Ağlıyorum Çiçeğim

ben fanatik ve hasta bir fenerbahçeli olarak o salona bir daha adımımı atarsam namerdim. çok büyük yemin ettim. ne zaman bu taraftar sorunu düzelir giderim kardeşim. allah belanızı versin sizin. o taraftar gruplarını her hafta maçı getiren o güzelim ateşli taraftarları en arkalara atıp seslerini bile çıkartmassınız böyle yersiniz 21 sayı farkı sikimin takımından. (21 cm) malesef üzülüyorum. artık her şey paramı oldu lan? boşuna mı sevindik ulan biz yeni salonumuz oldu diye? istemiyorum amk ben öyle salon. ben o samimi, ateşli, güzel taraftarların olduğu ve gerçek taraftarların olduğu sinan erdemi istiyorum. hatta abdi ipekçi'yi. ben eminim galatasaray bu maça abdi ipekçi'de o taraftarıyla çıksa alırdı maçı. utanın ulan utanın. gidiyor ezeli sizden düşük rakibiniz avrupa devinden 15 sayı fark yiyor. siz sikinizin takımından 21 cm. kazandırır o kombine paralarını aldığınız götleri büyük paşalarınız size o maçları. gördük bugün. kaybettiniz beni sayın salon yöneticileri! beni ve benim gibi eminim yüzlerce taraftarı da kaybettiniz. ama sikiniz de mi? tabii ki hayır. size iyi para orgazmları. bir beşiktaş taraftarı aynı zamanda da basketbol sevdalısı olarak saha içi koltuklardan seyrettim bugün maçı. öncelikle salona tekrar hayran kalmamak elde değil, umarım fenerbahçe büyük başarılar elde eder bu salonda maç için çok söylenecek bir şey yok, fenerbahçe arzulu değildi. adamlar geldi, oynadı, yendi gitti. tebrik etmek lazım. benim esas söylemek istediklerim üst balkondaki bir grup kendini fanatik fenerli sanan taraftarımsıya; 1. basketboldan zerre anlamıyorsunuz! takımınız faul atışı yaparken tezahürat ne demek! seyirci rakip takımın çalınmayan bir hatalı yürümesinde, verilmeyen bir faulde hakemi baskı altına almak için deli gibi bağırıp ıslıklarken siz hala tezahürat peşindesiniz! 2. sizin o "müşteri" dediğiniz kombine sahipleri emin olun hepinizden daha fanatik! batı vip tribününde de yer aldım, saha içinde de, nasıl kendini kaybedenler gördüm inanamazsınız! fanatiklik, sizin deyiminizle fenerbahçe sevgisi sadece "lay lay lay löy löy löy" değil! 3. takıma en büyük zararı siz veriyorsunuz! sözde tezahürat yapıyorsunuz, ne dediğiniz belli değil! basketbol anlık değişkenleri olan bir oyun, öyle futbol gibi uzun tezahuratları kaldırmaz hele ki ritmik, marş tadında olmayan şarkı gibi tezahüratları hiç kaldırmaz. yapmazsınız biliyorum ama gidin bir galatasaray basketbol maçı seyredin! takım nasıl desteklenir, nasıl "herkesin bildiği marşlar" söylenir, rakip takım hücumda nasıl ıslıklanır, arkasından takımınız hücuma çıktığında hemen marşa nasıl dönülür öğrenin! 4. yılmadan usanmadan siz herkesin bildiği tezahüratları maç boyunca yapmaya devam etmelisiniz, yönetime laf sokmak, taraftar olarak kendi içinizde didişmekten vazgeçmelisiniz! siz tezahürata devam edip, takım da havaya girince zaten herkes ayağa kalkıyor, herkes bağırıyor! eğer böyle davranmayıp saçma hareketlerinize devam edecekseniz, hani bağırıyorsunuz ya "siktirin gidin, bir daha da gelmeyin" diye bilin istedim ki o salonda istenmeyen sizler olmaya devam edeceksiniz!