlara geliyor. sonsuz mermileri var zaten adamların... hertürlü çatışma kazanacak taraf belli. dolayısıyla hiç heyecan vermiyor. yok yok bunları hereos dakilerle kapıştırmak lazım. yoksa orantısız güç oluyor.

Beko Servisi İzmit

izleyici kitlesi olarak artık 8-15 yaş arasını kendisine hedef belirlediğini düşündüren dizi. ben dahil, artık bu diziden sıkıldığını söyleyen bir sürü insan var çevremde. ilk kurtlar vadisine duyulan özlemden o kadar çok bahsediliyor ki bunu anlamamak için yapımcıların ya bizi kekliyor olması, ya da kabiliyetlerinin bitmiş olması lazım. şimdi kısa kısa analizlerle bu tespiti biraz açalım. Beko Servisi İzmit 1- duran emmi: pusuda onun gibi saygı gören, racon kesen, ülkesini seven ve ülkesi için kafasını silaha uzatan biri olmadı. 2- seyfo dayi: pusuda onun gibi nüktedan, cesur ve alemi ve raconu bilen biri olmadı. 3- süleyman çakır: pusuda onun gibi biri düşünülmedi bile. 4- deve tuncay ve abidin: gerektiği zaman çakır'a bile posta koyan, konseye girmiş süper zengin tuncay kantarcı'nın şu an içinde bulunduğu durum hangimizi rahatsız etmiyor? aynı şekilde becerikli ve esprili sağ kolu çapsız abidin'in diziden nasıl ayrıldığı anlatılmadı bile. yazık oldu abidin'e. 5- aslan bey: polata gerektiği zaman akıl, gerektiği zaman ayar veren ve lojistik destek sağlayan aslan bey gibi biri de yok maalesef pusuda. bu işi biraz ihtiyarlara yüklemeye kalktılar.o da olmadı. çünkü ihtiyarlara o kadar gizemli bir hava verildi ki, onların ortalarda fazla görünmemesi lazım(mış). 6- doğu bey: gerçek ihtiyarların nasıl olması gerektiğini bize gösteren insandı.

Beko Servisi Gebze

ali sürmeli bu yılki ilk atak... ve belki son iki sezonda adamakıllı ilk atak... umarım senaryo yazarlarımız önünü-sonunu öngörerek kalem oynatırlar… çünkü kurtlar vadisi, bilhassa son iki sezondur maalesef “miadı dolmuş nazarı ve kadim fanatiklerinin nostalji hisleri”yle izleniyor… tabii bir izlenme nedeni daha var… alternatif bir mafya dizisi yok… yani akp’nin kaderdaşı… zaruren, hissen, insiyaken destekleniyor, yani izleniyor… ali sürmeli kurtlar vadisi için yeni bir start olabilir… benzeri güçlü karakterlerle dizi yeniden ihya olabilir… unutmayalım, kurtlar vadisi temelini seslendirme sanatçılarıyla attı… yapımcı arkadaşlar, seslendirme sanatçılarımızı, konuşmayı bilenleri önemseyelim… lütfen, bir şeyler yapalım… lütfen, alternatifi olmadığı için izlenmek zorunda kalmasın bu dizi… Beko Servisi Gebze bir şeye daha değineyim… maalesef kurtlar vadisi elindeki imkanları değerlendiremiyor... diziyi hareketli kılan oynayan kompedan karakterler... oysa birçok karakter ucuzdan harcandı... arkadaşlar, lütfen ucuz nedenlerle karakterleri harcamayalım... eldekileri de değerlendirmesini bilelim... senaryo yazarlarımız nedense hikayeyi dağıttı... hikâye öyle dağıldı ki, yer yer "nasıl toplayalım şimdi bunu!" deyiverdiler... kuşbakışı bakmayı bilelim... haritamız olsun elimizde…

Arçelik Servisi Gölcük

- az önce cillop gibi çalışan hyundai getz de durduk yere istop etti. he he şansa bak mınakoyim hep de öyle zamanlarda bozulacağı tutar. ben ilk bindiğinde çalışmaz diye bekliyordum ama o kadar klişe olmasın diye dört metre gittikten sonra bozdular arabayı zaar. ayrıca araba istop edince cevat marşa bastığında araba gayet güzel vırrn diye çalıştı. hayır illa şu klişeyi yapıp arabayı çalıştırmayacaksanız oraya çalışmayan araba sesi koyuverin be yav. çalışmayan araba sesi mi bulamadınız ne yaptınız anlamadım ki google'a yazsanız çıkardı. Arçelik Servisi Gölcük şimdi "oradan sallaması kolay tabi hipnetor deve. olmaması gerekenleri sayıp duruyorsun, olması gerekenleri de yaz ki ne yapacağımızı bilelim" diye düşünecek senaristler için şunların hepsinin olması gerekenlerini tek tek yazayım. bu da size kıyağım olsun. - polat roketten aşağı atlayarak kurtuldu orası tamam. hah sonraki sahnelerde polat'ın yüzüne bir iki çürük makyajı, ufak tefek çizik, yara bere yapacaksınız olacak. - yılmaz olayını daha sonra bir yere bağlamayacaksan ve iskender'in bulup öldürmesini istiyorsan, iskender'in alıp götürdüğü arabanın hesabı da ileride çıkmayacaksa iskender'in polat'ın arabasını götürmesine ne lüzum var? iskender oraya yürüyerek mi geldiydi? iskender kendi arabasına giderken polat'ın arabasını ve içindeki yılmaz'ı görsün. tamam kapıyı yine açık bırakın. yılmaz'ı vursun, sonra da yürüsün kendi arabasıyla gitsin. polat da kendi arabasına geldiğinde yılmaz'ın vurulmuş olduğunu görüp "allah kahretsin" falan diyip kendi arabasına binip gitsin. böylece hem "yılmaz'ın ölmesine polat bir şey demedi mi, niye tepkisiz kaldı, haberi bile olmadı mı acaba", "polat arabasız kaldı da ebesinin hamından nasıl geri döndü, o da iskender'in arabasını mı aldı" soruları havada kalmasın, hem de ben "ulan yine mi arabanın anahtarını üstünde bıraktınız" demeyeyim.

Gölcük Baymak Servisi

yaptınız bunu. abdülhey işkence görürken kurtlar vadisi'nin son sezonundaki mahkeme sahnesine flashback yaptınız. çok güzel oldu. daha fazlasını yapın. daha da eskiye gidin. flashback yapmıyorsanız bile eski karakterlerden bir şekilde bahsedin. iyi veya kötü bir şekilde diziden ayrılan kişi, dizideki karakter değil, o karakteri canlandıran oyuncudur. atıyorum; oktay kaynarca'ya ne kadar gıcık da olsan, senin hatırlatman gereken kişi oktay kaynarca değil, süleyman çakır'dır. kurtlar vadisi ismi sürdüğü sürece süleyman çakır, o dizinin bir karakteridir. "benden önceki yönetmenin oyuncusu. ben ondan bahsetmem" diye bir şey olmaz. olmamalı. inceden brokeback mountain olma yolunda ilerleyen dizi. Gölcük Baymak Servisi abdülhey, polat'a işkenceye karşı nasıl dayandığını anlatırken en büyük motivasyon kaynağının arkadaşlarına yeniden kavuşabilmek olduğunu söyledi. bu sırada sarmaş dolaş hasret gidiyorlar. hadi diyelim buraya kadar normal ama o da ne fonda "tanrıdan diledim" melodisi duyuluyor. hani polat'a elif hastanadeyken fon olan şarkı. hadi neyse diyecek oldum bu sefer onlarca kez terslediği hanım kızı ülke dışına yolladı ve yolladıktan sonra memati ile bana her şey ile gel ama hatun konusu ile gelme mesajı verdi ve bunu derken yüzünde elif ile konuşurken beliren gülümsemesi vardı. zaten mimikleri sayılı. sonunu düşünen kahraman olamaz evet ama bu gidilen yol, yol değil sanki.

Baymak Servisi Gebze

abdülhey'e zikinden elektrik verileceği zaman, abdülhey'in kendisini zikeceklerini düşündüğü dizi. niye? çünkü işkenceyi yapan kişi* dizide oynadığı için kibar olmaya kasıyor. - pantolonunu indir. - şerefsizlik yapma lan öldüreceksen öldür. - dıkş* - kabloyu vurduğum yere bağla. Baymak Servisi Gebze şimdi efenim sağır oda'dan beri kafamı kurcalar bu. tamam ekran başında aile var, ekran gerisinde rtük var bilmemne var ama şöyle bir işkence sahnesinde kibar olma zorlamalarına hiç gerek yok. sen orda "bağla kabloyu sikine" dersin, montajda da "sikine" kelimesine *biiiip* koyarsın, hem rtük rahatsız olmaz, hem biz anlarız, hem de daha inandırıcı olur. böyle kibar kibar "kabloyu orasına bağla", yok "şimdi senin canına okuyacağım adamım" falan tripleri komik oluyor işkence sahnesinde. avrupa yakası dizisinde bile maça küfrederlerken *biiip*leyerek sahne çektiler. geç abdülhey'in karşısına de "şimdi senin ananı sikecem orospu çocuğu konuş laan ağına sıçarım ibne götveren" diye, montajda da küfürlere *biiip* koy olsun bitsin. bir de çok emin değilim bu elektrik mevzularından ama kablonun artı kutbunu abdülhey'in eline, eksi kutbunu ayağına bağladınız. peki yere niye su döktünüz abicim? adamın iletkenliği artsın, daha iyi topraklansın demiyorsun ki, adamı havaya da assan elektrik yerle alakasız bir şekilde adamın üstünden geçiyor. yazık günah şu su kıtlığı çektiğimiz günlerde yerlere dökmeyin suyu. bakın amerikalının teknolojisi var. adam kovayla dökmek yerine tasarruflu fıskiye takılmış hortumla suluyor adamı.

Vaillant Servisi Gölcük

3- havalandırmada belinden kemeri çözünce "aha aşağıya işeyecek" dedim. kemeri çıkardın, rahat 80-90 kilo çekecek adamın boynuna geçirdin, hadi o şekil götü yırta yırta, adamın ayağını yerden kessen boğarak öldürsen eyvallah diyecez de, kuyudan su kovası çeker gibi çektin adamı. amerikanların dışı kas içi kof abi, geyiklerine hep gülerdim, sağol polat doğruymuş valla. 4- mayın patlar uçar yere düşersin, sana atılan mermilerin hiç biri sana değmez, tamam biliyoruz bu dizi varolduğu sürecede ölmeyeceksin de seni izlerken kendimi half life oynarken konsola god yazmış oyuncu gibi hissediyorum, bir de god yazmakla da yetinmemişsin. elindeki silah uziye benziyor. maksimum 30 mermi alır, gayette seridir. ama sendeki konsol da seri ki god yazmışsın altına give allıda yapıştırmışsın. hiç mi bitmez o mermi, silahın ucundan çıkan ateş hele, doğum günü pastalarına konmuş maytap gibi aq. Vaillant Servisi Gölcük 5- bir de bu canlı hedef muhabbeti çok can sıkıcıydı. yalçın bulut daha iki bölüm evvelinde kendisinden bir devlet memurunun infazı istendiğinde "ben devlet memuruna silah sıkmam" diyip şerefli ayağına yatıyordu, ulan ne oldu da tüm değerlerini iki dakikada sattın. şekerim diyen kıl almış eline sniper rifle canlı hedef arıyor sen de "eee gel bari işçilere sık" diyorsun. olmadı. 6- bir de dizinin yapımcılarına sözüm olacak, kardeşim dizinize en büyük ihaneti siz yapıyorsunuz. öyle bir promo koyuyorsunuzki diziyi izlemesek de olur diyoruz. mayınlı sahne yapmışsın, bir "acaba" dedirtmişsin, ama promoda bakıyoruz polat-memati el ele, daha güzel günlere. 7- türk doktorlarını da esefle kınıyorum, size güvenim tamdı. ne güzel kalbi durmuştu o güllü denenin. ne lüzumu var zahiyatın, bir ampul adrenalin ver diyorsun. ben yakında o güllüye yüzlük bir ampul takacam.

Arçelik Servisi Körfez

ahu'nun amcası, fuat'ın karısı öldüğünde, karısına "tüm kadınlara ders olsun" demişti kinayeli şekilde. geçen bölümde karısının ilaç ya da zehir karıştırdığı yemeği afiyetle yedi. madem karından şüpheleniyorsun, neden dikkat ve takip etmiyorsun karını? neyse ya, anlat anlat bitmez. bu senaryo hatalarının biran önce bitip, kurgu manyağı olacağımız günleri iple çektiğimiz dizidir bu. Arçelik Servisi Körfez bolumun sonunda kesin cin yapimi mayin patlattiklari dizi. bu cin mallari hep boyle oluyor, hemen pilleri bitiyo, ceksin diye sonra uzaktan kumandayi boyle ayyuka kadar kaldiriyosun, polat da seni goruyor. pana filme buradan en kisa zamanda pili bitmeyen, daha uzaktan da tesir eden kaliteli techizat kullanmalarini salik veriyoruz

Arçelik Servisi kocaeli

polat'ın ağlar gibi yapıp, ayna karşısında gömleğini yırtarak akabinde kuzu postu gibi bağrını kameraya göstermesiyle nihayet polat'ın üçüncü mimiğini de gördüğümüz dizidir. bu üçüncü mimiği inanın uzun zamandır bekliyorduk, büyük sürpriz oldu biz takipçileri için. Arçelik Servisi kocaeli 17. bölümünde aşağıdaki gibi bir diyalog geçmiş ve yine yarmış dizi: polat ve ekibinin kullandığı deponun basılmasından sonra depoyu basan muro'nun nerede olabileceğiyle ilgili konuşulmaktadır. baskını verdi kaçtı şimdi hangi deliğe girmiştir bilinmez gibi laflar ortada dolanırken memati bombayı patlatır: "çıktığı yere girse farketmez!!!"

Arçelik Servisi İzmit

başından beri davut tataroğlu karakterinin, hepimizin gerçek yaşamda zamanla ne kadar büyüyüp güç sahibi ve amerika yanlısı olduğunu bildiğimiz büyük medya patronuna çok benzediğini gördüğümüz dizidir. ama bir karakteri bir kişiye yıkmak doğru olmayabilir. dizideki karakterlerde bir çok kişinin yansıması olabilir. torosları ise sabancı olarak düşünmüştüm. aile yapısı olarak alakası olmasa da ilk bölümde şirketteki tarama olayı özdemir sabancı'yı hatırlatmıştı bana. ama şöyle de bir şey var. eski baronun ölüm şekli üzeyir garih'inkine çok benziyor. baronun evine çaycı olarak giren feraye ise fehriye erdal ile benzerlik taşımakta. oradaki baronu öldürme girişimi kısmı da bir yandan özdemir sabancı hikayesini anlatıyor gibi. yani her karakter üzerinden bize bir takım tanıdık hikayeler anlatılıyor sanki. son olarak pusu'daki kitapçı suikastini anlatmaya gerek yok sanırım o çok bariz. Arçelik Servisi İzmit

Arçelik Servisi Gebze

kurtlar vadisi terör'ün tersten yayınlanmışı. yayından kaldırılan malum dizide, terör örgütünden başlayıp ucunu dört aileye bağlayacaklarına, dört aileden başlayıp ne yapıp ne edip olayı yine terör örgütüne bağlamışlardır. bu şekilde sansürcü zihniyeti ters köşeye yatırıp, o kadar emek harcayıp yazdıkları kurtlar vadisi terör senaryosunu heba etmemişlerdir. zekicedir, kurnazcadır. Arçelik Servisi Gebze eskiden daha çok güldüğüm ince esprileri olan dizi.en son bölümünde de mantık hatası var.şöyleki limanda çatışma çıkıyor polat akrobatik haraketlerle kurtulup çatışma başlıyor .polat mıro nun adamlarının hepsini öldürüyor tek mıro kalıyor onu öldürmeden kaçıyor.nerde kaldı senin polatlığın vursana onuda. böyle devam ederse bir süre sonra kitlesinin büyük bir bölümünü kaybedecektir, kaybetmektedir.. demek ki bir şeyi zirvede bırakacakmışın ki efsane olsun.. şimdi reyting kaygısıyla yayından kaldırılacak bir dizi olacak yazık çok yazık. aslan amcamızın ve çakır abimizin mezarında mevleviliği icra etmektedir..

Hurda alım satım izmir

Ramazanda iftar sofralarımızın vazgeçilmez tatlı yiyeceği hurma meyvesini veren Hurma bitkisi, Palmiyegiller'dendir. iki yüz kadar çeşidi bulunan ve anayurdu Kuzey Afrika ile Arap Yarımadası olan hurma ağaçları, günümüzde Akdeniz havzasının güneyi, Ortadoğu, Kaliforniya ve Avustralya ile ülkemizde Ege ve özellikle Akdeniz bölgemizin kıyı şeridinde yetiştirilmektedir. Ayrıca, ülkemizde yetişen Datça (Girit) hurması ve Gölköy hurması adlı iki alt türü bulunmaktadır. Bu iki türün meyveleri Arap hur Hurda alım satım izmir

Baymak Servisi Kocaeli

her zamanki gibi bu senede sinir stres sahibi olacağımız aşikar. futbol'dan cok anladıgımı ıddaa etmıyorum ama kadroya bakıyorum, tesislere, klubun genel anlamda ımkanlarına bakıyorum, bunların üstüne sahaya yansıtılan oyuna bakıyorum; olmuyor, olmuyor. belki baz degıl ama transfermarkt sitesindeki verilere gore 150 mılyon euro'ya yakın bır kadron var kardesım. ki bu rakam turkıye lıgı donelerıne gore dusuk tutuldugu ıcın bu sekılde. aynı takımın elit bir avrupa lıgınde oldugunu dusunsek, 200 mılyon euro uzerı bır kadroya sahipsın. gercekten ınanılmaz rakamlar. avrupada bu degere sahip takımlara bakıyorsun, istikrarlı futbol başarıları ve sistemleri var. ha onlarda abuk sabuk takımlara kaybetmiyorlar degil ama her sene bu kadar başarısızlık ve kalitesiz futbol yansıtmıyorlar. young boys, paok, vaslui kim birader? 3er 5'er atıp gondermen lazım senın. her sene bu kadro ıle şampiyonlar liginde yarı final umud etmiyoruz ama en azından adam gibi sistemle mücadele edilip yıllardır olusturulamayan sistemin temellerinin atılmasını istiyoruz. Baymak Servisi Kocaeli

Baymak Servisi İzmit

fernandes, diego, modric gibi takımı ileriye taşıyacak kuvvetli bir orta saha oyuncusuna çok acil ihtiyacı olan takımım. krasic transferi, oyuncunun kalitesi bakımından olumlu gibi görünüyor, ama orta saha takviyesi yapılmadan takıma gerekli katkıyı yapabileceğinden benim de şüphem var. Baymak Servisi İzmit krasic başlığı altında mk m 5 bir ideal kadro yazmış. o kadroda kuyt'a yer bulamamış. acaba cruyff'un avrupa kupasından önce önerdiği gibi şu anda sefilleri oynayan gökhan yerine kuyt arkada, krasic önde bir diziliş denenebilr mi? son bir not da stoch ile ilgili. eğer stoch'a ciddi bir teklif varsa bence hemen satılmalı ve yerine daha yapılı, sağlam ve çalım atabilen bir sol kanat oyuncusu alınmalı. tüm maç içeriye katedip bir şut çıkartacak diye takımı bir kişi eksik oynatıyor. dünkü maçta ileride hiç bir iş yapamadığı gibi, geriye de yardım etmeyerek zaten ikircikli oynayan hasan ali'nin üzerine taşıyamayacağı kadar yük bindirdi.

Vaillant Servisi Kocaeli

yine uzundu bölüm. ben bıktım bu türk izleyicilerini 5 saat tv başında kalkmaksızın oturtmaya çalışan tv kanallarından, onlar bıkmıyor uzun uzun diziler çekmekten. anlaşıldı ama, ilk bölüm diye değilmiş, bölümler uzun olacak, kabullenelim bunu. per se demiş, nurhayat'ın annesi rolünde mesela perran kutman'ı görsek, o da histerik histerik konuşsa fena olmaz hakikten. bir de o kadar apartma var dizide deniliyor, benim de arak olmasa da karakter gelişimi açısından bir önerim olacak: nurhayat-rıza ilişkisini git-gel'li chandler-janice ilişkisine benzetseler, beyaz'dan bir matthew perry çıkar mı bilmiyorum da, chandler gibi daha fırlama bir tip olup yine de kaybeden kalsa hiç fena olmaz idi.* Vaillant Servisi Kocaeli hemen bir uzun sahne örneğiyle girişeyim: terastaki masada gülistan-bora arasındaki satranç turnuvası. tamam kasparov muhabbeti filan güzeldi de, kardeşim 2-3 hamle yapsanız da anlardık, ne gereği var ki izleyici = gerizekalıya bağlamanın. bu hafta orçun sahnesi azdı sanki, cama yapışıp terası izlemeleri dışında, bir "bıdı bıdı, çok üşüdüm, ısıtın" dedi, ki çok abartmamalarını tavsiye ediyorum, ara ara tadında olduğunda, beklenmedik anlarda daha eğlenceli oluyor. adama sürekli sapık muamelesi çektirtecekseniz iki bölümde bayar, bizimkiler dizisinin "dummkopf"undan çok daha fazlası çıkacakken, karakteri sığ göstermenin ne anlamı var? bir de o şarap gül mevzuu vardı işte, neeah o da, "komşuluk bitmiş arkadaş" filan. bir de olgun şimşek- ahmet, uyuyakalıp rolü kaçırınca üzüldüm cidden. o sahnede yetişip, loser kalacaksa da rolü gerginlikten beceremeyip loser kalmasını tercih ederdim.

Vaillant Servisi İzmit

ilk bölümünü az önce izleyebildiğim ve beğendiğim dizi. özellikle nurhayat ve orçun karakterlerini çok sevdim. açılay da ilgi çekici bir karakter olacak sanırım. sarp apak'ın oynadığı karakter ise oldukça abartılı. sinir bozucu olmuş. genel olarak keyifli vakit geçirdim, hatta sesli güldüm. burada yapılan bazı eleştirilere ise anlam veremedim. bir diziyi hayatın anlamını çözmek, sosyal sorunlara çözüm bulmak vb. amaçlarla izleyen var mıdır, bilemiyorum. en azından ben, öyle bir amaçla dizi izlemiyorum. bütün istediğim bir kaç saat eğlenmek ve bu dizi de benim bu amacıma uygun. bence gayet keyifli olmuş. kanımca nurhayat karakterini ne kadar uzun süre görebilirsek o kadar keyifli olacak. Vaillant Servisi İzmit

Vaillant Servisi Gebze

herşeye bok atmayı entellektüellik sanan zihniyetçe yerin dibine sokulan dizi. eksikleri vardır yoktur bunu eleştir eyvallah ama baştan sona olmamış demek ayıptır, günahtır. ayrıca merak etmekteyim "olmamışçılar" ne izlemektedir? adını feriha koydum, bir çocuk sevdim, hayat devam ediyor ziya 4 büyüklerin diger 3 ü bunları yayınlamaktadır. ha pardon bu ülkede herkes cnbce izliyor türk kanalları avam ne de olsa. diziye olmamış yaftasını da tuvalete gittikleri ara anaları babaları izlerken yapıştırıyorlar dimi ? bu arkadaşlara diyeceğim şudur, sen bugüne kadar ne izliyorsan onu izlemeye devam et canım kardeşim; zira ben halimden oldukça memnunum dokunma keyfime. Vaillant Servisi Gebze

Siemens Servisi Gölcük

nasıl ilerleyeceğini kestiremediğim dizi. sanki bi daldan dala durumu var. misal cemre ünlü olacak sandık, kelek yedi şimdilik... bi de genelde 2. sezon ortalarında yaşanan sıkışmayı baştan yaşıyor sanki. hamile kalan sevgili gerginliği, öldü sanılan ama ortaya çıkan baba... bunlar senaryonun tıkandığı noktada dahil edilir konuya genelde. ayrıca belirtmek isterim ki cemre ile kuzey sevgili falan olacaklarsa olmasınlar daha iyi. kıvanç tatlıtuğ ile öykü karayel'in kimyaları zerre tutmuyor. ana karakterlerin birbirlerine aşık olmalarını izleyici olarak bu kadar istemediğim bir dizi daha olmamıştı herhalde. Siemens Servisi Gölcük sansürsüz görüntülerin olduğu videonun altına kızın biri de "kuzey güney'den soğuduuuum :) " yazmış. soğumak değil de şoka uğradım resmen. sansürlenince ne kadar dümdüz oluyormuş o dizi. meğer neymiş arkadaş. sansürsüz yayınlansa kıvanç tatlıtuğ'u biblo zanneden ciciş kızlarımız hayranlıklarını devam ettirir mi merak ettim.

Siemens Servisi Kocaeli

anne karakterlerinden bu derece tiskindiğim başka dizi olmamıştır herhalde. bi tanesi ayrımcı evlatçı psikopat teyze(iyi rol yapıyor helal olsun) diğeri harbiden yıldız tilbe. ay iki dakka sus be kadın, ne görmemiş mahalle karısısın. nerde aşk-ı memnudaki asaletin, mürebbiyeliğin, fransızlığın. si vuble yanii. türk televizyon tarihindeki gelmiş geçmiş en sağlam oyunculukların sergilendiği dizi olma ihtimali oldukça kuvvetlidir. diğer bir örneği için: (bkz: öyle bir geçer zaman ki) Siemens Servisi Kocaeli sami tekinoğlu'nun her bağırışında resmen ben yerimden oynuyorum. o ne güzel kızmaktır, ne haklı haykırmaktır, nasıl bir kızgınlıktır. her bölümde umarım yine sinirlenir, atar yapar diye bekliyorum resmen. kuzey ise apayrı bir tez konusudur. --- spoiler --- 9.bölümde kuzey'in ayrımcı pislik anasının, güney'e paraları kardeşine vermekle nasıl büyük bir hata ettiğini paraların uçup gittiğini, 8 bin lirayı vermemekle ne iyi ettiğini utanmadan belirttikten sonra sonra kuzey'in konuşmalara şahit olup, anasına dönüp: -allah razı olsun anne, sen bu kadar ileri görüşlü olmasaydın benim şimdi 8 bin daha borcum olacaktı. iyi ki saklamışın o 8 bini, gerçekten teşekkür ederim... dediği sahneyi ayakta alkışlarım arkadaş. o nasıl bir ses tonudur, nasıl bir bakıştır anlamadım.

Siemens Servisi İzmit

ferhat kuzey'e gücünü ispat etmek için farklı bir yola başvurmuş, cemre'nin karşısına çıkmıştır. geçmişte olduğu gibi bugün de, ferhat'a karşı kuzey'in en zayıf noktası cemre olacaktır. suçüstü yakalanmış olmanın paniğini ve korkusunu yaşayan cemre, nasıl bir oyunun parçası olduğunu anlamaz. bu sırada ferhat, cemre kendisinden kaçtıkça doğru yolda ilerlediğinden emin olur. kızını takip eden bir adamın varlığını öğrenen gülten ise geçmişe ait korkularıyla yeniden karşı karşıya kalır. güney'e olan borcunu ödemek için çareler arayan kuzey'e ali bir çıkış yolu gösterir. bu saatten sonra kuzey'in geleceğiyle ilgili tek planı, çalışıp güney'e olan borcunu ödemektir. oysa simay'ın geleceğiyle ilgili planlarında kuzey önemli bir yer tutmaktadır. Siemens Servisi İzmit cemre'nin reklam filminde oynatılmamasının gerçek nedenini öğrenmek isteyen gülten, bu işin peşini bırakmaz. cemre'yle gülten'in sinaner şirketler grubu'na ani ziyareti, beklenmedik krizler doğurur. cemre'yi rahatsız etmeye devam eden ferhat, sonunda amacına ulaşır. cemre'den her şeyi öğrenen kuzey öfkeden deliye döner. ferhat'ın? da isteği budur. kuzey kendisine kurulan tuzağa, bütün tehlikeleri göze alarak düşecektir.

Siemens Servisi Gebze

avrupa yakasından anadolu yakasına taksiyle giden gidene bu dizide. turist olarak istanbul'a ilk kez gelenler diziden etkilenip bunu yapmasınlar, yapım ekibi sadece taksi paralarını gerçekten ödese haftaya dizi çekemez. rol icabı oluyo bunlar dizide. aman diyeyim. köprüde "inicem ben" de yapamazsın. "1. köprü tıkalıdır 2. köprüden gidelim" numarasını da yedin mi, 80 liraya devri alem...offf.guzel dizi. bu konuyla ilgili artik bir sey yazmaya gerek yok ta belirtmeden gecilemeyecek bir oyuncu var bu dizide: zerrin tekindor Siemens Servisi Gebze o nasil rol yetenegi nasil bir oyunculuk. sirf onun icin bile izlenir bu dizi.cemre'nin annesi kızının uyanması için ,yatağa gelip kalkıyor musun kalkmıyor musun tripleriyle "şimdide gıdıklıyım da gör sen gününü "diyince ve cemre gıdıklanmayınca çok korktum lan, felç geçirdiğini falan düşündüm bir an. bu türk dizileri ne hale getirdi beni amk. kendimi tanıyamıyorum.

Bosch Servisi İzmit

korkunç bir dizi. yine birbirini aldatıp, sevişe sevişe kombinasyonlar yapmaya çalışan gençler. yine zengin kız, fakir erkek. yapılan kalleşliklere karşı kalleşlikle cevaplar falan... yine saçma sapan birsürü şey. prim yapıyor mu? yapıyor layığıyla. ne de olsa türkiye burası. izlemediğim halde reklamlarla insanın gözüne de sokuluyor ısrarla.dünyanın en geniş ailesini az önce gözlerimiz önüne seren dizi. Bosch Servisi İzmit banu, abisinin karşısına baya iç çamaşırlı (ama sırtında sabahlıkla) çıkıyor, abisinin duyacağı bir yerde güney'e "ne yani, cemre'ye banu'yla beraber olmadım mı diyeceksin?" diyor, abisi 1 dk. sonra "ne duruma düştüğünün farkında mısın, adamın aklı sende değil" diyor, ve birden kamera babalarına dönüyor ve görüyoruz ki adam bu durumlara az çok şahit olmuş ve gayet tepkisiz, kendince endişeli gözlerle kapının ağzında duruyor. vay arkadaş, gördük de bu kadar aleni rahatlık görülmedi daha önce. not: gerçi bu baba figürü geçen gün salonda oturmuş kendi kendine içki içip yüksek sesle opera dinlerken hipermini elbisesi ve yüksek topuklu ayakkabılarıyla banu "baba sana bir şey diycem, ben bi iş kursam diyorum" diye çat diye odaya girmişti. sanırsın bir yere gidecek onu haber veriyor, öyle de doğal.

Beko Servisi Gebze

o simay kaç haftadır kuzey ne dese yaptı bağırdı çağırdı sustu çocuk gitmesin diye, oturup evde beklemeler falan. ama bi para çok önemli diil benim için dedi direk kuzeyin bakışı değişti. seni seviyorum diyince aferim gel dedi ya eminim dünyalar simayın olmuştur. gece eve gidince amuda falan kalkmştır mutluluktan. bunu nereye mi bağlıcam? var böyle ilişkiler biliyorum ben. o yüzden o kadar doğal o kadar güzel geldiki o sahne bana.. adam takdir etsin aferim desin diye uğraşmalar sonra deli gibi mutlu olmak. bşiler yapmak için uğraşıp farknda olunduğunu bilmeye çalışmak falan. güzel bişey hissettiğinde böyle garip cevaplar veren erkekler var evet, bi aferime için çok şey yapıcak kızlarda var. Beko Servisi Gebze ayrıca bu kadar edebiyat yapıp bu başlığın içine sıçtıgımn farkndaym. olsun. ağladığında gözleri bir kedi yavrusunun gözlerine dönüşen boncuk gözlü bir adet kıvanç tatlıtuğ barından dizi. açıkça görülmektedir ki, aşk-ı memnudan itibaren kıvanç bey yememiş içmemiş spor salonlarında ve oyunculuk atölyelerinde sabahlamış, muhteşem bir vücut ve harika ötesi bir oyunculukla sahalara geri dönmüş, hem fiziğini hem oyunculuğunu zirveye taşımıştır zannımca.

Bosch Servisi Gölcük

türk futbol kamuoyuna dünkü yayını ile büyük bir feyk atmış olan program. (bkz: fake atmak) şöyle ki, bazı gazetelerde "telegol' de bu akşam isviçre maçı ile ilgili çok önemli görüntüler var. mutlaka izleyin" çağrısı yapılmış, bu tanıtım bandı star' da günlerce yayınlanmıştır. dolayısıyla, aylar boyunca o maç ile ilgili aynı görüntüleri görmüş olan izleyicide bir merak uyanmıştır. Bosch Servisi Gölcük programda 2 saat geride kaldıktan sonra, "işte türkiye-isviçre maçının olay görüntüleri" denerek, yine alıştığımız, bildiğimiz görüntüler ve onların farklı kamera açılarından çekilmiş versiyonları sunulmuştur. serhat ulueren de görüntülerden sonra şöyle bir konuşma yapmıştır; " evet, günlerdir arkadaşlarımla konuşuyorum; vatan gazetesi spor müdürü ile, sabah gazetesi spor müdürü ile, vs.. onlara bu görüntüleri yayınlayacağımı söylemiştim ama bugün fikrim değişti. bu görüntüleri gösterirsem kime ne yararı olacak ? o yüzden yayınlamıyoruz. " yahu tamam, herşeyi geçtik de, televizyonları başında bunu beklemiş olan binlerce kişiye ne diyebilirsiniz ki ? madem yayınlamayacaktınız, o halde niçin tanıtım bantları girdiniz ? bu, izleyiciyi aptal yerine koymak değil midir ?

Bosch Servisi Körfez

her bölümünü yakalayaman ya da yakalasa da bir kez daha seyretmek isteyen telegol fanatikleri için, mutlaka capturelanması gereken program. nasıl dikkat şahan çıkabilir skeçleri capturelanıyosa, bir hayırsever vatandaş da telegol skeçlerini capturelayıp nete koysun bölüm bölüm. böylece o efsanevi adnan aybaba-ziya şengül diyaloglarını kaçırmamış olur kimseler. Bosch Servisi Körfez hakkında bu kadar çok entry girildiğini gorunce ahanda turgay ali samı ziya ve ahmet abiler güntekin önderliğinde yine bir aradalar diye düşündüğüm ama gerçeğin yüzüme çarpılması ile bayramımı hüzne boğan bir zamanki bölümleri anlatılmaz yasanır tadındakı tw showu.. bu geceki bolumunde ozguc turkalpin 3.ligde yonettiği bir macta 1 ekim 2005 konyaspor fenerbahce macindaki pozisyona benzer bir pozisyonu faul olarak yorumladığının goruntulerini gosterip beni yarmıs programdır.beni yaran burada ozguc turkalpin fenerli olduğu gibi salakca bir sonuca varmam falan değil aksine bence sacma bir goruntuyu gosterip insanların boyle dusunmelerini isteyen telegoldur. sacma diyorum cunku gosterilen pozisyonda anelkanın rolunu ustlenen belki de istek uzerine taklidini yapan futbolcu bence pozisyonunun neredeyse hiç gerektirmediği bir durumda sırf anelkaya benzemek için yaparmıs gibi kaleciye dogru ucuyor.gulmeme neden olan bir değer konuysa telegolun kamerasının tessadufen orada bulunması.super lig goruntulerini yayınlayamayan telegol sanırım renk olsun diye 3.ligden ozetler sunacak yakında.

ya$anan tarti$malar ne kadar gereksiz de olsa, serhat ulueren insanin sinirlerini alt ust eden bir insan da olsa, gokmen ozdenak, adnan aybaba, ve ziya $engul cogu zaman kahvehane insani tarzinda goru$ler de bildirse, haftanin en kotu gunu olan pazartesi oncesi izleyenlere keyif veren, eglendiren, spordan cok reality show havasinda gecen guzel program. umarim bu haftaki ic hesapla$malardan sonra kadroda fazla bir degi$me olmaz, olursa da yerine eski goz agrilari** tekrar katilir.bu hafta soldan sağa gökmen, ziya, ersin, serhat, adnan beşlisiyle açılan program. muhteşem beşliyi yan yana görünce az sonra namaza duracaklarını sandım. lakin serhat ulueren yaptığı açıklamada birlik beraberlik mesajları verdi, program başladı. bu haftaki program açılışındaki görünümleriyle (muhteşem beşli ayakta yanyana), futbol dünyamızın `olağan şüpheliler` i ünvanını hak etmişlerdir... Bosch Servisi Kocaeli kişisel not: olur da bir gün best of telegol dvd si çıkarsa, telegolde kına gecesinin mutlaka olmasını arz ederim.

Bosch Servisi Kocaeli

stüdyoya adam çağırmak veya telefonla bağlantı kurmak için birilerine devamlı bok atmaya çalışan, sonrasında "haydi bakalım sıkıyosa ara da cevapla" diye hönküren program. eski kalem$örlerini kaybetse bile hala gönüllerde bir numara olan spor programı. zamanın birinde galatasaray - samsunspor macı ertelendikten sonra $u enfes muhabbetle evlerimizin icini ısıtmı$lardı. Bosch Servisi Kocaeli ali sami alkı$: ben hakem olsam o maçı oynatırdım, çizgilere kömür dökersen hiçbi$ey olmaz. ahmet çakar: karayollarında çok çalı$tınız galiba. kömür döksen de 10 dakka sonra gene kar kapatır, çizgiler görünmez sayın alkı$. turgay $eren: hehe ali sami alkı$: hayır efendim kapanmaz. önce çizgiye tuz dökülür, sonra üzerine kömür, sonra yine tuz dökülür, o maçta sonuna kadar oynanır. ziya şengül: e üzerine biraz da domates doğra da çoban salata olsun bari mutlu çelik'in "kimse benim oğlumla uğraşamaz, kendileri çocuk yapamıyorlarsa gelsinler yardımcı olayım onlara" demesi üzerine katılımcılarından hiç birinin tepki göstermeyip bu cümleyi gayet normal bir cümle olarak algıladıkları program. ersun yanal'ı karalamak için haftalarını feda etmekten çekinmeyen,fakat yavuz kayral programa bağlanıp fenerbahçe'nin üzerine oynanmış ve oynanmakta olan olayları bir bir ortaya dökmeye kalkıştığında süremiz yok diye lafı adamın ağzına tıkalamayan çalışan insaların hazırlayıp sundukları programımsı.

Bosch Servisi Gebze

cemal aydın: kim hükmen mağlup olacakmış! hangi babayiğit bizi mağlup edecekmiş! sizin demenizle mi edecekler! star adamı: sayın başkan. sayın başkan... şeklinde bir tartışma vuku buldu ve iki taraf birbirini anlamamakla suçladı.. sayın başkan mircea lucescu gibi biraz baskın çıktı ve starın adamı (serhat ulueren sanıyorum) pek konuşamadı ama star'ın adamının bolca hırslandığı, titrediği gözlendi. yine de "sayın başkan" şeklinde saygıyı elden bırakmadı. tabi ortamda ahmet çakar olsaydı daha fazla eğlenebilirdik. sirf vukuat. sirf vukuat... Bosch Servisi Gebze anlamadan dinlemeden, odevlerini iyi cali$madan sobelendiler gibi geldi bana 21/03/2004 geceki programda. adi gecen tarihli geceki ak$am da klasik taktiklerini kullandilar. "skandal! yer yerinden oynayacak! birileri istifa etmek zorunda kalacak!" gibi gazlarla tansiyon yaratip, adlarini gecirdikleri ki$ileri ve federasyon yetkililerini (ki bu konuda ata aksu kadrolu hale gelmi$tir - hic kasmasinlar, studyo musait, ceksinler her hafta bir koltuk daha) programa canli baglantiya cagirdilar. cemal aydin sinirlendi ve muhtemelen hakli oldugu halde kaybetti. hodri meydan hesabina programa gelip reytinginize katkida bulunacagim dedi... serhat ulueren'i de gormu$ olduk. ahmet cakar'in yerini dolduramadi. bu arada programda da " - baltayi ta$a vurduk, $i$tik..." havasi esti, hala da esiyor $u dakika itibari ile.

Beko Servisi Gölcük

02.07.2012 tarihiyle yüce türk milleti adına karar veren bağımsız türk mahkemeleri tarafından aziz yıldırımın şahsında "şikeci" ilan edilen takımdır. kaç gündür mahkeme kapılarında, cezaevi önlerinde bekleyen fb taraftarı da inşallah anlamıştır bunu. yoksa "tahliye olmak" ile "beraat etmek" arasındaki farkı bilmeyen gerizekalı çoktur bu memlekette. tahliye oldu diye hem fb'yi hem aziz yıldırım'ı aklandı zannedenler çoktur... 2.7.2012 tarihinde yüce türk milleti adına , bağımsız türk mahkemeleri tarafından hakkında karar verilmiş olan takımdır. ben demiyorum komedyenin biri diyor. Beko Servisi Gölcük ulan bari mahkemenin adını yazın. doğru yazın. korkmayın. özel yetkili 16. ağır ceza mahkemesi deyin. korkmayın parmaklarınıza yapışmıyor. alakasız davalardan örnekler verilerek savunulan sempatik camia. bir örnek de benden tüm sevenler için geliyor: mahallemizin babacan bir abisiydi selçuk abi. bir kızı sevdi, vermediler. kızın da bunda gönlü varmış, kaçtılar beraber. bir haftaya geçmeden polis yakaladı, türk polisi. zorla alıkoymak + tecavüz suçlarından hüküm giydi. içerde kızın akrabaları çakıyla çok afedersiniz götünü kestiler selçuk abinin. sevdiği kız pes etmedi, okudu, avukat oldu. delicesine delil topladı, davayı yeniden açtırıp çıkarttı selçuk abiyi içerden. demek ki fener suçsuz!!1!bir!

Beko Servisi Körfez

tff karar verirken kanaat bile yeterken madde değiştirerek kanaat oluşturulmasın, şimdi de mahkeme karar verirken kanaat yeterli değildir de. böyle başa şimşir tarak işte. garip savunucuları olan klüp. Beko Servisi Körfez o nerde, bu nerde, şu ne oldu diye soran taraftarlarına tapeleri okumalarını öneriyorum. aradıkları herşey orada var. ben okudum. ha ben o kadar sayfayı okuyamam, ilkokul terkim derseniz fb-ibb maçı öncesi ibrahim akın'ın menajeriyle fb yöneticilerinin, sonra menajerle ibrahim akın'ın, ibrahim akın ile erzurumdaki hocanın konuşmalarını ve mesajlarını takip ederlerse "fener 100000 euro teklif ediyor" cümlesinden "balyalar yanımda"cümlesine kadar olan gelişmeler gözlerini açabilir.

Beko Servisi Kocaeli

''tutuklu gazeteciler ifade özgürlüğünü savundğu için içerideler, hükümet baskı altına alıyor o yuzden suçsuz yere içeride yatıyorlar'' deyipte, ''fenerbahçe şike yapmış'' deme iki yüzlülüğünden vazgeçmen lazım.. her nasıl ki; Beko Servisi Kocaeli tutuklu gazetecileri hapse atmak için millete kanıt göstermedilerse (ki olmayan kanıtın nesini gösterebilirsin), ortada iddia edilen para sayma görüntülerini de kamuoyuna gösteremediler. ama sonuçta ikisinde de mahkeme suçlu diyor. ve sen birine ''yargı zaten bir takım kişilerin elinde, beğenmediklerini içeri atıyorlar suçlu gösteriyorlar'' diyorsun, diğer dava hakkında da ''mahkeme tescilledi, şikecisiniz olm'' diyorsun. işte dünyanın en zavallı insanları sizsiniz. daha bunun muhakemesini bile yapamıyorsunuz. bugün kendisine devrimci sosyalist diyen arkadaşlarım dün : ''cemaat akp elele, cehenneme '' derken, bugun :''feto'yu sevmeye başladım lan'' diyebiliyorsa bu sizin küçüklüğünüzü olduğu kadar fenerbahçe'nin büyüklüğünü gösterir. tüm bunların farkında olan arkadaşlarımı tenzih ederim. zira fanatik galatasaray'lı olduğu halde ''fenerbahçe'ye haksızlık yapılıyor'' diyen arkadaşlarım da var. son söz : delil varsa gösterin kamuoyuna da herkes rahat etsin.

Beko Servisi İzmit

akp karşıtı olup ulusalcı düşünceye yakın olan galatasaraylılar, beşiktaşlılar, trabzonsporlular, hasılı tüm spor kamuoyu, doğu perinçek'in, mustafa balbay'ın, tuncay özkan'ın içeride tutulmasını cemaate bağlarlar. tüm bdp'liler kck operasyonlarının siyasi olduğunu iddia eder. bu kesimler, bu kişiler mahkeme kararlarıyla hüküm giyseler bu tutumlarını değiştirecekler mi? "yargı kararıyla darbeci oldukları veya terörist oldukları kesinleşti." diyecekler mi? demeyecekler elbette. şu an ortalama bir fenerbahçeli için de durum üç aşağı beş yukarı budur. cemaatin tüm basınının fenerbahçe üzerine gitmesi bu algıyı yaratmıştır fenerbahçe taraftarında. bir de özel yetkili mahkemeler. ancak söylediklerim "fenerbahçe aslında temizdi, cemaat komplo kurup bize iftira attı" şeklinde anlaşılmasın. ben şunu söylüyorum, futbolun tüm pisliği için fenerbahçe kurban seçilmiştir, şu veya bu sebeple. ve siz sevgili fenerbahçe dışındaki taraftarlar, fenerbahçe'ye şikebahçe diyerek futbolu temizlediğinizi sanıyorsanız, yüzeysel olarak mutlu olursunuz ancak. akşam başınızı yastığa koyduğunuzda vicdanınıza anlatın şikebahçeyi... kendi kendinize deyin ki "yahu şu 8-0'lar, zaladlar falan iyi ki 31 mart 2011'den önce olmuş."... Beko Servisi İzmit fenerbahçe başkanı şikeden ceza aldı. türk futbolu bu kararla artık tertemizdir, herkese kutlu olsun!

İzmir Özel Servis

sevgisi ve sadakati; kulübü yöneten kişilerce istismar edilen taraftarlara sahiptir. fenerbahçe universal kadın voleybol takımının cev avrupa şampiyonlar ligi'ne alınmaması tamamen yönetimin ayıbı gibi duruyor. başvuru yapılıp yapılmadığı meçhul. kim ve logan tom da naz'ın ardından yuvadan uçacak gibi. her yıl inanılmaz başarılara imza atan kadın voleybol takımı resmen sahipsiz durumda. dünya ve avrupa şampiyonluğu ile sezonu tamamlamış; namağlup bitirdiği sezonu, sezonun ortasında alınan bir kararla tek maça indirilen play-off sistemi sonucu vakıfbank'a kaybederek noktalamış bir takım bu. biraz daha ilgiyi hak etmesi için daha neler yapmaları gerek bu kızların bilemiyorum... sorunun mali olmadığı çok açık. sorun, 3 temmuz'dan bu yana gelinen süreçte futbol dışındaki branşların gördüğü üvey evlat muamelesi. önce erkek basketbol takımı, şimdi de kadın voleybol takımı. yarın da avrupa şampiyonu olan masa tenisi şubesini kapatırlarsa hiç şaşırmam. işleyen parçaları tek tek kırıyorsunuz. üzerimize oyunlar oynanıyor dediniz; iktidara yakın değil direk iktidardaki isimleri yönetim kuruluna aldınız. ülke menfaatleri için dediniz cas davasını çektiniz. diğer branşlarda mali sıkıntımız yok dediniz naz gibi birini elinizden kaçırmak üzeresiniz. biraz kaba bir tabir olacak ama siz necisiniz biz bunu anlayamadık. bu taraftar cebindeki son kuruşa kadar fenerbahçe karta, fenerium'a akıttı takımı dik durmaya devam etsin diye. zamanından zaman çaldı mitinge, yürüyüşe desteğe gitti. ayıptır yaptıklarınız, tek kelimeyle ihanettir. bu taraftarın yeni yönetim kuruluna bir çift sözü olmalı... uyanın beyler, taraftar uyandırmaya çalışırsa işlerin içinden çıkamazsınız.

Arçelik Servisi Gölcük

turkiye cumhuriyeti vatandasi isen, vizesiz gidebilecegin topraklar. bak yav ne kadar hos geliyor kulaga, halbuki biliyoruz ki, suriyeye gitmek isteyene zaten kapida esad durun diye bagirmiyor, alabildigine yardimcilar bu konuda, lakin o prosedurlere girmeden kapiyi acmak oyle hos ki.. Arçelik Servisi Gölcük dusunsenize, elinizde kafa kagidi olarak pasaport, diyorsun ki ac bre zindik, o da aciyor. kendi adima mesela, tam da karar vermisken hadi tezi de verdin basbakan, bir tatili hakettin diye dusunurken, ingilterenin tam da gobeginde hem de, bir opsiyon olarak belirdi gozumde baas partisinin goz bebegi. simdi denilebilir ki, prag varken sam niye, hah iste tam bu sebeple, gidis gelis ozgur diye.. oyle ozel bir duygu ki bu, hele yurtdisinda yasayip o ikinci sinif insanmis muamalesi yasatilan insanlar icin. davutoglu iste, sanki onda marifet. simdi, akp den hazzetmemek icin, siyasetin ve siyasetcinin dostu olmamaya gerek yok, yeteri kadar veri mevcut database de zaten, fakat guzel olan seyleri de ayirt etmek gerek zannimca.. bakan olmadan once, kitaplarini okuyup da helal olsun diyen bir uluslararasi iliskilerciye de yakismaz zaten, o koltuga oturunca tu kaka demek.. kucumseyebiliriz degil mi, elin arabi, ne olsak ozgur girsek diye. ah iste, adem baba doneminde her yere giris ozgurdu seklinde. ama iste, gidiyorum ulan suriyeye, hem de amsterdamin yerine, sirf bu ozgurlugu kutlamak niyetiyle.. tanim; bir nevi yilan komsu, ama eskilerden, artik can dostu..

Arçelik Servisi Körfez

lig başlasa da izlesek. bazılarının yaptığı pislikler olmayaydı 3 gün sonra izleyecektik takımımızı ne güzel. şimdi bekle 40 gün daha. neyse fiorentina, olimpiakos, real madrid maçları neym var bünyeye mutluluk depolanacak o maçlarda az da olsa. metriste yapılacak turnuvaya katılmaması metristekileri üzmüş ama olsun, napalım. uefa kupasi diye "aglamayanlarin" anlayamayacagi takimdir. siz hic "en buyuk" olmayi, "kimseden cekinmemeyi" yasadiniz da mi konusuyorsunuz. evet uefa kupasi diye agliyorum, ilgili ne gorursem (yazı, video vs.) gozlerim doluyor. ama mesele o degil, mesele kaptanin cikip mac sonu roportajinda "ya ne diyebilirim ki, en buyuguz!" diyebilmesi. bunu bir yasayin, bir hissedin bakalim iliklerinize kadar, aglamazsaniz adam degilim ben de. gece gece ergenlerin hedefi olmus kulup. kronolojik sira ile gidecek olursak; "çalıntı bir ambleme sahip olan spor kulübü." -----"arması çalıntı falan değildir amınakoyim. yüzüncü yıl marşı çalıntı olan ibnelerin uydurması bunlar." "amblemi george's austrian high school'un ambleminden esinlenerek yaratılmıştır..eheh çalıntı değil yani gönderme..ustalara saygı tadında." -----"arması çalıntı ya da esinlenme diyen andavallar için gelsin: http://gayin-sin.net/...n-ve-avusturya-lisesi-logosu/ " ic ses: 'tuh amk bu logo isi tutmadi got olduk bari gotu kurtarmak icin baska yerden saldirayim' Arçelik Servisi Körfez "iki yaşındaki kızlar gibi zırlayan bir taraftara sahip futbol kulübü..ulan madem gerçekleri duymak bu kadar gücünüze gidiyor tutmayın amına koyim bu takımı. ha ayrıca bir ibne ve andaval olarak olarak şunu söyleyebilirim ki benim tuttuğum takımın ambleminde maydonoz değil anlı şanlı bir türk bayrağı bulunmakta. siz fransız takımı olduğunuzdan bilmezsiniz onun ne demek olduğunu.." -----"başkanı şike yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınmış bir takımın taraftarlarının, bu ülkeyi uluslararası futbol organizasyonlarında en iyi şekilde temsil eden takıma "ööö siz türk değilsiniz bizim amblemimizde bile türk bayrağı var hööee" dediği güzel takımım. biri gider şike yapar, şimdiye kadar şampiyonlar liginde bir kere çeyrek final oynar diğeri ise * doğudan batıya dünyanın neresinde olursanız olun türkiye dediğiniz zaman "galatasaray" dedirtmiştir. candır galatasaray." ic ses:" tuh amk bu da olmadi sictik bari sivayalim, gerci bu sefer bizim uefa kupamiz var dememisler ama olsun gece mahmurlugu ile farketmezler belki " "hala 2000 yılında yaşayan bir tuhaf taraftar kitlesine sahip su topu kulübü..ulan uyanın lan artık barzolar bitti o bitti ..yok uefa kupasıymış yok süper kupaymış dedem bile hatırlamıyor lan bunları. hayır onu geçtim sanki bana dünya kupasını kazandılar mübarek..ulan o teneke parçasını göteborg bile kazandı be."

Arçelik Servisi Kocaeli

calinti olmayan bir ambleme sahip spor klubu. klubu ustunden kimseye laf edip ad hominem yapmayalim, adamlik bizde kalsin lakin sormak lazim ki bok atinca eline ne geciyor birader? mutlu mu oluyorsun olmayan seyleri gercek gibi gosterip iftira atinca? Arçelik Servisi Kocaeli edit: ayrica george's austrian high school diye bir okulun varligindan haberdar olmus bulunduk. jeffrey's burgers tarzi amerikan restoranina isim verme nosyonuyla sallanmis yaratici bir okul ismi olsa da oradaki george "sankt georg", okulun adi da avusturya lisesi veya illa bir georg kullanma takintisi varsa sankt georg avusturya lisesi. kulaktan dolma bilgilerle sallamak ne guzel ya. yine eziklere malzeme olmuştur. ah güzel galatasaray, sen nasıl bir kulüpsün ki seninle ilgili piyasada hiçbir sansayonel haber olmamasına rağmen, şike ile suçlananlar, başkanı hapse girenler kadar entry topluyorsun. bu adamları gördükçe senin büyüklüğünü bir kez daha anlıyorum işte.

Arçelik Servisi İzmit

"kenan evren 'in bir talimatla ankaragücü 'nü 1. lige çıkardığı, özal'ın bir telefonla küme düşen bursa ve kocaeli'ni ligde tuttuğu yıllardı. o tarihlerde futbolumuzda bir ilk daha olacak, ali uras hem federasyon başkanı, hem de galatasaray'ın başkanı olacaktı. 1986-87 sezonunun finalinde ali uras'ın sağ kolu ergun gürsoy 'un beşiktaş'ın rakiplerine teşvik primi verdiği kimse için sır değildi. kendisi de bunu asla reddetmedi..aksine teşvik priminin meşru olduğunu savundu.. " (express dergisi temmuz/ağustos 2011 sayısı "metin kurt yalnızlığı" isimli yazıdan alıntı) Arçelik Servisi İzmit 92-93 sezonunda 8 gol yiyen ankaragücü maçıyla ilgili her ayrıntıyı hatırlayanlar, nedense 86-87'den söz edince kaçışıyorlar.. tanım: tarihi aksiyon dolu bir kulüptür.. zaruri not: beşiktaşlıyım. kimseden nefret etmiyorum. sadece beşiktaş'ı seviyorum.. edit: yakalandık..

Arçelik Servisi Gebze

geçen seneki takım aynen korunmuş olsaydı bile, sezon bitişiyle üstlerindeki ölü toprağını attıktan ve sezon öncesi motivasyonlarını tazeledikten sonra ligte en kötü 2. olacaktı zaten. futbolda her zaman takımların girdiği buhranlar olur, geçen sene bunlardan biriydi. gel gelelim kadroya selçuk inan gibi bir kilit isim eklendi. ileriye rotasyonda eksiklik yaşatmayacak, çok beğendiğim, her özelliğiyle ''ben forvetim Arçelik Servisi Gebze ulan!'' diye bağıran johan elmander geldi. kanaatimce gökhan zan'ı kesmesi gereken bir ujfalusi geldi. her ne kadar sağ bek oynaması bana pek doğru gelmese de sabri'nin de ortada gösterdiği yırtıcı performans ortada. bu tip taktiksel varyasyonların resmi maçlarda kilit kozlar olacağı kesin. üstüne bir de çok beğendiğim culio ve stancu gibi isimlerin de yarattığı seçenek bolluğu da eklenince galatasaray takıma benzemeye başlamıştır. tek korkum, çoğu sezon çoğu takımın müzdarip olduğu, sezon ortalarına doğru başlayan rehavet-motivasyon kaybı ikilisi. fatih terim'in de teknik direktörlüğünün büyük bir kısmı motivasyon üzerine kurulu olduğundan en ufak bir düşüşte yine eskiye dönme ihtimali var takımın.

koceli servisleri

galatasaray, yıllardır yapılan yanlış transferler, medet umulan yabancı teknik direktörler, pasif yöneticiler, ruhsuzluk gibi sorunlar yüzünden olması gereken yerden çok uzaklaşmış olabilir. yıllardır avrupa kupalarında hiç bir şey yapamamış, ligi domine edememiş, büyük başarılar kazanamamış olabilir. hazırda bekleyen fırsatçılar tarafından aşağılanmış, neler başardığı unutulmuş, çakallara haddini bildirememiş olabilir. ancak galatasaray öylesine bir şahsiyettir ki bu kara 10 yılda bile birkaç tane şampiyonluk kazanmayı ihmal etmemiştir. ayrıca galatasaray sevgisi o kadar yücedir ki, gerekirse son paranızı da stada girmek için verip, boğazınız yırtılıncaya kadar bağırırsınız en kötü dönemlerinde. kızsanız da, üzülseniz de sırtınızı dönmezsiniz futbolcularınıza, takım oyuncuları ile dalga geçip küfür etmezsiniz. bir sonraki maça yine aynı coşku, yine aynı sevgiyle koşa koşa gidersiniz. parçalı formayı sahada görünce, artık formayı giyenin kim olduğunun önemi kalmaz, sonuna kadar desteklersiniz. başarıyı bilen insanlar şunu da bilirler ki; hiç bir unutulmaz zafer, hiç bir tarih öylece şansla, tesadüfle hak edilmeden kazanılmaz. öncelerinde zorlu süreçlerden geçilmelidir. yapılan yanlışlardan ders çıkarılmalı, acı çekilmeli, sonuna kadar hak edilmelidir başarı. ve ben inanıyorum ki, galatasaray tüm bu zorlu sınavlardan doğrusu ile yanlışı ile geçti. öyle bir an gelecek ki, yine avrupa bizi konuşacak, yine futbolcularımız kolları sargılı da olsa sonuna kadar savaşacak, yine beyaz takım elbiseleri ve ellerinde bir kupa ile tüm türkiyeyi selamlayacaklardır. galatasaray'ın başarıları için, çok eskide kaldı diyenler fark edecekler o başarıya hiç ulaşamadıklarını. çünkü galatasarayın olduğu yerde her zaman umut vardır ve bir gün avrupa bir türk takımı tarafından sallanacak sa bu takım yine galatasaray olacaktır. fenerbahçe ile kadıköyde oynadığı son 20 lig maçında biri 18 biri 12 sene önce olmak üzere sadece 2 galibiyet alabilen son 11 maçta sadece 1 beraberlik alabilen takım. kendi evinde oynadığı son 20 lig maçında ise 7 galibiyetine karşı 9 mağlubiyeti vardır. 21. lig maçından önceki son galibiyetini yaklaşık 4 sene önce almıştır. bu bakımdan galatasaray ve taraftarı için fenerbahçe galibiyeti kadıköyde neredeyse imkansız kendi evinde ise 5-6 yılda bir gerçekleşen mucizevi bir olaydır. dün futbol takımı, bugün kadın basketbol takımı galip gelmiş. şuan da erkek basketbol takımı abdi ipekçi spor salonunda inanılmaz bir destekle m.siena karşına çıkmak üzere olan kulüp. erkek basketbol şubesinin de günü galibiyetle kapatarak harika bir hafta armağan edebilir biz armanın aşıklarına.

Kocaeli Servis

tarihinin yaşadığı yaşayabileceği en kötü döneminde tıpkı diğer şampiyon olamadığı zamanlardaki gibi, şampiyon olamaması olay yaratan takım. 2si büyük geçinen şampiyon olamamış 16 takım daha varken, son dakikaya kadar, sporcusundan taraftarına koca sezon bok gibi moralle, yarıya indirilmiş gücünün yettiği kadar gitmiş ve son maçta şampiyonluğu "sezon boyunca" hak eden rakibine verdiği için mi bu kadar yaygara? Gölcük Arçelik Servisi ne kadar büyüksün sen fenerbahçe, şampiyon olan takım dahil şampiyon olmalarına değil senin şampiyon olamamana seviniyor. 2012 playoff esnasında bütün haftalarda her zaman 4 klüp taraftartarlarının birden takip ettiği maçları oynamıştır. diğer takımlar her hafta fenerin rakibi olduklarında önemli olmuştur maçları İzmit Arçelik Servisi zoe 3: hala feneri galatasaray ile transfer konusunda karşılaştıran var. arkadas sizin kapasiteniz necati ise biz ne yapalım. bizim olumuz sow'u transfer ediyorsa sadece saygı duyacaksın. transfer yapamamak demek sene basında niang, santos ve lugano'yu zoraki gönderip yerine kimseyi alamamak ve ya daha düşük kapasitelileri almak demek. su şike olayları olmasa bunlar gitmeyecek ve 2 tane canavar gibi yeni transfer gelecekti... aslında su şampiyonluğa sow'u sene basında transfer etsek bile ulaştırdık ama neyse...