19 Nisan 2012 Perşembe
Sen bilirsin
recep tayyip erdoğan bu ülkeye gökten zembille inmedi. bu halkın içinden çıktı. işte türk halkı şimdilik bu kadarını hak ediyor, boşuna götümüzü yırtmamıza gerek yok. nihat genç geçenlerde çok güzel bir laf etmişti "türk milleti başındaki kişinin pirupak olmasını istemez; kirli tarafı olacak, istediği kişi başa geçtiğinde kaçak katını yapacak, ihaleye girecek, kendi akrabasını işe sokacak, kaynakları dümen suyu alacak vs.".. bu ülkeyi batıran kişiler o aydın görünümlü soysuz köpeklerdir arkadaş. kendi doğruları vardır. bir sınır çizmiştir ve burası doğrudur demiştir. buraya gel, burada herşey çok güzel diye bağarırlar cahil halka. ulan pezevenkler ! bu işler millete denize donla girme diye bağırmayla olmuyor. giyersin ekose şortunu girersin halkın arasına, insanlara ayna olursun... işte bunu yapanlar gerçek kahramanlardır. insan önce kendi adamlığını sorgulamalı sonra başındaki adama köpürmeli. sen adam mısın ki başındaki adam olsun.. aydınlara sesleniyorum: doğruları biliyorsun, neden halkın içinde değilsin ? sizi gidi ekşi suratlı ibneler..
kendi atadığı cumhurbaşkanının ya da kendisinin verdiği davetlerde sen gel, eşin gelmesin manığıyla davetiye yollarken, eşinin gata'ya alınmamasına isyan eden başbakan.
ideolojik kelimesine takmış durumdaki politikacı. kendisine karşı gerçekleşen her türlü protesto, eylem, karar vs. hep "ideolojikmiş". yani kısaca ben hep doğruları yapıyorum, bana karşı duran herkes yanlış (ideolojik) demek istiyor. grandiozitenin ağa babasını yaşıyor. buna rağmen demokrasinin yılmaz neferi denebiliyor ya kendisine ben bunu anlamıyorum.
işsizlik biz geldiğimizde yüzde 10 düzeyindeydi şimdi yüzde 13 diyor millet alkışlıyor, işsizlik oranını düşürdük diyor millet yine alkışlıyor. bugün kesinlikle emin oldum başbakanı dinlemeye gidenler kesinlikle ne dediğini dinlemiyor. başbakan nefes aldığı anda, bir boşluk buldukları anda alkışlamak üzere kendilerini kaptırmışlar.
tekel işçileri konusunda milletle resmen dalga geçiyor. dediğine göre tekel işçileri özelleştirme sonucu işsiz kalmamış. özelleştirme sonrasında devletin elinde kalan depolarda çalışan işçilermiş bunlar ve 2 yıl sonra bu depoları kapatma kararı almışlar işçilerde bu yüzden işsiz kalmış ama devlet bunlara el uzatıp 4/c'ye geçirmek istemiş.
ey haşmetlum, padişahım, davos fatihim, neredeyse 2. peygamberim, recebim tayyibim erdoğanım. eğer tekel özelleştirilmeseydi o depolar kapanır mıydı? kapanmamış olsaydı bu işçiler işsiz kalırlar mıydı? bu nasıl kandırmacadır? buna laflara inananlar, alkışlayanlar nasıl bir ruh halindedir. bu ne biçim yönetimdir?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder