12 Haziran 2012 Salı

Çeşme Profilo Servisi

mına koyim ya deli gibi trafik var, istanbul'dan gelmiş biri olarak diyorum hem de. otogardan üçkuyular'a gelene kadar kafayı yedim, bir de metro çalışması zaten yıllardır, sırf o yüzden hatay'ın ara sokaklarını da görmüş oldum. 9 saatte istanbul'dan izmir'e geldim o kadar koymadı, ama izmir otogardan urla'ya gidene kadar kafayı yedim, bir de urla'nın girişi yani merkezine de gitmedim. üstüne bir de hemen kına gecesi, lan bildiğin sırt çantasıyla piste girdim. "ben geldiiim" diye koca sırt çantamla bütün sülalemi öpmek, sonra topuklu ayakkabılarla göbek atmak, hayat çok zor :/ neyse trafiğe geri döneyim, nedir bu ya hatay gibi yerde tek şeritli yol nedir ya? saat 8'de neyin trafiği? seni artık sevmiyorum izmir! bir de buranın insanları hep ne kadar kibar diye düşünürdüm, hani böyle otobüste, dolmuşta, yolda falan insanlar hep kibardır- gerçi otobüste telefonla konuşursanız canavara dönüşüyorlar. neyse sonra düşündüm de samimi kibarlık ve faşizm bir arada nasıl olabilir diye düşündüm; pek mümkün değil. sonuç olarak tanıdığım izmirlileri düşünüyorum da sanırım samimiyetsiz, ezbere kibarlar. çok pis genelledim, evet; ama var böyle bir şey: izmir faşizmi. Çeşme Profilo Servisi son yıllarda değil, 1922'den beri göç almaktadır. bu şehrin esas sahiplerinin evi yağmalanıp yakılırken, üstüne anadolu'lular yerleştirildi. şehrin sonu zaten 1922 yılında yazıldı. o yüzden uzatmanın lüzumu yok. bu şehre fazlalık olanlar sadece o söylediğiniz "doğudan göçenler" değil. kendini izmir'li sananlar da bu göçe dahiller. şehrin esas sahipleri başka ülkelerde yaşıyor artık, bir kısmıysa hala şehirde ikamet etmekte şükür ki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder