16 Nisan 2012 Pazartesi

Arçelik Servisleri İzmir

sonuçta seviyoruz taşı, ilk an, ilk saniye ve dakika, saat ve gün, gün ve hafta ve ay ve yıl, belki on yıl. ama taş karşılığında hiçbir şey vermiyor, vermek zorunda değil, vermemeli de üstelik. çünkü biliyor yada bilmiyor, onun karşılık vermesi sevginin tüm yapısına ters, sevgiye karşılık vermek onu yok etmek, öldürmek çünkü. ve siz unutuyorsunuz taşı, çünkü o sizi sevmiyor. çünkü sizin tek istediğiniz, o taşın sizi sevmesiydi. çünkü sizin tek istediğiniz bu yalnızlığınızın, bu insanın içine işleyen, tıka basa boğucu ve acınası yalnızlığınızın bitmesiydi. ama taş sizi sevmiyor işte, bu taşın suçu değil ve bu bir suç değil üstelik. Arçelik Servisleri İzmir siz öyle yalnızken ve aslında kelimelerle anlatamadığınız bir hissin içindeyken ve asla kelimelerle hiçbir hissi anlatamayacakken, işte tam burada, işte tam bu anda, işte bu anlamsızlığınızda ve bu boğazınızdaki düğümle ve bu buğulu gözlerle, dolu dolu ağlarken üstelik, acınasılığın ve acizliğin ve diğer bütün acizetin yani insan olmanın, tüm aptallığı, cürretkarlığı ve tüm saçmalığıyla insanlığın, somut ve soyut en büyük eserisiniz. ve orada, ölüm öylece orada ve dayanılmaz ve siz seçersiniz ölümü, bu bir seçim değilken ve sizi buraya getiren tüm bu hikayeyi biliyorken üstelik, ve diğer bir sürü "ken", örneğin siz ölürken, örneğin herhangi bir son düşünceniz, düşüncemiz, göz kapaklarınız, kapaklarımız, kapaklarım kapanırken.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder