11 Nisan 2012 Çarşamba
Demirdöküm Servisleri İzmir
feysbukumda sağ üst köşede 2 aydır bir arkadaşımın düğünü etkinlik halinde duruyor. düğün yarın. normalde kaldırırdım etkinlikleri ordan ama düğün tarihini unutmayayım diye 2 aydır kaldırmıyorum. kutlarım belki diye. düğüne gitmeyi düşünmüyorum çünkü. ama feysbuka her girdiğimde düğüne gitmeyecek olmamın verdiği de bir huzursuzluk var. arkadaşımla da görüşmüyoruz ne zamandır. 2 aydır kafamı sikiyorum, ulan ne bahane bulsam diye. çocuğun umrunda değil muhtemelen.
sözün özü; ağustosta askerim ve hiç huzurlu değilim.
bazen çok acayip rüyalar görüyorum. sembolik rüyalar. hani rüya tabirleri çok farklı bir durum fakat bu benim gördüklerim bariz şekilde mesaj içerikli oluyor. mesela bir hikaye okursunuz, çok farklı bir şey anlatır, semboliktir hemen anlar ve mesajı alırsınız. yeterince güzel ve hayatınızla örtüşüyorsa takdir edersiniz. işte benim rüyalarım böyle oluyor. ama bu rüyaları çok uzun aralıklarla görüyorum. ilkini üniversitenin ilk yılında görmüştüm, 7 yıl oldu. anlattığımda yurttaki oda arkadaşım ağlamıştı. diğerini ondan 3 yıl kadar sonra gördüm. kimseye anlatamadım. ardından zamanını hatırlayamadığım bir tane daha gördüm. ve sonuncusunu da bu sabah gördüm. yani uykunun sabah bölümünde. bitmek bilmedi rüya, yazsam böyle bir hikaye yazamam. ve öyle değişik, öyle garip ki. dönüşüm'ü anımsatan bir rüyaydı aynı zamanda. etkileniyor insan.
kedim kaybolalı neredeyse 1,5 ay oldu. son zamanlarda bazı nedenlerden onunla fazla ilgilenememiştim, bu yüzden kendimi çok suçluyorum. annemle otururken adı geçtiği anda hala ikimizin de gözleri doluyor. "kediye ağlanır" mı mantığında kişiler tarafından da yadırganıyoruz ara sıra. çok onu özledim çok, fotoğraflarına baktıkça hala kendimi tutamıyorum. nerelerdeysen çık gel be güzel kedim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder