13 Nisan 2012 Cuma
İzmir Demirdöküm Servisleri
bu bölüm zaten en baştan itibaren bomba gidiyordu da, şu leyla'nın aynada mecnun'u görme sahnesi var ya, işte orada can evimden vuruldum ben. resmen tüylerim diken diken oldu, silkelendim de kendime gelemedim. kitaplarda okuduğumuz aşk tarifini böylesine somut bir şekilde ve ummadığımız anda görüvermek çok daha etkili ve vurucu oldu. kelimeler kifayetsiz kaldı. artık bu sahneden sonra, dizinin gelecekte nasıl olabileceğini filan (şimdiden yayılmaya çalışılan bozması bozmaması vs) zerre düşünmeden, yeditepe istanbul ile birlikte kalbimde en birinci dizi ünvanına kavuşmuştur. yeditepe istanbul diyorum evet, çünkü düşündüm düşündüm ayıramadım, ikinci olsun diyemedim. işte öyle bir dizi bu.
İzmir Demirdöküm Servisleri
çok eğlenceli, çok komik de insanı fena halde de duygusal yapıyor bu dizi.
mesela ben, ne zaman mecnun ve ismail abi arasında duygusal bir konuşma geçse dostluklarıyla ilgili, bildiğin ağlıyorum.
örneğin 24. bölümdeki şu sahnede utanmadan tüm ev ahalisinin önünde ağladım.
ikinci sezonun önceki bölümlerinde, bu bölüm kadar tat alamamıştım. bir şey eksik gibiydi.
bu bölüm çok güzeldi diye düşünürken baktım ki bu bölümü onur ünlü yönetmiş.
yönetmen ne kadar farkediyor... bütün kadro aynı ama yönetmen değişince dizinin ruhu değişiyor.
fragmanda yavuz'u, jenerikte de "yönetmen" yazısının altında onur ünlü imzasını gördükten sonra, ekibin tamamlanmasından mütevellit harikulade bir bölüm olacağı belliydi... ve ben de diziden sonra, bölüm hakkında güzel göndermeler eşliğinde sözlükte bir şeyler karalayacaktım... karalayacaktım da, leyla aynada mecnun'u gördüğü an gitti, uçtu gitti hepsi... abi siz ne güzel insanlarsınız be...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder